İsmail Saymaz ölümünden saatler önce Muhammet Yakut ile görüşmesini yazdı: ‘Cemil Önal’ı kimin öldürdüğünü biliyorum’ dedi
Gazeteci İsmail Saymaz, Muhammet Yakut'un ölümünden birkaç saat önce kendisini arayarak "İki gün sonra önemli açıklamalar yapacağım" dediğini aktardı. Saymaz, ayrıca "'Cemil Önal'ı kimin öldürdüğünü biliyorum' dedi ancak isim vermedi. Çok tedirgindi. Suikast girişiminden korkuyordu," dedi.
İsmail Saymaz ölümünden saatler önce Muhammet Yakut ile görüşmesini yazdı: ‘Cemil Önal’ı kimin öldürdüğünü biliyorum’ dedi
Gazeteci İsmail Saymaz, Muhammet Yakut'un ölümünden birkaç saat önce kendisini arayarak "İki gün sonra önemli açıklamalar yapacağım" dediğini aktardı. Saymaz, ayrıca "'Cemil Önal'ı kimin öldürdüğünü biliyorum' dedi ancak isim vermedi. Çok tedirgindi. Suikast girişiminden korkuyordu," dedi.
Hükümete yakın isimlerle ilgili iddialarda bulunduğu videolar yayınlayan Muhammed Yakut, sosyal medyanın gündemine oturmuştu.
Türkiye’nin hakkında kırmızı bültenle arama kararı çıkardığı Muhammed Yakut, 2023 Eylül’ünde İspanya’nın kuzeyinde polis tarafından yakalandı. Anadolu Ajansı, İspanyol emniyet yetkililerine dayandırdığı haberinde, hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca “birden fazla kişi tarafından birlikte yağma” ve “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma” suçlarından soruşturma başlatılan ve daha sonra kırmızı bülten çıkarılan Yakut’un İspanya’nın kuzeyindeki Santander kentinde kimlik kontrolüne takıldığını aktarmıştı.
Muhammed Yakut, tahliyesinden bir gün sonra kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Yakut’un ölümüyle ilgili resmi bir açıklama yapılmadı.
İsmail Saymaz, cezaevinden tahliye edilen Muhammed Yakut’un kendisini arayarak önemli açıklamalarda bulunacağını söylediğini yazdı. Saymaz, Halk TV’deki yazısında, pazartesi günü saat 17.07’de Almanya’dan gelen bir WhatsApp mesajı aldığını ve mesajda “Ben Muhammed Yakut, ararsanız sevinirim, önemli” ifadelerinin yer aldığını söyledi.
Saymaz, mesajı gördüğünde Yakut’un hâlâ Hollanda’da tutuklu olduğunu sandığını, bu yüzden tahliye edildiğini o an öğrendiğini aktardı. Yakut’u arayan Saymaz, telefonda çok yorgun ve bitkin bir sesle konuştuğunu söyledi. Saymaz, “İçeride çok sıkıntı çektiğini, 15-16 kilo verdiğini söyledi. ‘İki gün sonra önemli açıklamalar yapacağım’ dedi. Ne söyleyecek, çok merak ediyordum,” dedi.
“YAKUT, SON AYLARDA CEMİL ÖNAL İLE ARKADAŞ OLDU”
Saymaz, Yakut’un tahliyesinden ölümüne giden sürece dair şu ayrıntıları yazdı:
“Yakut, son aylarda, ifşaatları en az kendisininkiler kadar dikkat çeken bir isimle arkadaş oldu. O kişi, Cemil Önal. Önal da aslen Diyarbakırlı. Kıbrıs’ta 2022 yılında casino’cu Halil Falyalı’nın öldürülmesini azmettirdiği iddiasıyla Türkiye tarafından kırmızı bülten çıkarılan Önal, Hollanda’ya kaçmıştı. 2023’te Hollanda’da tutuklanan Önal, 16 ay tutuklu kaldı. Tahliye edilince kapıda onu Yakut karşıladı.
Önal, iade edilmemek için ‘FETÖ’cüyüm’ bahanesiyle iltica başvurusu yaptı. ‘Bugün Kıbrıs’ gazetesinden Ayşemden Akın ile yaptığı, 14-20 Nisan 2025 tarihlerinde üç bölüm halinde yayınlanan söyleşisinde, Falyalı’ya ait beş kasetin kendisinde olduğunu iddia etti. Falyalı’nın Türkiye’de bir eski bakan ve cumhurbaşkanı yardımcısına rüşvet verdiğini öne sürdü. Önal’ın iddiaları Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ta günlerce konuşuldu.
Yakut ve Önal, bildiklerini anlatmak için İyi Parti’nin Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez’i Hollanda’ya davet etti. 1 Mayıs’ta Den Haag şehrinde buluşmak üzere sözleştiler. Yakut, bir gün önce araçla Almanya’dan Hollanda’ya geçerken, sınırda durduruldu. Türkiye’nin çıkardığı kırmızı bültenden ötürü Zutphen Cezaevi’ne kondu. Önal’ı arayarak, ‘Elinizden geleni yapın, bir avukat ayarlayın’ dedi.
Önal, Almanya’daki avukat arkadaşını aradı. ‘Çıkması lazım. Yardımcı ol’ dedi. O avukatın adı, Bayram Bozkurt.
Türkiye, Bozkurt’u 2009 yılında Erzincan’da açılan Ergenekon Davası’ndan biliyor. Adı rüşvete bulaşınca ‘Gizli Tanık Efe’ kod adıyla, dönemin Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ve 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk aleyhinde ifade vermişti. Bozkurt, rüşvetten ihraç edileceği için istifa etti. Sonradan adı, ‘Hakan Aslan’ diye değiştirilerek, yeniden savcı yapıldı.
15 Temmuz’dan sonra saklandığı evden kaçarken ayağını kırdı ve yakalandı. Bu kez FETÖ aleyhine ifade verdi. Serbest bırakılınca Yunanistan üzerinden Almanya’ya kaçtı. Şu an Avrupa’daki Türk kaçakların Türkiye’deki dava ve soruşturmaları için danışmanlık veriyor.
Bozkurt, Önal’ın yardım çağrısı üzerine 1 Mayıs’ta Hollanda’ya geçti. Bir Türk’e ait olan ‘Rijswijk Hoevevoorde Oteli’nin kafesinde buluştular. Sohbet ettikleri sırada bir saldıran, Önal’a 6-7 el ateş etti.
Bozkurt, şahit olduğu cinayeti bana 13 Mayıs şöyle anlatmıştı:
‘Arkadan birinin geldiğini gördüm. Kafasını çevirir çevirmez, Cemil’e doğru koşmaya başladı. Fark ettiğimde hareketlenmişti. Göbek tarafına silahı koymuş. Çıkardı. ‘Yapma!’ diye bağırdım. Ayağa kalktım. Silahla kafasına önce ateş etti. Onu gördüm, sonra eğilerek kaçmaya çalıştım. Tak tak tak diye 6-7 defa saydırdı.’
Tetikçi ve bir suç ortağı tespit edildi. Ne var ki bugüne kadar yakalanamadılar. Bozkurt, bana Önal ve eşinin CIA ile görüştüğünü söylemişti. Önal’ın, elindeki kasetlerden söz ettiğini anlatarak, ‘İlgili yerlere verdim, bunlar benim güvencem’ dediğini kaydetmişti.
“‘CEMİL ÖNAL’I KİMİN ÖLDÜRDÜĞÜNÜ BİLİYORUM’ DEDI”
Önal’ın cenazesi 13 Mayıs’ta Diyarbakır’da defnedildi. Yakut ise bugünlerde cezaevindeydi. Yakut, yaklaşık üç hafta önce bir suikast girişiminden ötürü 80 kilometre uzaktaki Vught Cezaevi’ne kondu. Tek başınaydı. 61 gün tutuklu kaldı.
30 Haziran’da tahliye edildi. Yakın bir arkadaşı Yakut’u saat 12.30’da cezaevinin kapısında karşıladı. Arkadaşına ‘İçeride zor zamanlar geçirdim’ dedi. İstihbaratçılarla görüştüğünü anlattı. ‘Cemil Önal’ı kimin öldürdüğünü biliyorum’ dedi ancak isim vermedi. Çok tedirgindi. Suikast girişiminden korkuyordu.
Duisburg’a gittiler. ‘Hasret’ adlı Türk lokantasında yemek yediler. Yakut’un birkaç arkadaşı onlara katıldı. Yemekten sonra evine bıraktılar. Akşam 19 sularında koruması ve şoförü geldi. Bir Türk’e ait ‘Happy Garden’ adlı mekana doğru yola çıktılar. Bu mekanın bir bölümü restoran, bir bölümü ise saunaydı.
Yakut, ‘Birisiyle konuşmaya gideceğim’ dedi. Mekana 50 metre kala araçtan indi. Korumasıyla birlikte yürüdü. Onları mekanın önünde bir Türk karşıladı. Yakut, ‘İçerisi sağlam mı?’ diye sordu. Adam ‘Sağlam’ dedi. Yakut, korumasına ‘Bekleyin, bir iki saate geleceğim’ dedi. İçeri girdi. Saat 21.30 sularında korumasını aradı. ‘Arkadaşımla konuşacaklarımız var, bekleyin’ dedi. Fakat 01.00’e kadar ses çıkmadı. Koruması ve şoförü kapıya gittiğinde mekanın kapanmak üzere olduğunu gördü. Garson ‘Kimi arıyorsunuz?’ diye sordu. Onlar Yakut’u tarif edince ‘Bir saat önce öldü’ dedi.
Gerçekten de koruma ve şoför beklerken mekana ambulans gelmişti. Fakat ambulansın Yakut için geldiğini düşünmemişlerdi.”