Bugün Kıbrıs

CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Meclis kürsüsünde yaptığı konuşmada sigorta sektöründeki usulsüzlüklere ve kamu iştirakli sigorta şirketlerinde yaşanan mali skandallara dikkat çekti. Solyalı, hükümetin kamu kaynaklarını yönetmedeki liyakatsizliğinin ve siyasi bağlantılarla verilen ayrıcalıkların sektörü çöküşe sürüklediğini vurguladı.

“HÜKÜMETTEN SORULARIMIZA HALA CEVAP YOK”
Solyalı, Maliye Bakanı’nın Meclis’te verdiği birçok sözü yerine getirmediğini ve sigorta izinleriyle ilgili soruların yanıtsız bırakıldığını belirtti.

“Maliye Bakanı buraya her çıktığında haftaya getireceği bilgi ve belgelerden bahseder ama henüz o hafta hiç gelmedi! Çalıntı araçlarla ilgili sorduğumuz soruların yanıtını almayı bekliyoruz. Keza, suç bağlantılarıyla verilen sigorta izinleriyle ilgili resmi gazetede herhangi bir kurulum ilanı yayımlandı mı diye sorduk. Üzerinden iki hafta geçti ama hâlâ cevap yok!”

Hükümetin önce sigorta şirketlerine verilen ön izinleri durdurduğunu açıkladığını, ancak ardından bir kişiye daha ön izin verdiğinin ortaya çıktığını belirten Solyalı, bu çelişkili durumu sert bir dille eleştirdi:

“Durdurduğunuzu söylediniz ama ön izin vermeye devam ettiniz! Bunun açıklamasını kamuya yapın! Önce ‘Kim başvurursa vermek zorundayız’ dediniz, ertesi gün aynı yasaya dayanarak ön izinleri durdurduğunuzu söylediniz. Bu nasıl bir çelişkidir?”

“KAMUYA AİT SİGORTA ŞİRKETLERİ ZARARA SÜRÜKLENİYOR”
CTP Milletvekili, kamu iştirakli sigorta şirketleri olan Şeker Sigorta ve Kıbrıs Sigorta’nın mali açıdan çöküşe sürüklendiğini belirtti.

“Şeker Sigorta, Kooperatif Merkez Bankası’nın iştiraki olarak faaliyet gösteriyor. Kıbrıs Sigorta ise Kalkınma Bankası’nın hissedar olduğu bir şirket. Ancak bu iki sigorta şirketine baktığımızda, hükümetin yönetim liyakatsizliğinin en büyük göstergelerinden biriyle karşılaşıyoruz.”

Vergi listelerinde ilk 200 içinde olması beklenen sigorta şirketlerinin büyük zarar ettiğini vurgulayan Solyalı, şu çarpıcı verileri paylaştı:

“Bankacılık ve sigortacılık en çok kazandıran finans sektörleri arasında. Bankalar ilk 10’da yer alırken, sigorta şirketleri genellikle ilk 200 içinde olur. Ama bakıyoruz, Şeker Sigorta 226. sırada. Kıbrıs Sigorta ise tam 7053. sırada! Yani zarar ediyor! Bu nasıl olur? Kamu, kendi atadığı yöneticileri denetlemiyorsa ve neden zarar ettiklerini sorgulamıyorsa, burada ciddi bir yönetim sorunu var!”

“ŞEKER SİGORTA, 300 BİN EURO’LUK GELİRİ 60 BİN EURO’YA DEVRETTİ!”
Solyalı, Şeker Sigorta’nın yıllık 200-300 bin euro gelir elde edebileceği bir operasyonu, sadece 50-60 bin euro karşılığında bir başka sigorta şirketine devrettiğini iddia etti.

“Şeker Sigorta 2026’ya kadar yıllık 300 bin euro getiri sağlayabileceği kapı poliçelerini, yıllık 50-60 bin euro karşılığında kiraladı. Üstelik Merkez Bankası, özel sigorta şirketlerinin yaptığı benzer sözleşmeleri iptal ettirirken, kamunun elindeki sigortaların zarara uğratılmasını neden sorgulamıyor? Üstüne üstlük bu sözleşmenin 2030-2031’e kadar uzatıldığı konuşuluyor. Eğer bu doğruysa, bu tam bir skandaldır!”

“KIBRIS SİGORTA’DA USULSÜZ YATIRIMLAR YAPILDI, ÇEKLERDE TAHRİBAT VAR”
Kıbrıs Sigorta’da yönetim kaynaklı büyük sorunlar olduğuna dikkat çeken Solyalı, şirketin gayrimenkul gibi yatırım yapamayacağı alanlara yatırım yaptığını, çeklerin üzerinde oynandığına dair ciddi iddiaların bulunduğunu ifade etti.

“Kıbrıs Sigorta’da yatırım yapamayacağı alanlara yatırım yapıldı, gayrimenkul alındı, bunun için çekler kesildi. Daha da ileri giderek, bu çeklerin üzerinde tahrifat yapıldığına dair ciddi iddialar var! Eğer bu iddialar doğruysa, bu iş adli soruşturmayı gerektirir!”

Solyalı, bu usulsüzlüklerin Maliye Bakanlığı’na bağlı Para Kambiyo Dairesi’nin sorumluluğunda olduğunu belirterek, yetkililerin denetim yapmadığını ve sorumluluktan kaçtığını ifade etti.

“Bu sigorta şirketleri, Maliye Bakanlığı’na bağlı Para Kambiyo Dairesi’nin denetiminde! Ancak görüyoruz ki hiçbir denetim yapılmıyor, hiçbir ceza verilmiyor. Hükümetin tek derdi, bu kurumları kendi siyasi kavgaları içinde paylaşmak!”

“KIBRIS SİGORTA YÖNETİMİ, KENDİNE USULSÜZ MAAŞ BAĞLADI!”
Solyalı, Kıbrıs Sigorta yönetim kurulunun huzur haklarının ötesine geçerek, kendilerine usulsüz maaşlar bağladıkları iddiası olduğunu kaydetti. Solyalı konuyla ilgili şöyle konuştu:

“Yönetim kurulu üyeleri, kendilerine normalde sadece huzur hakkı verilirken, ‘Biz hizmet veriyoruz’ diyerek, asgari ücretin 1,5 katı kadar maaş bağlamışlar! Yani aylık 260-270 bin TL’yi kendi aralarında bölüşüyorlar! Eğer bu iddialar doğruysa, bu açık bir yolsuzluk ve kamu kaynaklarını zimmete geçirme suçudur!”

Bu usulsüzlüğün bir an önce ortaya çıkarılması gerektiğini söyleyen Solyalı, hükümetten net bir yanıt beklediklerini ifade etti:

“Bunlar çok ciddi suçlamalar! Eğer bu doğruysa, sorumluların derhal görevden alınması gerekir. Yok eğer doğru değilse, kamuya tatmin edici bir açıklama yapılmalı. Ama şunu bilin ki, biz bu işin peşini bırakmayacağız!”

“BU KONULAR ÖRTBAS EDİLEMEZ, TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ!”
Ürün Solyalı, sigorta sektöründe yaşanan bu skandalların takipçisi olacaklarını ve hükümetin bu konulara açıklık getirmemesi halinde konuyu daha da derinlemesine araştıracaklarını belirtti.

“Bu meseleler kapatılamaz! Ya hükümet kamuya doğru yanıtları verecek, ya da biz bu çekleri tek tek ortaya çıkaracağız. Bunu kamuoyu bilmelidir! Eğer hükümet suskunluğunu korursa, bu kürsüde çok daha büyük tartışmalar yaşanacak!”