Çin Büyükelçisi çarşamba günü Lefkoşa’daki Büyükelçilikte, “Japon saldırganlığına karşı Halk Direniş Savaşı’nın ve Dünya Anti-Faşist Savaşı’nın zaferinin 80. yıl dönümü” dolayısıyla düzenlenen resepsiyonda konuştu.

Kıbrıs Haber Ajansı’nın haberine göre Büyükelçi Liu, Kıbrıs dâhil 183 ülkenin Çin ile “Tek Çin” ilkesi temelinde diplomatik ilişkiler kurduğunu belirtti. “Ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğüyle ilgili konularda Çin ve Kıbrıs birbirlerine güçlü bir şekilde destek vermiştir” şeklinde konuşan Büyükelçi, bu desteğin Çin-Kıbrıs stratejik ortaklığının tanımlayıcı özelliği olduğunu ve uluslararası ilişkilerin temel normlarına güçlü bir bağlılık gösterdiğini ifade etti.

“Seksen yıl önce, faşist saldırganlar dünyada eşi benzeri görülmemiş felâketlere yol açtı” diyen Büyükelçi, yaklaşık iki milyar insanı kapsayan 80’den fazla ülke ve bölgenin savaşa sürüklendiğini ve 100 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiğini anlattı.

Büyükelçi, bugün, nefreti sürdürmek veya çatışmayı kışkırtmak için değil, tarihin gerçeğini korumak ve ders çıkarmak için bu zaferi andıklarını vurguladı.

Çin ve Avrupa arasındaki dostluğun “anti-faşist savaş alanında kanla yoğrulduğunu” ve güçlü kaldığını kaydeden Büyükelçi, Kıbrıs’ın 30.000’den fazla Kıbrıslının mücadeleye katılmasıyla Dünya Anti-Faşist Savaşı’na önemli katkılarda bulunduğunu, ada nüfusunun yaklaşık %10’unun bu savaşta yer aldığını belirtti.

Çin Büyükelçisi, “Büyük zafer sonsuza dek hafızalara kazındı. Çin ve Kıbrıs, ortak ilke ve değerlere sahip iyi dostlar, iyi kardeşler ve iyi ortaklardır” dedi.

Hükûmet ve parti yetkilileri ile akademik camiadan üyelerin katıldığı resepsiyonda, Emekçi Halkın İlerici Partisi AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanou da bir konuşma yaptı.

Bir fotoğraf sergisinin de yer aldığı resepsiyonda, Avrupa Üniversitesi Kıbrıs eski Rektörü Kostas Gouliamos da konuştu; küresel ve ortak bir gelecek inşa etmek için tarihten ders çıkarmanın zorunlu olduğuna dikkat çekti.

Gouliamos, “II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinden 80 yıl sonra uluslararası toplum yine tarihin bir dönüm noktasında ve sinerji ile çatışma arasında bir seçim yapmak zorunda” şeklinde konuştu.