Erhürman: “Kıbrıs Rum tarafının tüm ada adına anlaşmalar imzalaması da, Kıbrıslı Türklerin dünyaya kapanmasının beklenmesi de adil değildir”
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman: “Bilinmesi gerekir ki görüşme masasında oturulurken, bir yandan Kıbrıs Rum Liderliği’nin Kıbrıslı Türklerin iradesi olmaksızın tüm ada adına anlaşmalar imzalamaya devam etmesinin, diğer yandan da Kıbrıs Türk tarafının dünyaya kapanmasının beklenmesi ne adildir, ne de çözüm yanlısı bir tutumdur.”
Erhürman: “Kıbrıs Rum tarafının tüm ada adına anlaşmalar imzalaması da, Kıbrıslı Türklerin dünyaya kapanmasının beklenmesi de adil değildir”
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman: “Bilinmesi gerekir ki görüşme masasında oturulurken, bir yandan Kıbrıs Rum Liderliği’nin Kıbrıslı Türklerin iradesi olmaksızın tüm ada adına anlaşmalar imzalamaya devam etmesinin, diğer yandan da Kıbrıs Türk tarafının dünyaya kapanmasının beklenmesi ne adildir, ne de çözüm yanlısı bir tutumdur.”
Bugün Kıbrıs
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs’ın güneyinde yayımlanan gazetelerde yer alan tartışmalar üzerine yaptığı yazılı açıklamada, hem Lübnan ile imzalanan anlaşmayı hem de kendi dış açılım politikalarına yönelik eleştirileri değerlendirdi. Erhürman, Kıbrıslı Türklerin iradesi yok sayılarak tüm ada adına atılan adımların kabul edilmeyeceğini vurguladı.
GÜNEYDEKİ BASIN TARTIŞMALARINI ANLATTI
Erhürman, “Güneyde yayımlanan gazetelerin dünkü ve bugünkü nüshalarına bakıyorum. İki konuda haberler ve yorumlar yoğun,” diyerek açıklamasına başladı. Birinci konunun Lübnan ile imzalanan anlaşma olduğunu belirterek, bu anlaşmanın yine Kıbrıslı Türklerin iradesi dışında yapıldığını hatırlattı:
“Bir kez daha adanın iki eşit sahibinden ve adada egemenlik haklarına sahip iki eşit kurucu ortaktan biri olan Kıbrıslı Türklerin iradesinin dahil olmadığı bir anlaşma!”
İkinci konunun ise kendi uzun süredir dile getirdiği fakat son günlerde gündeme gelmeyen dış temasların, Kıbrıs Rum basınında yeniden tartışma konusu yapılması olduğunu ifade etti.
‘GÖRÜŞME MASASI DIŞINDA DA BİR DÜNYA VAR’
Erhürman, daha önce belirttiği dış açılım politikasını hatırlatarak, “Görüşme masası dışında da bir dünya var,” dedi. Avrupa Birliği, Türk Devletleri Teşkilatı, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi platformlarda Kıbrıslı Türklerin görüşlerinin duyurulmasına yönelik girişimlerde bulunacağını söyledi.
Bu sözlerinin Kıbrıs Rum basınının bazı kesimlerinde eleştiri konusu yapıldığını belirten Erhürman, “Mealen gerçek niyetimin görüşme/müzakere/çözüm olmadığı iddia edilmiş,” ifadesini aktardı.
İki tarafın kamuoylarının bakış açılarını önemsediklerini belirterek, sürecin yalnızca masa başından ibaret olmadığını vurguladı.
“BU, KIBRISLI TÜRKLERİN YOK SAYILMASI ANLAYIŞIDIR”
Erhürman açıklamasında, müzakere masasında bulunurken Kıbrıs Rum tarafının tüm ada adına işlem yapmaya devam etmesinin, aynı anda Kıbrıslı Türklerin dünyadan izole edilmesinin beklenmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi:
“Bu, statüko bozulmasın, Kıbrıslı Rumlar adanın tek sahibiymiş ve Kıbrıslı Türkler yokmuş gibi davranmaya devam etsin, Kıbrıslı Türkler de otursun beklesin düşüncesidir ki biz bunu kabul etmiyoruz.”
YENİ DÖNEMİN DÖRT TEMEL İLKESİ
Cumhurbaşkanı Erhürman, “yeni dönem” olarak tanımladığı yaklaşımın dört temel noktasını sıraladı:
a) “Kıbrıslı Türkler çözüm istiyor.”
b) “Çözüme kadarki dönemde yok sayılmayı, yalnızca Kıbrıs Rum tarafının iradesiyle, kendi iradeleri olmaksızın tüm ada adına, geleceği de bağlayacak işlemler yapılmasını kabul etmiyor.”
c) “Kıbrıslı Türkler bu tek yanlı girişimlerin adada ve bölgede çözüme, istikrara ve barışa katkıda bulunmadığını görüyor, söylüyor ve anlatıyor.”
d) “Kıbrıslı Türkler bir yandan görüşme masasında çözümü kolaylaştıracak öneriler getirirken, diğer yandan dünyayla buluşma çabasına var olan tüm olanakları kullanarak devam ediyor.”
Açıklamasını “Her tarafa, sabırla, soğukkanlılıkla ve kararlılıkla anlatmaya devam edeceğiz…” sözleriyle tamamladı.













