TDP’li Balcı: “Güldeniz, Ahsen, Talha… Bu adada adalet kimindir?”
TDP Mağusa İlçe Başkanı Ece Balcı, Mağusa sahillerinde şüpheli şekilde ölen gençlerin davalarında soruşturmaların şeffaf yürütülmediğini belirterek, “Bu topraklarda yaşamanın bedeli neden bu kadar ağır, neden her sabah cansız beden haberlerine uyanıyoruz?” diye sordu.
TDP’li Balcı: “Güldeniz, Ahsen, Talha… Bu adada adalet kimindir?”
TDP Mağusa İlçe Başkanı Ece Balcı, Mağusa sahillerinde şüpheli şekilde ölen gençlerin davalarında soruşturmaların şeffaf yürütülmediğini belirterek, “Bu topraklarda yaşamanın bedeli neden bu kadar ağır, neden her sabah cansız beden haberlerine uyanıyoruz?” diye sordu.
Bugün Kıbrıs
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Mağusa İlçe Başkanı Ece Balcı, Mağusa sahillerinde son bir yılda cansız bedenleri bulunan Güldeniz Özel, Ahsen Nur Kilitçioğlu ve Talha Yıldırım’ın şüpheli ölümleri ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada, soruşturma süreçlerinin şeffaf yürütülmemesinin herkesin kendisini güvensiz hissetmesine yol açtığını vurguladı.
Balcı, “Bu ülkede kimsenin can güvencesi yok mu?” diyerek, ölümlerin sadece birer isim değil, birer hayat ve birer umut olduğunu belirtti.
“NEDEN HER SABAH SAHİLDE BULUNAN CESET HABERİYLE UYANIYORUZ?”
Balcı, “Ve şimdi bu ülkede her gün yeniden soruyoruz; Bu topraklarda yaşamanın bedeli neden bu kadar ağır? Neden biz, sabahları bir sahilde bulunan cansız beden haberlerine uyanmak zorundayız? Neden soruşturmalar eksik, ifadeler çarpıtılmış, deliller kayıp? Neden polis açıklama yapmaz, neden insanlar susturulur?” sorularını yöneltti.
“KENDİ EVİMİZDE, KENDİ TOPRAĞIMIZDA GÜVENDE DEĞİLİZ”
Güldeniz’in ölümünün hâlâ aydınlatılamadığını, Ahsen’in telefonunun kayıp, arabasının anahtarlarının ise bulunamadığını hatırlatan Balcı, ailesinin avukat eşliğinde ifade dahi veremediğini vurguladı. Geçtiğimiz günlerde sahilde cansız bedeni bulunan 23 yaşındaki Talha Yıldırım ile ilgili de benzer soru işaretlerinin olduğunu belirten Balcı,
“Bize, ‘Bu ada yarısı güvenlidir’ dediler yıllarca. Oysa biz artık kendimizi en güvensiz hissettiğimiz yerde yaşıyoruz. Kendi evimizde, kendi toprağımızda. Bu sadece bir sistem sorunu değil. Bu, insan hayatına verilen değerin yok oluşudur. Bu, kurumların şeffaflık yerine duvar örmesidir. Bu, her geçen gün içimizde büyüyen bir adaletsizlik çığlığıdır.” ifadelerini kullandı.
“BU ADADA ADALET KİMİNDİR, GÜVENLİK KİM İÇİNDİR?”
Balcı, “Bu adada adalet kimindir? Güvenlik kim içindir?” diye sorarak, şeffaf yürütülmeyen soruşturma süreçlerinin, ailelerin hukuki destekten mahrum bırakılmasının ve ifadelerin dilediğince yazılıp gerçeklerin saklanmasının artık sorgulanması gerektiğini söyledi.
Balcı, yaşananların münferit değil, politik, sistematik ve ihmalle örülü bir tablo olduğunu vurgulayarak,
“Güldeniz için, Ahsen için, Talha için… Ve daha ismini duyamadığımız nice hayat için susmayacağız.” dedi.
“BEN BU ÜLKENİN GENÇ BİR KADINI OLARAK KORKMUYORUM, SORGULUYORUM”
“Ben bu ülkenin genç bir kadını olarak artık korkmuyorum ve her gün daha çok sorguluyorum” diyen Balcı, “Bu düzende bir insanın değeri nedir?” sorusunu yöneltti.
Balcı, “Eğer üç gencin hayatı bile bu kadar kolay silinebiliyorsa ve arkasından gelenler hâlâ sessizliğe gömülüyorsa, hepimizin vicdanı bir mezarlığa dönüşür. Bu mücadele vicdanın, insanca yaşama hakkının ve adaletin mücadelesidir. Ve biz, bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Adalet istiyoruz. Şeffaflık istiyoruz. Hesap sorulmasını istiyoruz. Ve bu adada artık bir kişi daha eksilmesin istiyoruz.” ifadeleriyle açıklamasını tamamladı.