Birinci: “Sistem çökerken siz Ankara’da poz veriyorsunuz!”
CTP Milletvekili Ceyhun Birinci, 18 milyar 407 milyon 131 bin TL’lik Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşülürken hükümete sert sözlerle yüklendi: “Depreme dayanıksız hastaneler, 25 yıllık ambulanslar, ilaçsız kalan hastalar, çöküşe sürüklenen sağlık sistemi… Bu bütçe hiçbir sorunu çözmez; daha fazla zarar vermeden istifa edin.”
Birinci: “Sistem çökerken siz Ankara’da poz veriyorsunuz!”
CTP Milletvekili Ceyhun Birinci, 18 milyar 407 milyon 131 bin TL’lik Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşülürken hükümete sert sözlerle yüklendi: “Depreme dayanıksız hastaneler, 25 yıllık ambulanslar, ilaçsız kalan hastalar, çöküşe sürüklenen sağlık sistemi… Bu bütçe hiçbir sorunu çözmez; daha fazla zarar vermeden istifa edin.”
Bugün Kıbrıs
CTP Milletvekili Ceyhun Birinci, Meclis’te 18 milyar 407 milyon 131 bin TL’lik Sağlık Bakanlığı bütçesi ele alınırken yaptığı kapsamlı konuşmada hem sel felaketinin yarattığı tahribatı hem de sağlık alanındaki ağır yapısal sorunları gündeme taşıdı. Konuşmasına sel felaketinde zarar gören yurttaşlara “geçmiş olsun” dilekleriyle başlayan Birinci, belediyeler ve tüm ekiplere teşekkür etti ancak uyarıların yıllardır ciddiye alınmadığını söyledi. “Dere yataklarına verilen izinler, plansız şehirleşme, kıyıları ve dereleri yok eden rant politikaları bugün yaşadığımız felaketlerin sebebidir” dedi.
Birinci, ülkede yolsuzluk ve çürümüşlüğün her kuruma yayıldığını, devletin en üst makamlarındaki bürokratların art arda yolsuzluk iddialarıyla tutuklandığını hatırlattı. “Bu ülkede daha ne olması gerekir ki istifayı düşünün? Halkı yokluğa, krizlere, mafya düzenine sürüklüyorsunuz” diyerek hükümete yüklendi.
“HASTA DOKTORA ULAŞAMIYOR, İLAÇ YOK, RANDEVU YOK, YATAK YOK”
Birinci, 2026 sağlık bütçesinin genel bütçenin yalnızca %9,65’i olduğunu hatırlatarak bunun “sağlık hizmetini çökerten bir seviye” olduğunu söyledi. Hastanelerin altyapı, personel, cihaz ve ilaç açısından çöktüğünü belirten Birinci, “Halkımız doktora ulaşamıyor, ilaca ulaşamıyor, randevu bulamıyor, hastanelerde yer yok. Bu bütçeyle sorunlar daha da büyür” dedi.
Kritik kalemlerdeki artışın enflasyon karşısında eridiğini vurgulayan Birinci, özellikle ilaç ve eczacılık bütçesindeki %11.8’lik artışın gerçekçi olmadığını belirterek “Bu ne demektir? Yine hastalar ilaçsız kalacak demektir” ifadelerini kullandı.
SAĞLIKTA “TRANSFER FATURASI”: 2 MİLYAR 800 MİLYON TL
Birinci’nin konuşmasının en kritik bölümlerinden biri sağlık transferlerine ayrılan bütçeydi. Yurt içi ve yurt dışı tedavi sevklerine ayrılan kalem bir yılda %61 artışla 2 milyar 800 milyon TL’ye çıkmış durumda.
Birinci bu tabloyu şöyle özetledi:
“Yatırım yok, hastane yok, altyapı yok. Çözüm üretmek yerine hastayı başka yere sevk edip faturasını ödüyorsunuz. Toplam sağlık bütçesinin %15,2’si sevklere gidiyor. Bu çöküşün resmidir.”
AMATEM, YENİ HASTANELER VE YARIM KALAN YATIRIMLAR: “ÖDENEK YOK, PROJE YOK, PLAN YOK”
Birinci, AMATEM için 100 milyon TL ayrılmasının olumlu olduğunu ancak açılışın geciktirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Yeni Girne Hastanesi’nin 2018’den bu yana açılamamasını “7 yıllık utanç” olarak niteledi.
“Kaç kez taşındı, kaç kez açılış tarihi verdiniz? Altyapısı, personeli, yoğun bakımı hazır mı? MR ve tomografi teknisyenleri eğitimli mi? Bu hastane nasıl açılacak?” diye sordu.
Güzelyurt ve Karpaz bölgelerinin hâlâ tam teşekküllü bir hastaneye sahip olmamasını “facia” olarak tanımlayan Birinci, depreme dayanıksız hastanelerin riskine de dikkat çekti:
“Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nde çatlak kolonlarla hizmet veriyorsunuz. Rapor ortada: Nükleer Tıp, Hemodiyaliz, Acil Servis, Poliklinikler, Barış ve Ruh Hastanesi… hepsi depreme dayanıksız. Bir gecikme felaket getirir.”
KANSER, DİYABET VE KRONİK HASTALIKLAR: “ÜLKE YANGIN YERİ AMA PLAN YOK”
Birinci, ülkedeki kanser vakalarının yılda 800’ün üzerinde olduğunu, buna rağmen tarama oranının yalnızca %8 olduğunu söyledi.
“İdeal oran %70’tir. Bu verilerle, bu tarama oranıyla kanserle mücadele edilemez.”
Diyabet konusunda 1996’da kurulan merkezlerin bugün ortadan kalkmış olmasını “akıl tutulması” olarak niteledi. “Nüfusun %34’ü diyabet potansiyeli taşıyor ama sizin bir diyabet politikası dahi yok” dedi.
PERSONEL KRİZİ: “DOKTOR, HEMŞİRE, TEKNİSYEN YOK; ASİSTANLAR TÜKENMİŞ DURUMDA”
Birinci, sağlık personelinin neredeyse tüm birimlerde yetersiz olduğunu belirtti.
Acil servislerde uzman eksikliğinin ciddi risk yarattığını, 112 ambulanslarında doktor bulunmayan bölgeler olduğunu, hemşire sayısının ideal seviyenin çok gerisinde kaldığını söyledi.
Asistan hekimlerin yaşadığı sorunları da dile getirerek “Bu ülkeye uzman hekim yetiştiren insanların hayatını zorlaştırıyorsunuz, yasal düzenlemeleri bile hayata geçiremiyorsunuz” dedi.
TEKNİK ÇÖKÜŞ: MR BOZUK, LABORATUVARDA KİT YOK, ARAÇLAR 2000 MODEL
Birinci, teknik altyapının da çöktüğünü şu sözlerle anlattı:
“MR cihazları sık sık bozuluyor, özel çekimler yapılamıyor, randevular aylar sonrasına veriliyor. Laboratuvar tetkikleri kit olmadığı için yarım kalıyor. Sağlık Bakanlığı’nın envanterinde 20–25 yıllık araçlar var. Bunları trafiğe çıkarmak bile hayati tehlikedir.”
PET-CT cihazının devlet hastanelerinde olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayan Birinci, “Her yıl sevklere milyonlar ödüyorsunuz ama PET-CT almıyorsunuz. Bu nasıl bir yönetim anlayışı?” diye sordu.
RANDEVU KAOSU VE ACİL SERVİS ÇÖKMESİ
Birinci, randevu sistemine geçilmiş olmasına rağmen uygulamanın başarısız olduğunu belirtti: “Hastalar doktoruna ulaşamıyor. Branş yetersizliği nedeniyle randevular aylar sonrasına veriliyor.”
CTP Milletvekili Ceyhun Birinci, acil servislerin her gün binlerce başvuru karşısında çöktüğünü söyleyerek tabloyu rakamlarla ortaya koydu. Birinci’nin aktardığı verilere göre Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Acil Servisi’ne günde 800 ile 1200 arasında başvuru yapılıyor. Mağusa Devlet Hastanesi Acil Servisi günlük 250’nin üzerinde, Girne Akçiçek Hastanesi Acil Servisi 200’ün üzerinde ve Cengiz Topel Hastanesi Acil Servisi ise 150’nin üzerinde başvuruyla karşı karşıya kalıyor. Birinci, bu yoğunluğun mevcut altyapı ve personelle yönetilemeyeceğini, sistemin alarm verdiğini söyledi ve ekledi, “Bu yükle acil servisler felç olmuş durumdadır.”
Birinci, Nalbantoğlu Hastanesi’ndeki hasta bakıcı sorununa da dikkat çekti:
“Hastalar tecrübesiz kişiler tarafından fahiş fiyatlara bakılıyor. Bir mafyalaşma oluşmuştur. 100 kadro açıldı, neden doldurmuyorsunuz?”
“BAŞBAKAN BİLE DEVLET HASTANESİNE GÜVENMİYOR”
Birinci, konuşmasının çarpıcı bölümlerinden birinde, devlet hastanelerinin içine düşürüldüğü durumun en açık göstergesinin Başbakan’ın bile özel hastaneye gitmesi olduğunu söyledi:
“Bu ülkenin Başbakanı özel hastaneye gidiyorsa, bu halkı devlete güvenemez hale siz getirdiniz.”
Birinci konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu sistem çökmüştür. Nüfus planlaması yok, personel yok, altyapı yok, plan yok, vizyon yok. Sağlıkta tasarruf olmaz. Bu bütçe hiçbir sorunu çözmez, aksine derinleştirir. Halk artık doktora ulaşamıyor, hastaneler dökülüyor, ilaç yok. Daha fazla zarar vermeden bir an önce istifa edin ve halkın önünü açın.”












