Bugün Kıbrıs

CTP Milletvekili Ongun Talat, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Kıb-Tek’te 2024 yılında Elif LPG şirketine verilen sayaç ihalesinin Sayıştay raporuyla belgelenmiş usulsüzlüklerle dolu olduğunu açıkladı. “Adrese teslim bir ihaleyle kamu kaynakları peşkeş çekildi” diyen Talat, Merkez İhale Komisyonu ve Kıb-Tek Yönetim Kurulu’nun usule aykırı işlemlerle sorumluluk taşıdığını söyledi.

“DÜNYAYLA BULUŞMA VİZYONU SİZİ RAHATSIZ EDİYOR, ÇÜNKÜ SİZ KÜÇÜK HESAPLARIN PEŞİNDESİNİZ”
CTP Milletvekili Ongun Talat, konuşmasının başında CTP’li vekil Doğuş Derya’nın önceki konuşmasına yapılan tepkileri eleştirdi. Derya’nın Meclis’te yaptığı konuşmayı “samimi, vizyoner ve çocuklarımızın geleceği adına kalpten gelen” bir konuşma olarak tanımlayan Talat, bu konuşmaya karşı duyulan öfkeyi anlamsız bulduğunu söyledi.

“Doğuş Hanım, Sadık Bey’in gözlerinin içine bakarak çocuklarımızın geleceği için, dünya ile buluşma vizyonunu ifade etti. Buna neden bu kadar öfkelendiniz, anlamak mümkün değil” diyen Talat, iktidar sıralarını şu sözlerle hedef aldı:

“Ama bu vizyon size çok yabancı. Ne siyaset algınıza, ne de bugüne kadar sergilediğiniz icraat pratiğine uyuyor. Çünkü sizin tek kaygınız bu düzende hiçbir şeyin değişmemesi. Siz, kamu kaynaklarıyla oynanan büyük oyunların, açık atama düzeninin, ihale peşkeşlerinin devam etmesini istiyorsunuz.”

Talat, ülkedeki siyasi yozlaşmayı daha da net tanımlayarak, şunları söyledi:

“Kafanıza göre bir yerlere ihaleler vermek, yandaşlarınızı beslemek, uluslararası hukuk dışında kalmanın sağladığı boşluklardan yararlanarak kamu kaynaklarını istediğiniz gibi dağıtmak istiyorsunuz. Vizyonunuz, ihaleleri kime veririz, kimden oy alırızdan ibaret. Oysa biz dünyaya entegre olmuş, Kıbrıslı Türklerin adanın tümünde özne olduğu bir gelecek hayal ediyoruz. Ve biliyoruz ki bu sizi rahatsız ediyor. Çünkü siz sadece küçük hesapların peşindesiniz.”

BELGELER YOK EDİLDİ, UYARILAR GÖRMEZDEN GELİNDİ
Konuşmasının devamında Talat, 22 Mayıs 2024’te kapanan sayaç ihalesinin 3 Temmuz’da Elif LPG’ye verildiğini, ancak ilk bilirkişi raporunun ortadan kaybedildiğini ve bu raporda ihale şartnamesi ile teknik şartlar arasında çelişkiler olduğunun, evrakların eksik ve geç sunulduğunun belirtildiğini aktardı.

“Kaybedilen ilk rapor, usulsüzlükleri ifşa ediyordu. Bu yüzden dosyadan çıkarıldı. Yerine istenen ikinci rapor, varlığını reddettikleri ilk rapora açıkça atıf yapıyor. Yani Yönetim Kurulu Sayıştay’a yalan söyledi. Sayıştay bunu tespit etti” diyen Talat, ihale sürecinin başından itibaren tüm işlemlerin yasalara aykırı biçimde yürütüldüğünü vurguladı.

“UYGUN BELGE YOK, AKREDİTASYON YOK, SÜRELER HATALI”
Talat, sayaçların uygunluğunu gösteren belgelerin ihale süresi dolduktan sonra sunulduğunu, TSE’nin verdiği belgenin hukuken geçersiz olduğunu ve bağımsızlık kriterinin de sağlanmadığını söyledi. “Üretici firma kendi sayaçlarını denetliyor. Böyle bir belge geçersizdir” dedi.

Sayıştay’ın 35 iş günü olması gereken ihale süresinin yalnızca 22 gün verildiğini, keşif bedellerinin hesaplanmadığını, belgelerin sözlü istendiğini tespit ettiğini aktaran Talat, “Sayıştay Hukuk Dairesi devreye girdi. Artık bu düzenin kişisel düzeltmelerle temizlenemeyeceği ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.