Filistin’in Kıbrıs Büyükelçisi Attari’den Gazze için açlık grevli protesto: “İnsanlığımızı kaybetmeyeceğiz!”
Filistin’in Kıbrıs Büyükelçisi Abdallah Attari, Gazze’deki soykırıma karşı Lefkoşa’da açlık grevine başladı. “En tehlikelisi bu katliama alışmak” diyen Attari, “Filistinlilere saygı gösterin” çağrısı yaptı.
Filistin’in Kıbrıs Büyükelçisi Attari’den Gazze için açlık grevli protesto: “İnsanlığımızı kaybetmeyeceğiz!”
Filistin’in Kıbrıs Büyükelçisi Abdallah Attari, Gazze’deki soykırıma karşı Lefkoşa’da açlık grevine başladı. “En tehlikelisi bu katliama alışmak” diyen Attari, “Filistinlilere saygı gösterin” çağrısı yaptı.
KHA
Filistin’in Kıbrıs Büyükelçisi Abdallah Attari, Gazze’de yaşananlar nedeniyle salı günü düzenlediği sembolik protesto ve açlık grevi kapsamında yaptığı basın toplantısında, İsrail’e askeri operasyonlarını sonlandırması için her yönden baskı yapılması çağrısında bulundu.
Büyükelçi Attari, bu eylemin adaletin, özgürlüğün ve insan onurunun tüm dostlarına yönelik güçlü bir insanî çağrı ve “Filistin halkı için yapılabilecek en asgari eylem” olduğunu belirtti.
“Gazze’deki durum her türlü insanî tahammül sınırını aştı. Katil devlet, soykırım rejimi, suçlarını cezasız bir şekilde sürdürürken, uluslararası toplum ne yazık ki hayat kurtarmayan cılız açıklamalarla yetinerek sessizliğini koruyor” diyen Büyükelçi Attari, bu sembolik eylemin ahlaki bir direniş ve bir vicdan çığlığı olduğunu ekledi.
Filistinli diplomat, “Kıbrıs, demokrasi ve adalet temelinde yükselen değerlere, ilkelere ve hassasiyetlere sahip demokratik bir toplumdur. Kıbrıslılar onurun ne demek olduğunu çok iyi bilirler. Bu toplum, antisemitizm ve ‘Filistin karşıtlığı’ gibi ırkçı olgulara karşı zırhlanmıştır.
Buradan, bu ülkeden, sadece Kıbrıslılara değil, dünyanın tüm ülkelerine sesleniyorum. Hiçbir hükûmet, hiçbir Cumhurbaşkanı, hiçbir Başbakan, hiçbir Bakan, hiçbir Milletvekili, hiçbir sporcu, hiçbir sıradan vatandaş sorumluluktan muaf değildir ve hepsinden önemlisi hiçbir gazeteci de muaf değildir” diye devam etti.
“FİLİSTİNLİLERE SAYGI GÖSTERİN”
“Filistinlilere saygı gösterin,” mesajını veren Büyükelçi Attari, en tehlikeli durumun görülenlere alışmak olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Bir soykırım yaşanıyor, haberleri izliyor, sayıları duyuyoruz. Bugün 50, dün 59 kişi öldürüldü diye gidiyor. Ama asla hayal etmediğim şey, dünyanın açlığa alışmasıydı. Çocukların açlıktan öldüğünü görmek trajik değil, insanlık dışıdır. Gördüğümüz bu görüntülere alışmak isteyen varsa, gitsin ve hâlâ insan olup olmadığını bir kontrol ettirsin.”
Kıbrıslıların çok bilinen “unutmuyorum” sloganına atıfta bulunarak, şu anda tüm Filistin toplumunun ve liderliğinin, “unutmuyorum, affetmiyorum, intikam alacağım” diyen bir sloganı benimsememek için çabaladığını belirtti.
Filistinli Büyükelçi şu ifadeleri kullandı:
“Kimsenin bizi insanlıktan nefret etmeye itmesini istemiyoruz. Sunacak çok şeyimiz var, sadece Orta Doğu’da değil, tüm bölgede özel bir halkız ve insanlığımızı kaybetmek istemiyoruz. Ben şahsen bu eylemle, açlık greviyle insanlığımı koruduğumu hissediyorum.
Böyle bir eylemle Filistin’in özgürleşmeyeceğini biliyorum ama her eylem bizim için çok şey ifade ediyor. Biz cesaretimizi dostlarımızdan, değerleri, ilkeleri, vicdanı ve insanlığı olan insanlardan alıyoruz.”
İkinci Dünya Savaşı’nda 7 yılda 67 gazetecinin, Vietnam’da ise 20 yılda 63 gazetecinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Büyükelçi Attari, “Gazze’de ise 22 ayda 186 gazeteci soğukkanlılıkla infaz edildi. Bunu, hâlâ meşru müdafaadan bahseden, İsrail’in Gazze’de yaptıklarını meşrulaştıran gazeteciler için söylüyorum” diye ekledi.
Ayrıca tüm İsrail hükûmetlerinin “Büyük İsrail” yaratma planından bahsetti ve bu planın uygulanmasındaki en büyük engelin Filistinlilerin yerinden edilmesi olduğunu söyledi.
“GAZZE’DE 59 BİN ÖLÜ VE 140 BİN YARALI VAR”
Batı Şeria’da da İsrail’in, tıpkı Gazze’de Hamas’ı ve direnişi hedef aldığını iddia ettiği gibi, Filistin Yönetimi’ni de hedef aldığı söyledi ve şunları ekledi:
“Biz Filistin Yönetimi olarak şu anda çok zor zamanlardan geçiyoruz. Cenin, Tulkarem gibi kamplarda insanları yerinden edip bu kampları yıkma çabalarının yanı sıra bir de ekonomik savaş var. İsrail Hükûmeti, Filistin halkına ait olan gümrük vergileri, KDV ve İsrail içindeki Filistinli işçilerden kesilen gelir vergisinin %75’ini oluşturan 2,3 milyar avroyu alıkoyuyor. Bu miktarın Filistin halkından ve Yönetimi’nden esirgenmesi, ekonomik çöküşün eşiğinde olduğu anlamına geliyor.”
Gazze’de 59 bin ölü ve 140 bin yaralı olduğunu, UNICEF’in son istatistiklerine göre ise 17 binden fazla çocuğun öldürüldüğünü belirten Filistinli diplomat, “Onların yardım merkezi dediği, bizim ise ‘ölüm tuzağı’ olarak adlandırdığımız noktalarda, sadece son günlerde 875 kişi bir kilo un veya bir konserve alabilmek için öldürüldü” diye ekledi.
“Dünyayı tepki göstermeye, soykırım aracı olarak kullanılan açlığı durdurmak için İsrail’e baskı uygulama yolları aramaya ve uygulamaya çağırıyoruz. Tarihten bildiğimiz kadarıyla açlık, savaşın bir sonucu olarak ortaya çıkar. Ancak açlığın bir silah, bir araç olarak kullanılması, şu anda Gazze’de işlenen bir soykırıma hizmet etmesi, belki de tarihte bir ilktir,” diyerek uluslararası toplumun tepkisizliğinden duyduğu hayal kırıklığını yineledi.
Büyükelçi, sembolik protestonun sadece Kıbrıs’ta mı yoksa Filistinlilerin olduğu her yerde mi yapıldığı sorusuna Büyükelçi Attari, eylemin Lefkoşa’dan başlayabileceğini ancak her yerde bir hareketlilik olacağını ve bu yönde farklı girişimlerin bulunduğunu söyledi.
Avrupa Birliği’nin neden İsrail üzerinde somut bir etki kuramadığı sorusu üzerine Filistin Büyükelçisi, İsrail’in her zaman Batı’nın “şımarık çocuğu” olarak görülmesinin hem tarihle hem de Yahudilerin Avrupa’da haksızlığa uğramasıyla ilgili olduğunu, ayrıca bazı hükûmetlerin ve siyasetçilerin bu konuya karşı bir komplekse sahip olduğunu ifade etti.
Kıbrıs’ın AB üyesi olması, kendisinin de bir işgal kurbanı olması ve 2026’da AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı devralacak olması nedeniyle bu konuları Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulidis ile görüşüp görüşmediği sorulduğunda Büyükelçi Attari, Cumhurbaşkanı Christodoulides’in Ramallah ziyareti sırasında Filistin meselesinin Kıbrıs başkanlığının öncelikleri arasına alınması yönünde bir teklif geldiğini aktardı ve ekledi:
“Elbette bunu istiyoruz ve bunu somut olarak konuşuyoruz. Kıbrıs dost bir ülkedir, aramızda tarihi bağlar, karşılıklı saygı ve anlayış var. Kıbrıs Hükûmetinin dış politikasını uygularken asla Filistin’in aleyhine olmayacağını umuyoruz; tıpkı bizim dış politikamızın asla Kıbrıs sorununun aleyhine olmadığı ve olmayacağı gibi.”
Kıbrıs’ın Gazze’ye yardım dağıtımına katkı sağlayıp sağlayamayacağı sorusuna ise Büyükelçi, Kıbrıs’ın yardıma hazır olduğunu resmî olarak beyan eden ilk ülkelerden biri olduğunu belirtti. Ancak, “Yardım etmek istemekle, Gazze’de sahada yardım edebilmek arasında büyük bir mesafe var. Gazze’deki durum çok karmaşık, çok tehlikeli ve çok zor” diye ekledi.
Büyükelçilik binası önünde toplanan Kıbrıs’ta yaşayan Filistinliler ve diğer destekçiler, sloganlar ve pankartlarla Gazze halkıyla dayanışmalarını gösterdiler.