“Hamas terör örgütü değil” çıkışı New York’ta gündem oldu

Erdoğan’ın mikrofonu kapanan konuşması ve Fox röportajı gündemde

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün akşamki özel oturumda BM Genel Kurulu’nda iki devletli çözümü savundu, “Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur” dedi. Konuşma süresini aşınca mikrofonu otomatik olarak kapandı. İletişim Başkanlığı, sözünün kesilmediğini açıkladı.

Erdoğan, Fox News’e verdiği röportajda ise Hamas’ı terör örgütü olarak görmediğini yineledi. Erdoğan’un bugünkü BM Genel Kurul’una hitabı saat 16.00’da gerçekleşecek. Bu akşam Mitsotakis’le buluşacak olan Erdoğan, 25 Eylül’de Washington’da Trump’la görüşecek.

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda “Artık ateşkesin ilanı, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girişinin sağlanması ve İsrail’in Gazze’den güçlerini çekmesi gerekiyor” dedi. Erdoğan’ın konuşmasının yarısında mikrofonu kapandı. Söz konusu durum “Erdoğan’ın sesi mi kesildi?” tartışmalarına neden olurken sosyal medyada gündem oldu. Durumla alakalı İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada “5 dakika prosedürü” uygulandığı belirtildi ve Endonezya Cumhurbaşkanı’nın konuşmasında da aynı durumun yaşandığı belirtildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın konuşması sırasında mikrofonu kapandı. Yayın çevirmeni, “Başkanın sesini kaybettik. Teknik bir arıza, kimse onu duyamıyor” ifadelerini kullandı. İletişim Başkanlığı ses kesintisi hakkında, “Devlet ve Hükümet Başkanlarının konuşmaları için 5 dakika, diğer konuşmacılar için ise 3 dakika süre öngörülmüştür. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması da bu çerçevede 5 dakikalık süreyle sınırlı tutulmuştur” açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

“Sayın Devletli Hükümet Başkanları, Sayın Genel Sekreter, Kıymetli Heyet Üyeleri, Sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle selamlıyorum. Öncelikle bu konferansın eş başkanlıklarını üstlenen Fransa ve Suudi Arabistan’a şükranlarımı sunuyorum. Filistin devletini tanıma kararı alan ülkeleri tebrik ediyorum. Bu adımın ve izleyen dönemdeki girişimlerin iki devletli çözümün hayata geçirilmesini, hızlandırmasını diliyorum.

Coğrafyamızda yaklaşık iki yıldır İsrail hükümetinin artan saldırıları sebebiyle büyük bir insani felaket yaşanıyor. 65 bini aşkın insanın hayatına mal olan Gazze’deki katliam tüm şiddetiyle sürüyor. Elini vicdanına koyan hiç kimse yaşananları kabul edemez, dahası böyle bir soykırıma sessiz kalamaz. Netanyahu hükümetinin amacı Filistin devletinin kurulmasını imkansız hale getirmek, Filistin halkını da mümkün olduğunca göçe zorlamaktır.

“FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIMA KARARLARI SON DERECE ÖNEMLİ”
Bu olumsuz gelişmelerin ortasında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyelerinin de dahil olduğu bir grup ülkenin Filistin devletini tanıma kararı alması son derece önemli, tarihi bir karardır. Filistin devlet başkanı Abbas’ın bugün bizimle birlikte olmasını arzu ederdik.

“FİLİSTİN DAVASI ARTIK DÜNYAYA MAL OLMUŞTUR”
Buna rağmen bugün söz alan tüm katılımcıların aynı zamanda Filistin halkının da sesi olmasını çok ama çok kıymetli buluyorum. Şu da bir gerçek ki bugün Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur. Bu salondaki katılım bunun en güzel ispatıdır.

Avrupa’da, Asya’da, Amerika’da ve Afrika’da sokakta, sosyal medyada, basında özgür Filistin nidalarına daha önce hiç duymadığımız kadar tanık oluyoruz. Şu çelişki buradaki dostlarım dahil kimsenin dikkatinden kaçmamalıdır. Holocaust zulmüyle kökü kazınmak istenen bir toplumu yöneten Netanyahu hükümeti aynı toprağı, suyu, havayı, denizi paylaştığı binlerce yıllık komşularına soykırım uyguluyor.

Bu zulmün karşısında durmak uluslararası toplumun hukuki bir görevi olduğu kadar vicdani sorumluluğudur. Uluslararası toplum Batı şeria’daki yayılmacılığı Doğu Kudüs’teki oldu bittileri ve bölgede istikarsızlığı yayma girişimlerini durdurmak zorundadır. Aksi takdirde ne bir uluslararası düzenden ne de evrensel değerlerin savunulmasından söz edilebilir. Derinleşen işgal ve ilhak politikalarının hedefi açıktır.

İki devletli çözüm vizyonunu öldürmek, Filistin devletinin yaşayabileceği zemin bırakmamak, Filistin halkını sürgün etmek ve bölgede yayılmacı emellerini hayata geçirmek buna asla izin verilemez. Bu konferansta Filistin devletini tanıma cesaretini gösteren ülkelerin kararlı, somut ve caydırıcı adımlarla bu tarihi duruşun arkasını doldurmalarını temenni ediyorum. Artık ateşkesin ilanı, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girişinin sağlanması ve İsrail’in Gazze’den güçlerini çekmesi gerekiyor.”

İLETİŞİM BAŞKANLIĞI’NDAN MİKROFON KESİNTİSİ AÇIKLAMASI
Erdoğan’ın ses kesintisinin “teknik arıza” olarak açıklanmasınına rdından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan açıklama geldi. Başkanlığı şu ifadeleri kullandı:

“Birleşmiş Milletler Genel Kurulu marjında düzenlenen “Filistin Meselesine Çözüm Bulunması ve İki Devletli Çözümün Hayata Geçirilmesi” başlıklı Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferans’ın usullerine göre, Devlet ve Hükümet Başkanlarının konuşmaları için 5 dakika, diğer konuşmacılar için ise 3 dakika süre öngörülmüştür. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması da bu çerçevede 5 dakikalık süreyle sınırlı tutulmuştur. Dolayısıyla, konuşma sırasında Cumhurbaşkanımızın konuşturulmaması ya da sözünün kesilmesi söz konusu değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşması, zaman zaman alkışlarla kesildiği için belirlenen süreyi aşmış; teknik düzen gereği mikrofon 5. dakikanın sonunda otomatik olarak kapanmıştır. Cumhurbaşkanımız konuşmasını kısa bir süre sonra tamamlamıştır. Benzer şekilde, Endonezya Cumhurbaşkanının konuşmasında da mikrofon aynı usule uygun şekilde kapanmıştır. Türkiye, her platformda olduğu gibi BM Genel Kurulu’nda da en üst düzeyde temsil edilmekte, Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmaları küresel gündeme yön veren ve geniş yankı uyandıran mesajlar olarak takip edilmektedir.”

ERDOĞAN, FOX NEWS KANALINA BİR RÖPORTAJ VERDİ
80. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantılarına katılmak üzere New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerikan Fox News kanalına bir mülakat vererek uluslararası politika ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, Bret Baier’in programına katılarak Türkiye’nin özellikle Gazze’deki soykırım ve Rusya-Ukrayna savaşı konusundaki politikalarını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sunucunun, “Gazze’de yaşananları soykırım olarak değerlendiriyor musunuz?” şeklindeki sorusuna, “Başka türlü bunun izahı mümkün değil. Bu dört dörtlük bir soykırımdır. Bu soykırımın faili Netanyahu’dur.” diye yanıt verdi.

“Netanyahu, çok acımasız bir şekilde bu soykırımda on binleri katletmiştir. Biz Türkiye olarak tamamıyla bu soykırımın karşısındayız.” değerlendirmesini yapan Erdoğan, Gazze’de ayrıca 125 binden fazla yaralının da olduğunu ve ciddi sayıda yaralıyı tedavi için Türkiye’ye getirdiklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Baier’in, “Hamas’ın elindeki esirlerin serbest bırakılması” konusundaki sorusuna, bu durumun sadece Hamas’ın üzerine yıkılmasının yanlış olduğunu belirterek, “Öbür tarafta Netanyahu’nun yaptıklarını nasıl bir kenara koyabiliriz?” diye cevap verdi.

İsrail’in Gazze’yi vurmasına ilişkin oradaki durumu gösteren birçok fotoğrafı yaptığı konuşmalarda gösterdiğini kaydeden Erdoğan, “Şunu söyleyebilir miyiz: Hamas, silah bakımından İsrail’den daha güçlüdür diyebilir miyiz? Mümkün değil. İsrail bu silahları 7’den 70’e, kadın, çoluk çocuk, yaşlı demeden acımasızca kullanıyor.” ifadelerini kullandı.

Gazze’deki insani krizin sona ermesine ilişkin bir soruya yanıt veren Erdoğan, “Hatırlarsanız Sayın Trump bir ifade kullandı. ‘Rusya-Ukrayna savaşını ben bitiririm’ dedi. Bitti mi? Hâlâ devam ediyor. Aynı şekilde ‘Gazze savaşını ben bitiririm’ dedi. Bitti mi? Hayır.” değerlendirmesini yaptı.

Bir soru üzerine “Hamas’ı bir terör örgütü olarak görmediğini” ifade eden Erdoğan, “Aksine onları bir direniş örgütü olarak görüyorum.” dedi.

BEYAZ SARAY’DAKİ TRUMP GÖRÜŞMESİ
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beyaz Saray’da perşembe günü ABD Başkanı Donald Trump ile yapacağı görüşmede, Türkiye’nin F-35 sürecinin nasıl gündeme geleceğiyle ilgili soruya da yanıt verdi.

Erdoğan, Türkiye’nin daha önce F-35 programının ortağı ve üreticilerinden biri olduğunu anımsatarak, Türkiye’nin F-35 alımı için 1,4 milyar dolarlık ödeme yaptığını, ancak uçakların teslim edilmediğini belirtti.

Erdoğan, Türkiye’nin ödemesini yaptığı uçakların teslim edilmemesini, “stratejik ortaklığa uygun olmadığını” ve “bu adımın yanlış olduğunu” söyleyerek değerlendirdi.

Erdoğan, ABD Başkanı Trump’la yapacağı görüşmeden sonra Türkiye’ye F-35’lerin verilmesini bekleyip beklemediği yönündeki bir soruya ise, “Şu anda tekrar bu konuları görüşeceğiz.” diye yanıt verdi ve bu görüşmede hem F-35, hem de F-16’larla ilgili son durumu ele alacaklarını belirtti.

Erdoğan, iki ülke arasında ticaretin gelişimi konusunda, “Bence çok daha iyi bir konuma geleceğine inanıyorum, özellikle birinci sırada savunma sanayi alanında. Bunun yanında sanayi ve teknoloji alanında Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler artacaktır.” yorumunu yaptı.

“RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ OLMASINI ASLA ARZU ETMEZDİK”
Türkiye’nin hem Rusya hem de Ukrayna ile nitelikli bir ilişkisinin olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim gerek Rusya ile gerekse Ukrayna ile önemli ilişkilerimiz var. Biz hiçbir zaman bu ülkelerle ayrışık bir anlayış içerisinde olmadık. Biz savaşın olmasını asla arzu etmezdik.” dedi.

Savaşın hem Rusya’ya hem de Ukrayna’ya ciddi anlamda kayıplar verdirdiğini ifade eden Erdoğan, savaşın yakın zamanda sona ereceğini düşünmediğini dile getirdi.

Erdoğan, NATO’nun, aynen Türkiye’nin uyguladığı yaklaşıma benzer bir “modeli” uygulayarak, hem Rusya hem de Ukrayna ile daha barış içerisinde bir modeli uygulayabileceğini belirtti.

Ukrayna’nın finansal açıdan bu savaşı sürdürmesinin zor olduğunu ve Avrupa’nın sonsuza kadar ekonomik yardım yapmaya devam edemeyeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin de Kiev’e ne kadar destek olacağının net olmadığını belirtti.

Türkiye’nin NATO üyesi güçlü bir ülke olarak 50 yılı aşkın süredir Avrupa Birliği’ne (AB) alınmadığını da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun haksız bir yaklaşım olduğunu ifade etti.

DAUSEN

WWL

WWL

Girne Belediyesi

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi

array(4) { ["reklam_linki"]=> string(31) "https://guvensigortakibris.com/" ["reklam_gorseli"]=> string(63) "https://bugunkibris.com/wp-content/uploads/2024/11/mavi-gif.gif" ["hangi_pragraflar_arasina_geldin"]=> string(1) "3" ["reklami_yayinla"]=> bool(true) }