Bugün Kıbrıs

Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen Meclis’in gerekli yasal düzenlemeyi yapmadığını belirterek, vicdani retçi Hasan Rahvancıoğlu’nun hapse girme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu açıkladı.

“ANAYASA VE AİHM KARARLARINA RAĞMEN YARGILAMALAR SÜRÜYOR”
Açıklamada, Kıbrıs’ın kuzeyinde Anayasa Mahkemesi ve Askeri Yargıtay kararlarında vicdani ret hakkı açıkça tanınmasına, Meclis’te bu yönde yasa değişikliklerinin tartışılmasına rağmen vicdani retçilerin yargılanmaya devam ettiği vurgulandı.
“Anayasa Mahkemesi kararına göre gerekli yasal düzenlemeyi yapması gereken kurum yasa koyucu yani Meclis’tir. Ancak bu düzenleme hâlâ yapılmadığı için vicdani retçiler hapsedilme riskiyle karşı karşıya kalmaya devam etmektedir” denildi.

“27 KASIM’DA HASAN RAHVANCIOĞLU’NUN YARGILAMASI BAŞLIYOR”
Vicdani retçi Hasan Rahvancıoğlu’nun yargılamasının 27 Kasım’da Güvenlik Kuvvetleri Mahkemesi’nde başlayacağı belirtilen açıklamada, mahkeme süreci sonunda verilmesi muhtemel para cezalarının ödenmeyeceğinin daha önce de beyan edildiği hatırlatıldı.
“Bu nedenle Rahvancıoğlu’nun suçlu bulunması durumunda hapse girmesi beklenmektedir” denildi.

İnisiyatif, tüm antimilitaristleri ve barış savunucularını 27 Kasım Perşembe günü saat 12.00’de Güvenlik Kuvvetleri Mahkemesi önünde dayanışmaya çağırdı.

“BİLE BİLE ANAYASA İHLALİ: DÜŞÜNCE VE VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜ YİNE YOK SAYILIYOR”
Açıklamada, vicdani retçilere yönelik davaların sürmesinin açık bir Anayasa ihlali olduğu belirtilerek, “Bugün Kıbrıs’ın kuzeyinde hâlâ düşünce suçu vardır. Vicdani retçiler her an yeniden hapsedilme riskiyle yaşamaktadır” ifadeleri kullanıldı.
22 Eylül 2025’te vicdani retçi Halil Karapaşaoğlu’nun ikinci kez hapse girmesine neden olan mahkeme kararının istinafının reddedildiği, tıpkı Mustafa Hürben davasında olduğu gibi Güvenlik Kuvvetleri Yargıtayı tarafından alt mahkeme kararının onandığı hatırlatıldı.

“AİHM KARARI KESİNLEŞTİ, TÜRKİYE MAHKÛM EDİLDİ”
Açıklamada, vicdani retçi Murat Kanatlı’nın avukatı Öncel Polili aracılığıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptığı başvuruya da değinildi.
“AİHM, 12 Mart 2024’te Türkiye’yi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. maddesinde yer alan düşünce, vicdan ve din özgürlüğünü ihlal ettiği için mahkûm etti. Türkiye’nin itirazı da 24 Eylül 2024’te Büyük Daire tarafından reddedildi ve karar kesinleşti” denildi.
Benzer şekilde, vicdani retçiler Halil Karapaşaoğlu ve Haluk Selam Tufanlı’nın davalarının da AİHM gündeminde görüşülmeyi beklediği belirtildi.

“ANAYASA MAHKEMESİ KARARI AÇIK: VİCDANİ RET BİR HAKTIR”
Kıbrıs’ın kuzeyindeki Anayasa Mahkemesi’nin 13/2011 dağıtım 2/2013 sayılı kararında, vicdani ret hakkının açıkça tanındığı hatırlatılarak şu ifadeler aktarıldı:
“Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. maddesinde yer alan düşünce, vicdan ve din özgürlüğü, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası’nın 23. maddesinde sıralanan özgürlükler arasındadır; Anayasa’nın 24. maddesinde de kişinin düşünce ve kanaatlerini açıklama hakkı olduğu ifade edilmektedir.”

Açıklamada, Başsavcılığın bu kararlara rağmen davaları sürdürerek “düşünce suçu yaratmaya devam ettiği” vurgulandı.

“ULUSLARARASI KARARLAR MECLİSİN SORUMLULUĞUNU ORTAYA KOYUYOR”
Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi, bu hak ihlallerinin Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi’ne de taşındığını belirtti. Komitenin, Türkiye’yi Cenk Atasoy ve Arda Sarkut davalarında Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 18. maddesini ihlalden mahkûm ettiği hatırlatıldı.
Anayasa Mahkemesi kararının çözümün de yolunu gösterdiği ifade edilerek, şu hatırlatma yapıldı:
“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ve AİHM’in önerdiği gibi, askeri hizmet yerine sivil kamu hizmetine olanak tanıyan bir düzenleme yapılması yasa koyucunun takdirindedir.”

“YASA HEMEN ŞİMDİ GEÇMELİDİR”
Açıklamada, Meclis gerekli yasal düzenlemeyi yapmadığı sürece vicdani retçilerin düşünce suçlusu olarak hapse girmeye devam edeceği vurgulandı.
“Bugün bu tehlike, vicdani retçi Hasan Rahvancıoğlu’nun önünde durmaktadır. Yeni hapislikler yaşanmadan, vicdani ret hakkını tanıyan yasa hemen şimdi Meclis’ten geçmelidir” denildi.