Bugün Kıbrıs

KTMMOB Şehir Plancıları Odası Başkanı Berkay Ramiz, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İnşaat Mühendisleri Odası ve Mimarlar Odası’nın yapmış oldukları açıklamalar üzerine, Planlama Onayı Tüzüğü’nde yapılan değişikliğe ilişkin bilgilendirme yapma gereği doğduğunu belirtti. Ramiz, değişikliğin teknik yanlışlarla dolu olduğunu ve vatandaşın mülkiyeti üzerindeki gelişme başvurusuna engel teşkil ettiğini vurgulayarak, İnşaat Mühendisleri Odası’nın Anayasa Mahkemesi’nde açtığı davaya destek verdiklerini açıkladı.

KESİN ONAY BAŞVURULARINDA MİMARLAR ODASI BELGESİ ZORUNLU HALE GETİRİLDİ
Ramiz, 10 Temmuz 2025 tarihli 140 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren değişiklikle, 55/1989 İmar Yasası altında yer alan Planlama Onayı Tüzüğü’nün 10. maddesine (Kesin Onay için Başvuruların Nasıl Yapılacağı) yeni bir bend eklendiğini hatırlattı. Buna göre, kesin onay başvurularının KTMMOB Mimarlar Odası’ndan alınacak “mesleği icra edebilme belgesi”nin bir kopyası ile yapılmasının zorunlu hale getirildiğini vurguladı.

MİMARİ ÇİZİM GEREKMEYEN İŞLEMLERE DE ŞART GETİRİLDİ
Planlama Onayı Tüzüğü’nde iki farklı başvuru türü bulunduğunu belirten Ramiz, bunların ön-onay ve kesin onay başvuruları olduğunu, ön-onayın bilgi alma amaçlı herkes tarafından yapılabildiğini, kesin onayın ise mal sahibi tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Ramiz, yapılan değişiklikle birlikte mimari proje veya çizim gerektirmeyen başvurularda dahi Mimarlar Odası belgesinin zorunlu hale geldiğini ifade etti.

Ramiz, “Dolayısı ile mimari çizime ihtiyaç olmayan herhangi bir başvuru için mal sahibi bir mimar ile anlaşıp söz konusu belgeyi sunmak zorunda kalmaktadır. Bu durum dolaylı olarak vatandaşın mülkiyeti üzerinde yapmak istediği işlemleri yapma hakkına engel olmaktadır” dedi.

TARIMSAL BÖLME, KULLANIM DEĞİŞİKLİĞİ VE AMALGAMELER DE ETKİLENİYOR
Ramiz, bir arazinin parselasyon projesi veya tarımsal bölme başvuruları gibi mimari çizim istenmeyen işlemler için de bu belgenin zorunlu tutulduğunu kaydetti. Planlama onayı yenilemeleri, çevre düzenleme projeleri, arazilerin birleştirilmesi (amalgame) ve kullanım değişikliği gibi işlemlerin de bu belge olmadan yapılamaz hale geldiğine dikkat çeken Ramiz şöyle devam etti:

“Bu durum hem diğer meslek dallarının haklarına halel getirmekte hem de vatandaşın mülkiyeti üzerindeki gelişme başvurusuna engel olmaktadır. Her meslek odasının meslek alanını korumaya yönelik girişimine hak versek de bunun yeri Planlama Onayı Tüzüğü değildir. Yapılan tüzük değişikliği, teknik yanlışlardan dolayı bir tarafa çıkar sağlarken diğer taraflara engel olmaktadır.”

“DAVAYA DESTEK VERİYORUZ”
İdare ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını belirten Ramiz, bu nedenle İnşaat Mühendisleri Odası’nın Anayasa Mahkemesi’nde açtığı davanın haklı olduğunu vurguladı. “Şehir Plancıları Odası olarak davaya destek verdiğimizi, ayrıca davaya gerek kalmadan ortaya çıkan kaosun bir an önce düzeltilmesi için gereğinin yapılması yönünde idareye çağrı yaptığımızı duyururuz” dedi.