CTP’den Fuat Oktay’a yanıt
“Hamasi kavramların arkasına saklanarak ülkemizin ve halkımızın geleceğini yakından ilgilendiren protokolü eleştirme hakkımızdan bizleri hiç kimse vazgeçiremez.”
HABER MERKEZİ
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) TC-KKTC protokolünü eleştirenleri şehitlere ihanet etmekle suçlayan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yardımcısı Fuat Oktay’a yanıt niteliğinde bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, Kıbrıslı Türklerin yaşam şekline ve Anayasal düzenine, kurumsal yapısına, temel hak ve özgürlüklerine müdahale anlamına gelen, örgütleri etkisizleştirmeyi, kazanılmış hakların gaspını öngören maddeler içeren protokolün uluslararası bir anlaşma olduğu ve muhalefetin bunu halk adına eleştirmesinin, görüşlerini paylaşmasının en doğal hakkı olduğu vurgulandı. “Bu hak kimsenin iznine de tabi değildir” ifadelerine yer verildi.
Açıklama şöyle:
“Kıbrıslı Türklerin yaşam şekline ve Anayasal düzenine, kurumsal yapısına, temel hak ve özgürlüklerine müdahale anlamına gelen, örgütleri etkisizleştirmeyi, kazanılmış hakların gaspını öngören maddeler içeren bu protokol uluslararası bir anlaşmadır ve muhalefetin bunu halk adına eleştirmesi, görüşlerini paylaşması en doğal hakkıdır. Bu hak kimsenin iznine de tabi değildir.
Hamasi kavramların arkasına saklanarak ülkemizin ve halkımızın geleceğini yakından ilgilendiren “iktisadi ve mali işbirliği” protokolünü eleştirme hakkımızdan bizleri hiç kimse vazgeçiremez. Bu “iktisadi ve mali işbirliği” protokol içinde Kuzey Kıbrıs ekonomisi ile alakası olmayan maddeleri de doğru bulmadığımızı gerek Meclis’te gerek sokakta halkımızla paylaşıyoruz, paylaşmaya devam edeceğiz.
Ülke ekonomisini doğrudan ilgilendiren ama ekonomik akla bütünüyle aykırı maddeleri eleştirmekle de kalmayıp çözüm önerilerimizi de ortaya koyuyoruz. Yaşanan derin ekonomik krizin aşılabilmesi için atılması gereken adımları ve çözüm önerilerini gerek Meclis’te, gerek sokakta dile getiriyoruz. Yoksullukla boğuşan halkımızın refahı için bağcıyı dövme değil, üzüm yeme derdindeyiz. Herkes bilmelidir ki CTP kurulduğu tarihten, yani 1970’ten bu yana Kıbrıs Türk halkıyla birlikte verdiği varoluş mücadelesini bundan sonra da aynen vermeye devam edecektir.”