Hristodulidis BM Genel Kurulunda konuştu: “Ukrayna’nın işgali egemen bir ulusa karşı güç kullanımının ilk örneği değil”

Hristodulidis, Ukrayna'da olduğu gibi Kıbrıs'ta da Birleşmiş Milletler Şartı'nın ve uluslararası hukukun hâlâ ihlal edildiğini vurguladı.

Bugün Kıbrıs

Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 78’inci oturumunda yaptığı konuşmada, Ukrayna’nın işgalinin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da egemen bir ulusa karşı uygulanan ilk şiddet olmadığını, 1974’te Türklerin Kıbrıs’ı işgal ettiğini savundu.

RİK’in haberine göre Kıbrıs meselesine değinen Rum lider, Kıbrıs bölündüğü sürece Avrupa’nın parçalı kalacağını ve bu nedenle müzakerelerin üzerinde mutabakata varılan çerçeveye dayalı olarak ve önceki tur müzakerelerde elde edilen başarıların sürdürülerek yeniden başlatılmasının gerekli olduğunu kaydetti. Nikos Christodoulidis, Kıbrıs’ta son dönemde yaşanan Türk provokasyonlarına da değinerek, Kıbrıslı Türklere seslenerek onların barış çağrılarına kulak verdiğini vurguladı.

Konuşmasında “Bu fırsatı değerlendirerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kişisel bir mesaj göndermek istiyorum” diyen Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümü için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin kararlarında da vurgulanan temel dışında başka bir temelin asla olamayacağını vurguladı. “İşgal, saldırı ve güç kullanımından kaynaklanan hukuksuzluk kabul edilemez” dedi.

Erdoğan’a da “Sayın Erdoğan, barış vizyonu rehberliğinde birlikte çalışalım. Diyalog ve uluslararası meşruiyete saygı yoluyla ülkelerimiz için daha parlak bir gelecek inşa edelim” mesajını gönderdi. Son olarak Hristodulidis,, Kıbrıs sorununa ilişkin olarak Birleşmiş Milletler’den bir elçi atanmasını ve Avrupa Birliği’nin aktif katılımını talep etti.

New York’ta BM Genel Kurulu’na hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Sayın Erdoğan, barış vizyonunun rehberliğinde birlikte çalışalım. Diyalog ve uluslararası hukuka saygı yoluyla ülkelerimiz için daha parlak bir gelecek inşa edelim.”

Kıbrıs’ın yıllar içinde tanık olduğu, Maraş’ın açılması, münhasır ekonomik bölgedeki (MEB) deniz gemileriyle sürekli alay edilmesi ve son olarak Pile yakınlarındaki tampon bölgedeki BM barış güçlerine yapılan saldırı da dahil olmak üzere tanık olduğu saldırılar hakkında yorum yapan Hristodulidis, Kıbrıs sorununa ilişkin müzakerelerin başlatılması çağrısında bulundu.

“Bu nedenle, üzerinde anlaşılan çerçeveye sıkı sıkıya bağlı kalarak müzakerelerin yeniden başlaması benim mutlak önceliğimdir. Mevcut statüko Kıbrıs’ın geleceği olamaz. Kıbrıslıların geleceği bu olamaz” dedi.

Hristodulidis, “Kıbrıs’ta barış için çalışmak benim mutlak önceliğimdir ve bu fırsatı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da kişisel bir mesaj göndermek için kullanmak istiyorum. Kıbrıs sorununun çözümü için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının gerektirdiği temelden başka bir temel yoktur ve hiçbir zaman da olmayacaktır. İşgal, saldırı ve güç kullanımından kaynaklanan hukuka aykırılık kabul edilemez” dedi.

Başkan olarak bölünmüş bir ülkede büyümesine rağmen barış içinde bir arada yaşamaya inandığını, çünkü kendisinin de söylediği gibi yeniden birleşme umuduyla dolu, tüm Kıbrıslıların barış içinde birlikte yaşadığına dair hikayelerle dolu bir ülkede büyüdüğünü sözlerine ekledi.