Erman Yaylalı: “Asgari ücret pazarlık konusu değil, aktüeryal ve sosyal bir meseledir”
TDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Erman Yaylalı, asgari ücretin pazarlık konusu yapılmasının yapısal sorunları derinleştirdiğini belirterek, ücret politikasının bilimsel, aktüeryal ve sosyal verilerle ele alınması gerektiğini söyledi. Yaylalı, emeklilik yaşı tartışmalarından sosyal güvenlik sistemine, liyakat sorunundan seçim sürecine kadar birçok başlıkta kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.
Erman Yaylalı: “Asgari ücret pazarlık konusu değil, aktüeryal ve sosyal bir meseledir”
TDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Erman Yaylalı, asgari ücretin pazarlık konusu yapılmasının yapısal sorunları derinleştirdiğini belirterek, ücret politikasının bilimsel, aktüeryal ve sosyal verilerle ele alınması gerektiğini söyledi. Yaylalı, emeklilik yaşı tartışmalarından sosyal güvenlik sistemine, liyakat sorunundan seçim sürecine kadar birçok başlıkta kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.
Bugün Kıbrıs
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Ekonomik Kalkınma ve Yerel İş Gücü Politikalarından Sorumlu Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Erman Yaylalı, Damla Dabiş’in Kanal T’de hazırlayıp sunduğu İnce Ayar programına konuk oldu. Yaylalı, programda emeklilik yaşı, asgari ücret, sosyal güvenlik sistemi, liyakat sorunu ve seçim sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
EMEKLİLİK YAŞI VE AKTÜERYAL DENGE
Emeklilikte yaş tartışmasının “ezbere konuşulacak” bir konu olmadığını vurgulayan Yaylalı, meselenin doğrudan hesap ve aktüeryal denge ile ilgili olduğunu söyledi. Mevcut veriler ışığında bugün yaklaşık 3,40 çalışanın bir emekliyi finanse ettiğini belirten Yaylalı, bu oranın 4–5 seviyelerine çıkması halinde 55 yaş gibi düzenlemelerin mümkün olabileceğini ifade etti. Karar süreçlerinde uzmanların, Çalışma Bakanlığı’nın, Maliye’nin ve sendikaların verilerinin esas alınması gerektiğini belirten Yaylalı, “Olursa olur, olursa da iyi olur” dedi.
2008 ÖNCESİ ÇALIŞANLAR VE ADALET SORUNU
Devletle yapılan sözleşmenin, işe girdikten sonra değiştirilmesinin adaletsizlik yarattığını belirten Yaylalı, 2008 sonrası herkesin sosyal güvenlik kapsamına alınmasıyla yaşın zaten 60’a çıktığını, ancak 2008 öncesi çalışanlar açısından ciddi mağduriyetler bulunduğunu söyledi. Bu mağduriyetlerin, rakamlar ortaya konularak ve doğru bir çalışmayla giderilebileceğini kaydetti.
ASGARİ ÜCRET “NOMİNAL ÜCRET”E DÖNÜŞTÜ
Asgari ücretin ülkede fiilen “nominal ücret” haline geldiğini ifade eden Yaylalı, özel sektörde sanki tüm ücretler asgari ücretten ödeniyormuş gibi bir tablo yaratıldığını söyledi. Sosyal güvenlik ve vergi dairelerine yapılan beyanların yaklaşık yüzde 65’inin asgari ücret üzerinden yapıldığını belirten Yaylalı, bunun hem devletin hem sosyal güvenlik kurumlarının hem de çalışanların aleyhine olduğunu vurguladı.
EMEKLİ MAAŞLARINDA BÜYÜK ADALETSİZLİK
Yaylalı, 30 yıl boyunca asgari ücretten prim yatıran bir çalışanın bugün emekli olması halinde alacağı maaşın 30 bin lirayı geçmeyeceğini belirterek, bunun büyük bir adaletsizlik olduğunu söyledi. Fiilen birçok çalışanın asgari ücretin üzerinde kazandığını ancak sigorta bildirimlerinin asgari ücret üzerinden yapıldığını kaydeden Yaylalı, bu durumun uzun vadede çalışanlar açısından ciddi kayıplara yol açtığını ifade etti.
TDP’NİN ASGARİ ÜCRET VE SİGORTA BİLDİRİMİ ÇALIŞMALARI
TDP olarak bu konuda çalışmalar yaptıklarını belirten Yaylalı, bazı meslek gruplarında asgari ücretten bildirimin kabul edilemeyeceğini söyledi. Üniversitede profesör, doçent ya da doktorun asgari ücretle çalışmasının mümkün olmadığını belirten Yaylalı, devletin bu meslek grupları için taban ücret belirlemesi, sosyal güvenlik ve vergi dairelerinin de bu tutarın altındaki beyanları kabul etmemesi gerektiğini dile getirdi. Bu sorunun yasal düzenleme ya da örnekleme yöntemiyle çözülebileceğini kaydetti.
ASGARİ ÜCRETE ENDEKSLİ CEZALAR VE SOSYAL YARDIMLAR
Asgari ücretin başka alanlarda da baskı altında tutulduğunu ifade eden Yaylalı, birçok ceza, sosyal yardım ve engelli maaşının asgari ücrete endekslenmesinin doğru olmadığını söyledi. Bu bağların koparılması gerektiğini belirtti.
ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU VE SİYASİ İRADE
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda ana belirleyicinin devlet olduğunu vurgulayan Yaylalı, sosyal devlet anlayışına sahip bir siyasi irade olması halinde işçi lehine kararlar alınabileceğini söyledi. 2022 yılında komisyon başkanı olduğu dönemde, ilk toplantıda belirlenen rakamın itirazlara rağmen yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI
Açlık ve yoksulluk sınırı kavramlarına da değinen Yaylalı, asgari ücretin ülkede fiilen yoksulluk sınırı tanımıyla örtüşür hale geldiğini ifade etti. Açlık sınırının şu an 39 bin lira olduğunu belirten Yaylalı, Türkiye’de Türk-İş’in Kasım 2025 verilerine göre yoksulluk sınırının 97 bin lira olduğunu, bu rakamın Kıbrıs’ın kuzeyi koşullarında yaklaşık 125 bin liraya karşılık geldiğini söyledi. Ailede çalışan kişi sayısının 1,5 olduğu dikkate alındığında, bir eve girmesi gereken gelirin yaklaşık 125 bin TL olması gerektiğini vurguladı.
ASGARİ ÜCRET RAKAMLARI VE ALIM GÜCÜ KAYBI
Mevcut asgari ücretin brüt 51 bin, net 44 bin lira olduğunu belirten Yaylalı, yoksulluk sınırına yaklaşabilmek için hayat pahalılığına ek olarak yüzde 10 artış gerektiğini söyledi. Ayrıca son altı ayda asgari ücretlilerin ciddi alım gücü kaybı yaşadığını ifade etti.
DENETİM EKSİKLİĞİ VE FİYAT ARTIŞLARI
Asgari ücrete yapılan artışların tüm maliyetlere aynı oranda yansıtılmasının yanlış bir algı olduğunu söyleyen Yaylalı, ücretin işveren maliyetlerinin yalnızca bir kalemi olduğunu belirtti. Fiyat artışlarının kontrolsüz biçimde yansıtılmasının temel nedeninin denetim ve kontrol eksikliği olduğunu kaydetti.
YÖNETİM ANLAYIŞINA ELEŞTİRİ
Son üç yıldır emekli olduğunu ifade eden Yaylalı, 30 yıllık çalışma hayatında bugünkü tabloyu daha önce hiç görmediğini söyledi. Üst düzey yönetimde yaşanan sorunların kontrolsüz bir noktaya geldiğini belirten Yaylalı, “İpin ucu koptu, hayretle izliyoruz” dedi.
SEÇİM SÜRECİ VE SİYASİ DEĞERLENDİRME
Seçim sürecine de değinen Yaylalı, son yıllarda yapılan hataların toplum tarafından görülmesi gerektiğini söyledi. TDP olarak ne yapacaklarını anlattıklarını ifade eden Yaylalı, kararın halkta olduğunu vurguladı.
LİYAKAT SORUNU VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Liyakat konusunun son 3–4 yılda ciddi biçimde bozulduğunu belirten Yaylalı, yüzlerce kişinin sınavsız ve denetimsiz şekilde istihdam edildiğini, kadro yasalarının işletilmediğini söyledi. Çözümün atamalarda düzenleme, müsteşarlık sisteminin yeniden kurgulanması ve teknik kadroların sınavla göreve gelmesi olduğunu ifade etti.
HÜKÜMET HEDEFİ VE SOSYAL POLİTİKALAR
Anketlerde 7–8 milletvekilliği gibi bir tablonun görüldüğünü belirten Yaylalı, hedeflerinin hükümet ortağı olmak olduğunu söyledi. Sosyal demokrat bir parti olarak önceliklerinin dar, düşük ve sabit gelirli yurttaşların yaşam seviyesini yükseltmek olduğunu vurguladı.
ASGARİ ÜCRET TAKVİMİ UYARISI
Asgari ücret takvimi konusunda da uyarıda bulunan Yaylalı, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun derhal toplanması gerektiğini söyledi. Sürecin uzaması nedeniyle asgari ücretlilerin artışı zamanında alamadığını belirten Yaylalı, “Rakamlarla konuşulmalı ve hesap yapılmalıdır” dedi.












