“İlaç yetersizliği yaşam hakkını tehdit ediyor”

Evrensel Hasta Hakları Derneği, 26 Ekim Dünya Hasta Hakları Günü’nde yaptığı açıklamada, “Hasta hakları korunmadıkça, toplumda hiç kimse kendini güvende hissedemez” diyerek, Kıbrıs’ın kuzeyinde hâlâ Hasta Hakları Yasası’nın yürürlüğe konulmamasına tepki gösterdi.

Bugün Kıbrıs

Evrensel Hasta Hakları Derneği (EHHD), 26 Ekim Dünya Hasta Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Hasta hakları korunmadıkça, toplumda hiç kimse kendini güvende hissedemez” diyerek, Kıbrıs’ın kuzeyinde hâlâ hasta haklarını doğrudan koruyan bir yasanın bulunmadığına dikkat çekti.

“HASTA HAKLARINI KORUYAN YASA HALEN YOK”
EHHD, 2002 yılından bu yana hasta haklarının yasallaşması için aralıksız mücadele ettiklerini belirterek, “Kıbrıs’ın kuzeyinde hâlâ, hastaların haklarını doğrudan ve kapsamlı biçimde koruyan bir Hasta Hakları Yasası bulunmamaktadır” dedi. Dernek, bu yasal boşluğun hasta haklarının korunmasını ve ihlallerin etkin biçimde soruşturulmasını zorlaştırdığını, bunun da ciddi bir sistem sorunu yarattığını ifade etti.

Açıklamada, “Sağlık sistemindeki organizasyon bozuklukları, altyapı ve personel yetersizlikleri bu eksiklikle birleştiğinde toplumda sağlık hizmetlerine karşı genel bir korku ve güvensizlik ortamı oluşmaktadır” denildi.

“TEDAVİYE ERİŞİM HAKKI SÜREKLİ İHLAL EDİLİYOR”
Dernek, bugün en temel hasta hakları olan tedaviye erişim hakkı ve koruyucu önlemlerden yararlanma hakkının sürekli ihlal edildiğini vurguladı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Nüfusun sayılamadığı bu ülkede altyapı, kaynak ve yasal mevzuattaki eksiklikler, ilaç ve donanım eksiklikleri; artan talebe karşılık veremeyen sağlık personeli sayısı ve sağlığa ayrılan bütçenin yetersizliği bu ihlallerin en görünür sebepleridir.”

EHHD, hastaların ve hasta yakınlarının hem özel hem kamu kurumlarında kendilerini güvende hissetmediğini, bu durumun sağlık sisteminin giderek çöküş noktasına sürüklenmesine neden olduğunu belirtti. “Ücretsiz, eşit ve çağdaş bir sağlık sisteminin bulunmadığı ve bireylerin kendini güvende hissetmediği toplumlarda, ekonomik, kültürel ve sosyal kalkınmadan söz etmek mümkün değildir” ifadeleri kullanıldı.

“ADİL ERİŞİM İLKESİ ZEDELENDİ”
Açıklamada, sağlık hakkının temel unsurlarından biri olan adil erişim ilkesinin de ciddi biçimde zedelendiği vurgulandı ve “Sosyal güvencesi olsun ya da olmasın, herkesin aynı kalitede sağlık hizmetine erişim hakkı vardır. Ancak özellikle kırsal bölgelerde uzman hekime ya da ileri tıbbi donanıma ulaşmak hâlâ zordur” denildi.
EHHD, hastaların teşhis ve tedavi için uzun bekleme sürelerine maruz kaldığını, bazılarının ise maddi imkânsızlıklar nedeniyle tedaviden tamamen vazgeçmek zorunda kaldığını belirtti.

“İLAÇ YETERSİZLİĞİ YAŞAM HAKKINI TEHDİT EDİYOR”
Son yıllarda yaşanan ilaç yetersizliklerinin en ağır ihlallerden biri olduğunu belirten dernek, “Kronik ve yaşamı tehdit eden hastalıkların tedavisinde kullanılan birçok ilacın temin edilememesi, doğrudan yaşam hakkını tehdit etmektedir” dedi.
EHHD, özellikle dikkat eksikliği olan çocukların kullandığı ilaçların temin edilememesinin, çocukların tedaviye erişim hakkının ihlali yanında, sağlıklı gelişim ve eğitim hakkını da olumsuz etkilediğini kaydetti.
Açıklamada, “Devletin en temel görevi, vatandaşlarının ilaca ve tedaviye erişimini güvence altına almaktır. Bu nedenle, ilaç tedarik zincirinin güçlendirilmesi ve yerel stok yönetiminin iyileştirilmesi artık ertelenemez bir zorunluluktur” ifadeleri yer aldı.

“SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDET, HASTA GÜVENLİĞİNİ DE TEHDİT EDİYOR”
EHHD, sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarının yalnızca personelin değil, doğrudan hasta güvenliğinin de tehdit altına girmesine yol açtığını belirtti, “Unutulmamalıdır ki sağlık çalışanlarının güvenliği, hasta güvenliğinin ön koşuludur” denildi.

“SAĞLIK POLİTİKALARININ MERKEZİNDE OLMALIDIR”
Açıklamada, sağlığın yalnızca bir hizmet değil, devlet politikalarının merkezinde yer alması gereken bir insan hakkı olduğu vurgulandı ve şu ifadelere yer verildi:
“Yaşadığımız çevrenin, tükettiklerimizin ve soluduğumuz havanın güvenliği konusunda sürekli endişe içinde olunan bir ortamda koruyucu önlemler alınmadığında, sağlık harcamaları artmakta ve hizmetler talebe karşılık verememektedir.”

EHHD, sağlıkla ilgili detaylı haritalandırma, araştırma ve istatistiklerin yetersizliğinin planlamayı zorlaştırdığını belirtti. “Sağlık, ekonomi politikalarından çevre düzenlemesine, gıda güvenliğinden inşaat izinlerine kadar her kararın merkezinde yer almalıdır” denilen açıklamada, sağlığa ayrılan bütçenin artırılmasının gerekliliği vurgulandı.

“HASTA HAKLARI YASASI ARTIK GECİKTİRİLEMEZ”
Dernek açıklamasında, tüm bu gerçeklerin Hasta Hakları Yasası’nın yalnızca bireysel mağduriyetlerin giderilmesi değil, sağlıkta toplam kaliteyi artırmanın da ön koşulu olduğunu gösterdiğinin altı çizildi, “Evrensel insan haklarının ayrılmaz bir parçası olan hasta haklarının ülkemizde tanınması, uygulanması ve yasal güvence altına alınması artık ertelenemez bir ihtiyaçtır” denildi.

EHHD, Komiteden iki kez geri dönen ve kadük olan Hasta Hakları Yasası’nın geniş tabanlı bir meclis onayıyla yürürlüğe konmasının siyasilerin ana görevi olduğunu belirterek şu çağrıyı yaptı:
“Hasta Hakları Yasası derhal yürürlüğe konulmalıdır! Kamu sağlık sisteminde eşitlik, şeffaflık ve denetim sağlanmalı; birinci basamak hizmetleri güçlendirilmeli, ilaç ve tedaviye erişim herkes için güvence altına alınmalıdır. Sağlık çalışanlarının güvenliği hasta güvenliğinin ön koşulu olarak görülmeli; mahremiyet, onur ve saygı ilkeleri tüm sağlık hizmetlerinde esas alınmalıdır.”

WWL

WWL

DAUSEN

Girne Belediyesi

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi

array(4) { ["reklam_linki"]=> string(31) "https://guvensigortakibris.com/" ["reklam_gorseli"]=> string(63) "https://bugunkibris.com/wp-content/uploads/2024/11/mavi-gif.gif" ["hangi_pragraflar_arasina_geldin"]=> string(1) "2" ["reklami_yayinla"]=> bool(true) }