Solyalı: “Bakanlıklar evrak gizliyor, bu düzenle iyi idare olmaz!”
CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Ombudsman bütçesi görüşülürken yaptığı konuşmada bakanlıkların defalarca istenen belgeleri göndermediğini belirterek “Denetimden kaçan bir idareyle karşı karşıyayız. Evrak saklanan yerde hukuk işlemez” dedi.
Solyalı: “Bakanlıklar evrak gizliyor, bu düzenle iyi idare olmaz!”
CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Ombudsman bütçesi görüşülürken yaptığı konuşmada bakanlıkların defalarca istenen belgeleri göndermediğini belirterek “Denetimden kaçan bir idareyle karşı karşıyayız. Evrak saklanan yerde hukuk işlemez” dedi.
Bugün Kıbrıs
Meclis Genel Kurulu’nda bütçe maratonunun dördüncü gününde ilk olarak 43 milyon 171 bin TL’lik Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) bütçesi ele alındı. Görüşmelerde ilk sözü CTP milletvekili Ürün Solyalı aldı. Solyalı konuşmasında anayasal bağımsız denetim kurumlarının öneminin yıllardır vurgulandığını, ancak Kıbrıslı Türkler’in bugün yeniden yolsuzluk, usulsüzlük, kötü idare ve idarenin sorumluluklarını yerine getirmemesi ile derin bir dönemin içinden geçtiğini söyledi. Bağımsız denetim kurumlarının hem ekonomi hem toplumsal barış hem de devlet organlarına duyulan güvenin yeniden tesis edilmesi açısından yaşamsal olduğunu belirten Solyalı, kurumların bu dönemde daha da zayıflatıldığına işaret etti.
BÜTÇE PAYI “SIFIR NOKTA SIFIR İKİ”: “DENETİM KURUMLARI GÜÇSÜZ BIRAKILIYOR”
Solyalı, Ombudsman’ın bütçesinin genel bütçe içindeki payının “sıfır nokta sıfır iki” olduğunu söyleyerek bu oranla devletin tüm organlarının denetlenmesinin beklenemeyeceğini ifade etti. Kamu Hizmeti Komisyonu ve Sayıştay gibi kurumların da benzer biçimde yok denecek paylarla bütçelendirildiğini belirten Solyalı, “Ben bir vatandaş olarak bağımsız denetim kurumlarına sırtımı dayamak istiyorum” dedi. Kurumların hem ekonomik hem de yasal açıdan bağımsız bir işleyişe sahip olmasının zorunluluk olduğunu vurguladı.
AZALAN BAŞVURULAR: “VATANDAŞ NETİCE ALAMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYOR”
Haziran ayına kadar sunulan Ombudsman raporunda başvuru sayılarının düştüğüne dikkat çeken Solyalı, bu durumun vatandaşın sonuç alınamayacağına dair inancını yansıttığını söyledi. Kötü idarenin arttığı bir dönemde başvuruların azalmasının, insanların kurumların yaptırım gücünü zayıf gördüğü anlamına geldiğini belirtti. “O kadar kötü bir idare var ki, 30 gün içinde dilekçeye yanıt vermek gibi en temel zorunluluklar bile yerine getirilmiyor” diyen Solyalı, Ombudsman’ın bu alanlarda etkili olabilmesi için yetki düzenlemesi gerektiğini kaydetti.
“BAKANLIKLAR EVRAK GÖNDERMİYOR; DENETİMDEN KAÇILDIĞININ AÇIK GÖSTERGESİ”
Solyalı, Ombudsman’ın raporundan alıntı yaparak, bakanlıkların talep edilen belgeleri göndermediğini, kimi durumlarda üç kez hatırlatma yapılmak zorunda kalındığını aktardı. “Eğer bir Ombudsman evrak istiyor ve bakanlık göndermiyorsa burada çok ciddi bir sorun vardır” diyen Solyalı, bunun denetimden kaçıldığını açıkça ortaya koyduğunu söyledi. Evrak akışının engellenmesi karşısında memurdan bakana kadar uzanabilecek idari ve cezai yaptırımların yasaya eklenmesi gerektiğini belirtti.
TAVSİYE VEREN BİR OMBUDSMAN MODELİ: “YETMEZ”
Mevcut yasanın Ombudsman’ı yalnızca tavsiye veren bir konumda tuttuğunu söyleyen Solyalı, bu yapının idareyi düzeltmeye yetmediğini ifade etti. Avrupa ülkelerinde Ombudsman’ın bir konuda uyarıda bulunduğunda idarenin derhal gereğini yaptığını anlatan Solyalı, “Bizde kimse dikkate almıyor. Çünkü yaptırım yok” dedi.
Bu nedenle Ombudsman’ın bağlayıcı karar verebilmesi, tazminat ve yaptırım uygulayabilmesi, disiplin süreçlerini tetikleyebilmesi gerektiğini söyledi. Sürekli tekrarlanan kötü idare örneklerinin önüne geçebilmek için bu yetkilerin zorunlu olduğunu vurguladı.
TABANCA RUHSATLARI, USULSÜZ İSTİHDAMLAR, YAYIMLANMAYAN KARARLAR
Solyalı, Ombudsman’ın resen harekete geçmesi gereken bazı alanları da sıraladı. Tabanca izinlerinin Resmi Gazete’de yayımlanmamasının hukuka aykırı olduğunu belirten Solyalı, “Bu konuda Ombudsman’ın harekete geçmesini isterim” dedi. Eski Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın son günlerde yaptığı açıklamalara da işaret eden Solyalı, seçimden bir gün önce yapılan istihdamlar ve dağıtılan izinlerle ilgili iddiaların Ombudsman tarafından incelenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca Bakanlar Kurulu kararlarının yayımlanmamasının da ciddi bir hukuka aykırılık oluşturduğunu vurguladı.
İNSAN HAKLARI İHLALLERİNİN RAPORLANMASI: “EN BÜYÜK EKSİK”
Solyalı, ülkede her yıl artan insan hakları ihlallerinin kamu kurumları tarafından raporlanmadığını söyledi. Bu alandaki en büyük eksikliğin Ombudsman tarafından giderilebileceğini belirterek, insan hakları ihlallerini toplama, raporlama ve gerekli durumlarda yaptırım uygulama yetkisinin Ombudsman’a verilmesini önerdi. Bu düzenlemenin Avrupa’daki modellerle uyumlu olduğunu ifade etti.
“GÜÇLÜ, YAPTIRIM UYGULAYABİLEN BİR OMBUDSMAN İÇİN YASAL DEĞİŞİKLİK ZORUNLU”
Solyalı konuşmasının sonunda, daha iyi bir idare yaratılabilmesi için Ombudsman’ın mevcut yapısının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunu söyledi. Bu bağlamda kurumun bağlayıcı karar verebilen, idari para cezası ve disiplin soruşturması başlatabilen, evrak saklayan memur ve amirler üzerinde yaptırım uygulayabilen bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirtti. Ayrıca Ombudsman’ın insan hakları ihlallerini toplama ve raporlama sorumluluğuyla donatılması, denetim alanının genişletilmesi ve kurumun bütçe ile fiziki koşullar bakımından hiçbir tartışmaya gerek bırakmayacak şekilde güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Bu değişikliklerin yapılmasının hem idarenin hatalarının şeffaf biçimde ortaya konmasını hem de düzeltilmeyen uygulamaların yaptırımla karşılık bulmasını sağlayacağını söyleyen Solyalı, güçlü bir Ombudsman modelinin iyi idare için vazgeçilmez olduğunu vurguladı.
Ombudsman bütçesi Solyalı’nın konuşmasının ardından oybirliğiyle kabul edildi; Meclis Genel Kurulu Mahkemeler bütçesinin görüşülmesine geçti.












