The Guardian yazdı: Sıfır atık hedefi lafta kaldı; Türkiye dünyanın çöplüğüne dönüştü
Gazeteci Alexander Klapp, The Guardian gazetesinde yayınladığı yazısında Türkiye’nin nasıl “sıfır çöp” hedefinden “Avrupa’nın çöplüğü” haline geldiğini anlattı.
The Guardian yazdı: Sıfır atık hedefi lafta kaldı; Türkiye dünyanın çöplüğüne dönüştü
Gazeteci Alexander Klapp, The Guardian gazetesinde yayınladığı yazısında Türkiye’nin nasıl “sıfır çöp” hedefinden “Avrupa’nın çöplüğü” haline geldiğini anlattı.
Alexander Klapp’ın “Atık Savaşları:Kirli Anlaşmalar, Uluslararası Rekabetler ve Çöpün Skandallarla Dolu Öteki Hayatı” başlıklı kitabındaki bir bölümden makaleye çevrilen yazıya göre, Türkiye Avrupa’nın çöplüğü haline geldi.
2017 yazında Emine Erdoğan’ın önümüzdeki 15 yıl içinde Türkiye’nin sıfır atık hedefine ulaşan bir ülke olacağı vaadini hatırlatan Klapp, Erdoğan’ın Türkiye’de kullanılan plastiği verimli bir şekilde toplayıp geri dönüştürerek “kontrolsüz atıkları önleyecek” devlet destekli bir kampanya için çağrıda bulunduğunu vurguladı.
Emine Erdoğan’ın “sıfır atık” projesi Birleşmiş Milletler’den Dünya Bankası’na pek çok ödül aldı. Proje, iklim kriziyle mücadele konusundaki kararlılığının altını çizmek için Türkiye’nin dünyanın dört bir yanındaki diplomatik misyonları tarafından benimsenen bir dış politika aracı olarak kullanıldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “İsrafın haram olduğu bir dinin ve ekmeği yerden öpüp alnına koyan bir medeniyetin mensupları olarak bu tehdide karşı öncü bir rol üstlendik” dedi.
Alexander Klapp, bu söylemlere rağmen eylemlerin farklılaşarak kısa zaman içerisinde Türkiye’nin gezegendeki en büyük plastik atık alıcılarından ve en büyük çöplüklerden biri haline geldiğini ifade ediyor.
SIFIR ATIK PROJESİ’NDEN AVRUPA’NIN ÇÖPLÜĞÜNE
2017 yılında Çin’in artık çöp almayacağını açıklamasının ardından Avrupa ve ABD’nin çöpleri dünyanın farklı bölgelerinde ortaya çıkmaya başladı.
Klapp, Çin’in ithalat yasağından birkaç ay sonra, Yunan çöplerinin Liberya’da; İtalyan çöplerinin Tunus sahillerinde Hollanda plastiğinin Endonezya’da ortaya çıkmaya başladığını belirtti. Hatta, Polonya, Almanya’dan kamyonlarla getirilen atıklar için devriye gezecek özel bir polis birimi kurmak zorunda kaldı.
Avrupa’dan Afrika’ya çöp ihracatı dört katına çıktı, Malezya ABD plastik atıklarının dünyadaki en büyük alıcısı haline geldi ve Filipinler, başkent Manila’ya kirli çocuk bezi konteynırları gönderdiği için Kanada’yı savaşla tehdit etti.
Erdoğan’ın Sıfır Atık Projesi’ni başlatmasının üzerinden bir yıl geçmeden, 30 yıl içinde herhangi bir noktada Çin’in güneydoğusuna gidecek olan 200 bin tondan fazla plastik atık, Türkiye’nin güneydoğusuna geldi.
İngiltere’nin geri dönüştürüldüğünde ısrar ettiği plastik çöplerin yarısı yurtdışına, yurtdışına giden çöplerin de yaklaşık yarısı Türkiye’ye gönderilmeye başlandı.
Erdoğan’ın Sıfır Atık Projesi’ni açıklamasından sonraki 3 yıl içinde, 750 bin tondan fazla eski plastik Avrupa’nın dört bir yanından Anadolu’ya yönlendirildi ve Türkiye’yi gezegendeki en büyük plastik atık alıcısı haline getirdi. Her altı dakikada bir damperli kamyon dolusu yabancı çöp ülkeye giriyordu.
Türkiye gelen çöplerin bir kısmını yeniden kullanmak için ayırmayı başarsa da Türkiye’nin güneydoğusuna giden plastiklerin çoğu banyo paspasına dönüştürülemeyecek ya da yakıt olarak yakılamayacak kadar kirliydi.
Klapp’ın ifadesiyle “bu çöpler kırsal kesimde bir yere gizlice atılacak ve önümüzdeki on binlerce yılı, denize karışacak ve ekili alanları tahrip edecek milyarlarca küçük plastik parçasına bölünerek geçirecekti.”
2022 yılına gelindiğinde Adana’nın çevresine o kadar çok yabancı çöp atılıyordu ki, yerel çevreciler “Yaklaşık ayda bir yeni ve büyük bir çöp yığını buluyoruz” diyordu.
Klapp, tüm bunları takip ederken Türk hükümetinin ülkenin “karbon ayak izinde önemli bir azalma” sağlamayı amaçlayan bir başka planıyla ilgili bir habere rastladığını aktarıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2021 sonunda 2 bin futbol sahası uzunluğunda sahil şeridini kaplayacak yeni bir petrokimya tesisinin temelini atmak üzere Adana’ya uçtu. Türkiye Varlık Fonu, “Ceyhan mega petrokimya endüstri bölgesi” için 10 milyar dolar öngördü.
Erdoğan, Türkiye’nin güneydoğusunu “küresel bir petrokimya merkezi” haline getirmenin ülkenin ithal polietilene bağımlılığını azaltacağını iddia etse de gazeteci Klapp bunun sıfır atık hedefinden vazgeçme ve bunun yerine yılda 60 milyar plastik su şişesine eşdeğer plastik üretimi yapma anlamına geldiğini belirtiyor.
Alexander Klapp, Türkiye’nin gezegendeki en büyük plastik alıcılarından birine dönüştüğünü, tepelerini, nehirlerini ve çiftliklerini yok eden bu malzemenin üretimine kendini açtığını söylüyor.