KTOEÖS, disiplin soruşturmalarına karşı Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı
KTOEÖS: “Öğretmene yönelik disiplin soruşturmaları siyasi baskı aracıdır; bakanlık kendi sorumluluğundaki yolsuzlukları gizleyemez.”
KTOEÖS, disiplin soruşturmalarına karşı Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı
KTOEÖS: “Öğretmene yönelik disiplin soruşturmaları siyasi baskı aracıdır; bakanlık kendi sorumluluğundaki yolsuzlukları gizleyemez.”
Bugün Kıbrıs
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), dün 33 öğretmene daha disiplin soruşturması tebligatı gönderilmesi üzerine bugün Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamanın ardından sendika temsilcileri ve avukatları, soruşturma tebligatlarını almak üzere bakanlık binasına girdi. Basın açıklamasında KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, Genel Sekreter Tahir Gökçebel ve sendika avukatı Öncel Polili konuştu. Sendika, disiplin soruşturmalarının “hukuka aykırı biçimde başlatıldığını” ve öğretmenlere yönelik baskı aracına dönüştürüldüğünü belirtti.
SELMA EYLEM: “ÖĞRETMENE YÖNELİK SORUŞTURMALAR SİYASİ BASKI ARACI”
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, öğretmenlere gönderilen disiplin soruşturmalarının siyasi bir baskı mekanizması olduğunu belirterek bakanlığa yönelik eleştirilerini şöyle dile getirdi:
“Karşımızda ülkede bataklık düzeni oluşturanların bir parçası olan bir bakanlık vardır. İhale yolsuzluğu, hizmet satın alımlarında yolsuzluk, konteyner ve birçok konuda usulsüzlükler… Koleje öğrenci alımında, sınıf geçmede dahi ‘torpil’ uygulayan… Anayasayı, yasayı, tüzüğü tanımayan kararlar alan… Sahtekarlıkla ismi anılan, sahte diplomalar yokmuş gibi davranan, sahte diploma veren üniversitelere izin veren… Eğitim kurumu adı altında insan kaçakçılığı yapan oluşumlara izin veren… Yasa dışı tarikat yurtlarına, Kuran kurslarına izin veren, toplumda ahlaki çöküntü yaratan anlayışlar…”
Eylem, öğretmenlerin hedef alınma gerekçesini ise şu sözlerle ifade etti:
“Asıl hedef mücadele eden öğretmendir. Öğretmen, muhafazakâr dayatmalara ve hukuksuz tüzük değişikliklerine karşı durduğu için baskı altına alınıyor.”
Bakanlığın önce yasadışı maaş kesintileri, ardından “sipariş üzerine alındığını” söylediği savcılık görüşü doğrultusunda grev yasağı kararı ürettiğini aktaran Eylem, disiplin tebligatlarının iletilmesi için denetmenlerin öğretmenleri tek tek arayarak polis gibi görevlendirildiğini belirtti.
Eylem açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Öğretmen bu mücadeleden vazgeçmeyecek. Baskılar arttıkça direnişimiz büyüyecek.”
TAHİR GÖKÇEBEL: “ÖĞRETMEN DEĞİL, YOLSUZLUKLAR SORUŞTURULSUN”
Genel Sekreter Tahir Gökçebel, öğretmenlerin değil, eğitimdeki yolsuzlukların sorumlu olduğunu ifade ederek ağır koşullara rağmen eğitimi ayakta tutan öğretmenlerin hedef alınmasını eleştirdi. Gökçebel, bakanlığa yönelik eleştirilerini şöyle ifade etti:
“AKP stratejileri toplumu bölerek yönetmeyi alışkanlık haline getirdi. Buradaki anlayış talimatları alıp uygulamak için koltuğunu korumaya çalışan bir anlayıştır.”
Öğretmenin kamusal eğitim, demokrasi ve öğrencilerin geleceği için mücadele ettiğini söyleyen Gökçebel, Eğitim Bakanı’na yönelik çağrısını şu sözlerle dile getirdi:
“Siz bu ülkenin utanması gereken yetkilisisiniz. Hele bir eğitim bakanı olarak bu duruma düştüyseniz tek çareniz istifadır.”
Gökçebel, baskının öğretmeni geri adım attırmayacağını belirterek şöyle devam etti:
“Bütçesi olmayan, öğretmeni eksik olan, konteynerlerde eğitim yapılan yerlerde bile çocukları kurtarmak için uğraşan bu öğretmenleri dersten çağırtıp denetmenlerle baskı altına almaya çalışan bir bakanlık vardır. Siz öğretmeni yıldırmaya çalıştıkça öğretmen birleşecek, toplum birleşecek.”
ÖNCEL POLİLİ: “DİSİPLİN SORUŞTURMASI HUKUKA AYKIRI BAŞLATILDI”
Sendika avukatı Öncel Polili, disiplin soruşturmalarının yasaya uygun başlatılmadığını söyleyerek süreci şöyle aktardı:
“Disiplin işlemlerinin üst kurul tarafından başlatılması gerekir; ancak yıllardır Bakanlar Kurulu doğrudan emir veriyor.”
Polili, soruşturmaların asıl amacının öğretmenlerin grevlerle görünür kıldığı okullardaki eksikliklerin üzerini örtmek olduğunu belirtti:
“Bu grevlerin sebebi okuldaki aksaklıklardır. Bunların ortaya çıkmasını engellemek için disiplin soruşturmasına başlanmıştır.”
Sendikanın tebligatları almak için bakanlığa bildirim yapmasına rağmen bakanlık binasının kapatıldığını söyleyen Polili, açıklamasını şu cümleyle bitirdi:
“Yasa bize belgeleri alma hakkı veriyor; verirlerse alırız, vermezlerse almamış oluruz.”













