Aksa önünde eylem: “Bir milyar dolar bu halkın cebinden çıktı”
El-Sen’in çağrısıyla Aksa Kalecik Santrali önünde toplanan sendika ve parti temsilcileri, hükümetin enerji politikalarını eleştirdi. El-Sen Başkanı Tuğcu: “2009-2023 arasında halkın cebinden çıkan para 1 milyar dolardır. Sebebi: Vahşi Kalecik sözleşmesi”
Aksa önünde eylem: “Bir milyar dolar bu halkın cebinden çıktı”
El-Sen’in çağrısıyla Aksa Kalecik Santrali önünde toplanan sendika ve parti temsilcileri, hükümetin enerji politikalarını eleştirdi. El-Sen Başkanı Tuğcu: “2009-2023 arasında halkın cebinden çıkan para 1 milyar dolardır. Sebebi: Vahşi Kalecik sözleşmesi”
Bugün Kıbrıs
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen), 15 Temmuz sabahı Aksa Kalecik Elektrik Santrali önünde bir eylem gerçekleştirdi. Basın mensupları, sendika ve sivil toplum temsilcileri ile vatandaşların katılımıyla düzenlenen eylemde, El-Sen Başkanı Ahmet Tuğcu önemli açıklamalarda bulundu.
Tuğcu, Aksa’nın 2000’li yılların başında “çok masum bir karneyle” ülkeye girdiğini, ancak 2009 yılında yapılan alım garantili ve kira bedelli sözleşmeyle toplumun sırtına büyük bir yük bindirildiğini ifade etti. Tuğcu: “2009-2015-2023 yılları arasında bu halkın cebinden çıkan para bir milyar dolardır. Sebebi: Vahşi Kalecik sözleşmesi” dedi.
“ZAMLARIN SEBEBİ ORTADADIR”
Aksa ile yapılan sözleşmenin halkın cebine yansıyan zamlarla sonuçlandığını belirten Tuğcu, “Bir yıl içinde on kez elektriğe zam geldi. Yakıt fiyatları artmadı ama zamlar kaçınılmaz oldu çünkü sömürü devam etti” ifadelerini kullandı. Kullanılamaz durumda olan makinelerin kira bedelinin hâlâ ödendiğini vurgulayan Tuğcu, “8 numaralı makine 10 gün önce kırıldı, 7 numaralı makine ise 8 aydır kırıktır ama halk bu makinelere kira ödemeye devam ediyor” dedi.
“EMEK SÖMÜRÜSÜ DERİNLEŞİYOR”
Santralde çalışan işçilerin sendikasız çalıştırıldığını, kötü koşullara karşı ses yükseltenlerin işten atıldığını söyleyen Tuğcu, “Geçen yıl 12 arkadaş kötü koşullar ve düşük maaş nedeniyle işlerinden atıldı. Dört kişi geri döndü, sekiz kişi kapı önüne kondu” ifadeleriyle emek sömürüsüne dikkat çekti. Ayrıca, çalışanların kamuya devredilmesi çağrısında bulundu: “Tüm personelin Kıb-Tek’e devredilmesini talep ediyoruz” dedi.
“AKSA ÇEVREYİ ZEHİRLİYOR, CEZASINI DA ÖDEMİYOR”
Çevresel felaketin de göz ardı edildiğini belirten Tuğcu, Aksa’nın bacalarından çıkan sarı dumanın doğrudan kükürt saldığını ve çevreye zarar verdiğini vurguladı. “Aksa, Kıb-Tek’e gönderdiği faturalarda 30-40 bin dolar ceza ödeyerek kirli yakıt kullanıyor, ancak bu cezaları da fatura indirimiyle geçiştiriyor” dedi. Tuğcu, Aksa’nın kullandığı yakıtın analiz raporlarının kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini belirtti.
Tuğcu, Aksa’nın “emek düşmanı genel müdürü Halit Hürttekin’in hariç, Kalecik Santrali’nin Kıb-Tek’e devredilmesini” talep ettiklerini belirterek sözlerini tamamladı.
Elbette, işte Ayer Yarkıner’in açıklamasının kısaltılmış ve alıntılarla güçlendirilmiş haber versiyonu:
YARKINER: “ENERJİDE TARİH DEĞİL, KAMU ZARARI YAZILIYOR”
El-Sen’in Aksa Kalecik Santrali önündeki eyleminde konuşan Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, Aksa’ya sağlanan imtiyazların kamu zararına yol açtığını vurguladı. Yarkıner, “2024’te Aksa’nın net karı 79.9 milyon dolardı. Bu sözleşmeler 15 yıl sürecek, toplamda 1.4 milyar dolar kazanç sağlanacak. Bu halkın sırtına bindirilen bir yüktür” dedi.
Yarkıner, Kalecik 2 sözleşmesine yapılan değişiklikle Aksa’ya döviz kurunda avantaj sağlandığını, ayrıca Güney’le karşılıklı mahsuplaşmanın iptal edildiğini belirtti. “Kıb-Tek’in makineleri sürekli arızalı, bu da bilinçli bir çökertme planıdır” diyen Yarkıner, Aksa’nın 1 kWh elektriği 17 sente sattığını, Kıb-Tek’in santrallerinin ise çalışamaz hale getirildiğini savundu.
Kiralanan santrallerin üretim yapmadığını, buna rağmen milyonlarca dolar ödendiğini söyleyen Yarkıner, “Bu santraller ihtiyacın yalnızca yüzde 3.7’sini karşıladı. Neden kiralandı?” diye sordu.
Ayrıca, 2020-2021 yıllarında mecliste kurulan yolsuzluk komitesinin rapor yayınlamamasını da eleştiren Yarkıner, “O komitenin tamamlamadığı her şey, üyelerinin boynunda pranga gibi asılıdır” ifadelerini kullandı.
“Enerji sorununu yaratanlar yönetenlerdir” diyen Yarkıner, “Gerçek vatanseverler El-Sen’dir, biz de bu yüzden yanlarındayız” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
BIÇAKLI: “DEVLET, SADECE MERCEDES’LERDE GEZEN BAKANLARDAN İBARET DEĞİLDİR”
Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı ise, hükümetin enerji politikalarını ve kamu kurumlarının özel sektöre devredilmesini sert sözlerle eleştirdi. Bıçaklı, “Devletin tanımı Mercedes’lere binip gezmek değil, enerjisiyle, yollarıyla, okullarıyla, kurumlarıyla var olmasıdır” dedi.
Kıb-Tek’in kasten çökertilmek istendiğini belirten Bıçaklı, “Santrallere bilinçli şekilde yatırım yapılmıyor. Amaç, arızalarla topluma ‘biz bu işi yapamıyoruz’ dedirtip Kıb-Tek’i özelleştirmek” ifadelerini kullandı.
Geçmişteki 17 günlük grevi hatırlatan Bıçaklı, “Bize ve halka rağmen Kalecik 3 sözleşmesini imzaladılar. 15 yıl daha Aksa’ya teslim ettiler bu ülkenin enerjisini” diye konuştu. Bıçaklı, Aksa’ya her yıl ödenen kira bedeliyle 3 santral yatırımı yapılabileceğini, buna rağmen enerji üretiminin daha pahalı hale getirildiğini söyledi.
“Devlet, bu arkadaşların babalarından miras kalmadı” diyen Bıçaklı, “Kıb-Tek halkın alın teriyle kuruldu. El-Sen, Türk-Sen ve tüm sendikalar olarak buna sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
Bıçaklı, Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın kapatılmasını da örnek göstererek, halkı kamu kurumlarına sahip çıkmaya çağırdı:
“O gün KTHY’ye sahip çıkamadık. Bugün yüzde beş yüz daha pahalıya uçuyoruz. Aynı hatayı Kıb-Tek’te yapmayalım”.
PEKSEVER: “KÖTÜ YÖNETİLEN SANTRALİMİZLE 10 CENT’E ÜRETTİĞİMİZ ELEKTRİĞİ AKSA 18 CENT’E SATIYOR”
El-Sen Genel Sekreteri Hüseyin Peksever de, Aksa’nın enerji üretimindeki rolünü ve Kalecik 3 sözleşmesinin halkın sırtına yüklediği maliyeti sert sözlerle eleştirdi.
Peksever, “Aksa adlı özel şirket, 2002 yılında sözde enerji ihtiyacını karşılamak için getirildi. Ancak daha ilk sözleşmesinden kısa süre sonra alım garantisinde yüzde yüz artışa gidildi” dedi. Sayıştay raporlarına göre 2024 yılına kadar Aksa’ya fazladan 860 milyon dolar ödeneceğini hatırlatan Peksever, “Bu şirket hiçbir zaman sözleşme gereği taahhüt ettiği enerjiyi sağlayamadı” ifadelerini kullandı.
2023’te ihalesiz imzalanan “vahşi” Kalecik 3 Sözleşmesi’nde 2,8 TL olan elektrik fiyatının bugün 10 TL’nin üzerine çıktığını kaydeden Peksever, “Bu sözde yatırım halkın cebinden ödendi” dedi.
Aynı teknolojiyle çalışan Teknecik ve Aksa santrallerini kıyaslayan Peksever, “Ben bu ülkenin insanıyım, aynı teknolojiyi kullanarak 10 cent’e elektrik üretebiliyorum. Aksa ise daha ucuz yakıtla ve düşük maaşlarla 18 cent’e üretiyor. Yüzde 80 daha pahalı!” diyerek özel şirketin yarattığı zararın altını çizdi.
“Kıb-Tek’in kanını emdiğini gösterdiğimiz görsel aslında halkın cebinden sömürülen paraları temsil ediyor” diyen Peksever, sözlerini şöyle noktaladı:
“Vahşi Kalecik 3 Sözleşmesi’nde taahhüt edilen Interconnect fizibilite raporu üzerinden bir yıl geçti ama hâlâ açıklanmadı. Gereği yapılsın, bu sözleşme derhal feshedilsin”.
KTAMS BAŞKANI GÜVEN BENGİHAN: “YA SAHİP ÇIKACAĞIZ YA DA TEK TEK YOK OLACAĞIZ”
Aksa Kalecik Santrali önünde gerçekleşen El-Sen eylemine destek veren sendika başkanları, özelleştirme politikalarına karşı halkı stratejik kurumlara sahip çıkmaya çağırdı.
KTAMS Başkanı Güven Bengihan, “Bu ülke için gayle çekenler olarak, bütün kurumlarımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Ya sahip çıkacağız ya da hep birlikte yok olup gideceğiz” dedi. Bengihan, El-Sen’in ve Kıb-Tek çalışanlarının mücadelesine sonuna kadar destek vereceklerini vurguladı.
KTÖS GENEL SEKRETERİ BURAK MAVİŞ: “BİN TL’LİK FATURANIN 280 TL’Sİ BURAYA BOŞUNA GİDİYOR”
Burak Maviş, yüksek faturalara dikkat çekerek, “Ben her ay bin TL’lik faturamdan 280 TL’yi buraya vermek istemiyorum. Çocuklarımın rızkının Aksa’ya gitmesini, sahibinin Forbes listelerine girmesini hazmedemiyorum” dedi.
Ayrıca ihalesiz elektrik yatırım bedelleri, bakım-onarım giderleri ve Sayıştay raporlarına yansıyan yolsuzlukların da halkın sırtına yüklendiğini belirtti: “Aksa’yı ve bakanlarımızı biz finanse ediyoruz. Belki de iyi yönetilseydi faturalar yarı yarıya düşecekti”.
TÜRK-SEN BAŞKANI ARSLAN BIÇAKLI: “DEVLET SADECE MERCEDES’LE GEZEN BAKANLARDAN İBARET DEĞİLDİR”
Arslan Bıçaklı, Kalecik sözleşmelerinin Aksa lehine ve halkın zararına olduğunu vurguladı: “Üçüncü sözleşmeyi imzalamasınlar diye 17 gün sokaklarda kaldık. Yine de imzaladılar. Her yıl ödenen kira bedeliyle 3 yeni santral kurulabilirdi”.
Bıçaklı, devletin kurumlarına yatırım yapmayarak bilerek çökertildiğini belirtti: “Yatırım yapılmaz ki ‘Ne yapalım, kesinti oluyor’ denilsin. Sonra özel şirkete mecbur bırakılıyoruz” dedi.
HÜR-İŞ BAŞKANI AHMET SERDAROĞLU: “AKSA’YLA SİYASİLER ARASINDAKİ DUYGUSAL BAĞ NEDİR?”
Ahmet Serdaroğlu, Kıbrıs Türk halkının faturalarla ezildiğini ifade ederek, “Ankara’da arkadaşım 750 TL ödüyor. Ben çocuklarımı bir odaya topluyorum, 8 bin TL ödüyorum” dedi.
Siyaset-Aksa ilişkisine işaret eden Serdaroğlu, “Bu duygusal bağ nedir? Neden Aksa, kurultay süreçlerine karışır? Neden siyaseti yönlendirecek kadar güç kazanmıştır?” diye sordu.
Halkı mücadeleye çağıran Serdaroğlu, “Bu mücadele halkın sahiplenmesiyle taşlanabilir. Çoğunluk karar vermeli, azınlık değil” dedi.
KAMU-SEN BAŞKANI METİN ATAN: “TÜM KURUMLARIMIZ PEŞKEŞ ÇEKİLDİ, KIB-TEK DE SIRADA”
Metin Atan, sadece Kıb-Tek değil, tüm kamu kurumlarının bilerek çökertildiğini vurguladı: “Telefon dairesi, elektrik kurumu, havayolları… Hepsi peşkeş çekildi. Kıb-Tek için de aynı senaryo devrede”.
Hükümetin sermayeyle el ele hareket ettiğini belirten Atan, “Ercan Havalimanı artık bizim değil. Aynı model Kıb-Tek’e uygulanıyor. Bu sözleşme derhal iptal edilmeli” dedi.
İşte siyasi parti temsilcilerinin Aksa Kalecik Santrali önünde El-Sen öncülüğünde gerçekleşen eylemde yaptığı konuşmalardan derlenen haber metni:
BAĞIMSIZLIK YOLU GENEL SEKRETERİ UMUT ERSOY: “1 MİLYAR DOLAR HALKIN CEBİNDEN ALINIP CEMİL KAZANCI’NIN SERVETİNE YAZILDI”
El-Sen’in Aksa Kalecik Santrali önünde gerçekleştirdiği eyleme katılan Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy, Aksa ile yapılan sözleşmelerin yalnızca elektrik değil, enflasyonun ve yoksulluğun da nedeni olduğunu vurguladı.
Enerji maliyetlerinin hayatın her alanına yansıdığını belirten Ersoy, “Asgari ücretten enflasyon çıkıyor diyorlar. Yalan. Enflasyonun kaynağı enerji fiyatlarıdır” dedi. Üretimin temelinin enerji olduğunu hatırlatarak, “Et bile elektrikle soğutuluyor. Fiyatlara yansıyan bu enerji maliyetidir” ifadelerini kullandı.
Bağımsızlık Yolu’nun 2023’te Aksa’nın sözleşmesinin iptali ve Kalecik Santrali’nin kamulaştırılması için yasa tasarısı sunduğunu açıklayan Ersoy, şunları söyledi:
“Bir yılda halkın cebinden 1 milyar dolar Kazancı’nın servetine yazıldı. Önümüzdeki 10 yılda bu miktar 1.5 milyar doları geçecek. Bir yıllık kârla okullar, altyapılar yapılabilirdi. Sözleşmeyi iptal edecek yasa Meclis’te duruyor. Mesele bir el kaldırmaya bakar. Halkı mı tercih edeceksiniz, Kazancı’yı mı?”
Tasarıda çalışanların mağdur edilmeyeceğini de ekleyen Ersoy: “Santraldeki emekçiler Kıb-Tek’e istihdam edilecek. Halkın malı yine halkın olacak” dedi.
CTP MİLLETVEKİLİ FİDE KÜRŞAT: “KIB-TEK’İ YEM ETMEYECEĞİZ, BU LİYAKATSİZ DÜZENİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ”
Eylemde konuşan CTP Milletvekili Fide Kürşat, Kalecik 3 Sözleşmesi’nin mevcut hükümetin sermayeyle olan işbirliğinin bir ürünü olduğunu söyledi. “İhale yasasındaki değişiklikle birlikte bu sözleşmenin önü açıldı. Bu hükümet, Kıb-Tek’i hem mali hem de teknik olarak çökertti ve üretimin yüzde 50’sini özel şirkete devretti” dedi.
CTP’nin ilk günden beri bu düzene karşı olduğunu vurgulayan Kürşat, “Kıb-Tek’in siyasetten arındırılması ve özel bir kamu yapısına kavuşturulması gerektiğini savunduk” diyerek sendikalarla birlikte bu mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.
“Kıb-Tek’i bu arkadaşlara yem etmeyeceğiz. Bu memleket bizimdir, biz yöneteceğiz. Bugün elimizde kalan birkaç kurumdan biri olan Kıb-Tek’in de çökertilmesine izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullanan Kürşat, halka çağrıda bulunarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Bugün kötü niyetli, liyakatsiz bir yönetim yüzünden Kıbrıs Türk toplumu kalitesiz bir yaşam sürüyor. Buna razı olmayacağız, hep birlikte ayağa kalkacağız.”