Türkiye’de ‘sahte diploma’ skandalı büyüyor; öğretmen, mühendis, hakim, savcı…

Ankara’da yürütülen soruşturma, e-imza sahteciliğiyle yürütülen ve ‘sahte diploma’ temin eden dolandırıcılık ağını ortaya çıkardı.

Ankara’da kamu kurumu yöneticilerinin elektronik imzalarının kopyalanarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenlenmesi ile ilgili soruşturmada, 65 şüpheli hakkında daha iddianame hazırlandı. Şüphelilerin 50 yıla kadar hapsi isteniyor.

Ankara’da ortaya çıkarılan “sahte diploma” skandalı, e-imza sahteciliği kullanılarak yürütülen büyük bir dolandırıcılık ağı olarak biliniyor. İddiaya göre çete, gerçek olmayan diplomalar temin ederek öğretmen, mühendis, eczacı gibi çeşitli meslek gruplarından kişilere bu sahte belgeleri temin etmiş.

Soruşturma kapsamında, sahte diplomalarla profesör ve doçent unvanı almış yaklaşık 400 akademisyenin bulunduğu öne sürülüyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre, sistem boşluklarını kullanan şüpheliler; mezuniyet kayıtları, not ortalamaları, doçentlik başvuruları ve diploma bilgilerini manipüle ederek yüzlerce kişiye avantaj sağladı. Hukukçudan gıda mühendisine, öğretmenden eczacıya, yüzlerce kişi sahte akademik derece elde etti.

Habertürk’te yer alan habere göre, sahte mezuniyet, not değişikliği, usulsüz e-imza üretimi ve sistemlere yetkisiz erişim gibi yöntemlerle kamuda unvan ve statü elde etmeye çalışan şüphelilerin detaylı eylemleri sıralandı.

Eylemler arasında not ortalamasını 1.29’dan 3.29’a yükseltmek, başkası adına e-imza üretmek, kayıtlı olmayan kişileri mezun gibi göstermek ve kamu kurumlarında görev almak üzere diplomatik belge üretmek gibi ağır fiiller yer aldı.

DEZENFORMASYONLA MÜCADELE MERKEZİ’NDEN AÇIKLAMA
Öte yandan kamuoyunda büyük yankı uyandıran ‘sahte diploma’ skandalıyla ilgili İletişim Başkanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden açıklama yapıldı. “Bazı basın yayın organları ve sosyal medya mecralarında yer alan “400 akademisyenin usulsüz şekilde atandığı” yönündeki haberler, kamuoyunu yanıltmaya yönelik açık bir dezenformasyondur.” denilen açıklamada, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kaynaklarından edinilen bilgilere göre, soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla işlem yapılan 220 kişi arasında Türkiye’de hiçbir akademisyen bulunmamaktadır.” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamanın devamında ise şu cümlelere yer verildi:

“Aynı şekilde, Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda görev yapan herhangi bir öğretmen de şüpheliler arasında yer almamaktadır. Sadece bir sürücü kursu eğitmeni ile bir beden eğitimi hocasının adı geçmekte olup, bu kişiler öğretmen statüsünde değildir.

Soruşturma kapsamında 57 sahte üniversite diploması, 4 lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi düzenlendiği tespit edilmiştir. İki kişi dışında, düzenlenen hiçbir diplomanın herhangi bir meslek ifasında kullanıldığına dair bir tespit de bulunmamaktadır.

“400 akademisyenin usulsüz atandığı” yönündeki iddia, dosya şüphelilerinden birinin soyut beyanına dayanmaktadır. Bu ifade dışında herhangi bir somut bilgi, belge veya tespit mevcut değildir.

Türk akademisini ve eğitim camiasını hedef alan bu tür yayınlar, sistematik bir karalama kampanyasının ürünüdür. Nitekim soruşturma da bir dış ihbarla değil, bizzat bir üniversitenin iç denetimi sonucunda adli makamlara yapılan bildirimle başlatılmıştır.

Kamuoyunun manipülasyon amacı taşıyan bu tür içeriklere itibar etmemesi; yalnızca resmi ve doğrulanmış kaynaklardan yapılan açıklamaların dikkate alınması büyük önem taşımaktadır.“

DAUSEN

Girne Belediyesi

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi

array(4) { ["reklam_linki"]=> string(31) "https://guvensigortakibris.com/" ["reklam_gorseli"]=> string(63) "https://bugunkibris.com/wp-content/uploads/2024/11/mavi-gif.gif" ["hangi_pragraflar_arasina_geldin"]=> string(1) "3" ["reklami_yayinla"]=> bool(true) }