Bugün Kıbrıs

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Yönetim Kurulu, ülkede artan asayiş sorunlarına dikkat çekerek, güvensizlik ortamının yalnızca toplumsal düzeni değil, halkın ruh sağlığını da tehdit ettiğini açıkladı. Birlik, çocukların güven içinde büyüyebilmesinin ortak sorumluluk olduğunu vurguladı.

ARTAN ASAYİŞ SORUNLARI VE TOPLUMSAL GÜVENSİZLİK
KTTB açıklamasında, “Ülkemizde artan asayiş sorunları, gazetecilerin tehdit edilmesi, sürekli yakalanan tetikçiler, güvensiz yollar, bitmeyen ölümlü trafik ve iş kazaları, cinayetleri toplumda, bizlerde ciddi bir güvensizlik ortamı yaratmaktadır” denildi.

Bu ortamın yalnızca toplumsal düzeni değil, ruh sağlığını da derinden etkilediği kaydedildi: “Bu güvensizlik yalnızca toplumsal düzeni değil, halkımızın ruh sağlığını da ağır biçimde olumsuz olarak etkilemektedir. Depresyon ve anksiyete vakaları artmakta, toplumumun huzuru ve sağlığı tehdit altındadır.”

“SAĞLIKLI BİR TOPLUM ANCAK GÜVENLİ ORTAMDA MÜMKÜN”
Birlik, güvenliğin sağlık için temel koşul olduğunun altını çizerek şu ifadeyi kullandı: “Unutulmamalıdır ki, güvenlik, huzur yoksa sağlık da yoktur. Vurgulamak isteriz ki, sağlıklı bir toplum ancak güvenli ve huzurlu bir ortamda mümkündür.”

ÇOCUKLARIN GÜVENLİĞİ ORTAK SORUMLULUK
KTTB, çocukların geleceğine dair de uyarıda bulundu: “En kıymetli varlıklarımız ve geleceğimiz olan çocuklarımızın güven içerisinde büyüyebilmesi hepimizin ortak sorumluluğudur. Onların oyun oynarken, okula giderken ya da geleceğe dair hayaller kurarken korku değil, güven duygusu taşımaları; mutlu, üretken ve sağlıklı bireyler olarak yetişebilmelerinin en temel şartıdır.”

Birlik ayrıca, çocuklara bırakılması gereken mirası da şu sözlerle dile getirdi: “Ayrıca güvenli, özgür, demokratik, barış içinde ve özgür düşüncenin olduğu bir Kıbrıs’ı onlara bırakmak bizlerin görevidir.”

“YÖNETİCİLER SORUMLULUK ALMALI”
KTTB, yöneticilere sorumluluk çağrısı yaparak, “Yöneticilerimiz sorumluluk almalı, kalıcı ve cesur adımlar atmalıdır” dedi.

Açıklama, güvenliğin sağlanmadığı bir ülkede ne halkın ne de gazetecilerin özgür olamayacağı vurgusuyla son buldu: “Gazetecilerin özgürce haber yapabildiği, halkımızın evinde, sokakta, işinde güven içinde yaşayabildiği, barışın, huzurun ve düşünce özgürlüğünün hakim olduğu bir Kıbrıs hayali ve umudumuz vardır.”