Bugün Kıbrıs

CTP Milletvekili Devrim Barçın’ın Meclis gündemine taşıdığı kamu arazilerinin devriyle ilgili eleştirilere yanıt, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’ndan geldi. Meclis kürsüsüne çıkan Çavuşoğlu, geçmişte İçişleri Bakanı olarak yaptığı uygulamalardan örnek vererek, kamu yararı amacıyla yapılan devirlerin hukuki çerçevede gerçekleştiğini söyledi.

Çavuşoğlu, “Kamu yararıyla devredilen arazilerin kişilere rezerv edilmesi, kişisel çıkar için kullanılması halinde dava açılır ve bu davalar da kazanılır. Bu nedenle spekülatif yaklaşımlar yerine somut takip yapılmalıdır” dedi. Eğitim Bakanı ayrıca, devredilen arazilerin kamu yararı dışında kullanımına dair şüphe oluşursa, bu şüphenin izlenmesinin ve kamuoyuyla paylaşılmasının siyaset açısından doğru olduğunu da kabul etti: “Şayet önerge sahibi veya devlet emlak art niyetli bir adım atmayı planlıyorsa, bu mecliste yapılan takip ve denetim sayesinde artık bunu yapmaları mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

“ŞAMPİYON MELEKLER OKULU İÇİN UZLAŞI ARAYIŞI”
Barçın’ın ismini andığı Mağusa İlçe Başkanı’nın da içinde bulunduğu taşınmazla ilgili iddialara da açıklık getiren Çavuşoğlu, “Mağusa Belediyesi’nin Şampiyon Melekler için tahsis ettiği alanda yıllardır sözleşmesiz şekilde faaliyet gösteren bazı işletmeler vardı. Bu alanı boşaltmak için mahkemeye başvurduk ve tahliye kararı alındı” dedi. Tahliyenin hızlanması ve kişilerin mağdur edilmemesi için alternatif sanayi arazisi önerdiklerini de aktaran Çavuşoğlu, bu sürecin “yandaşlara arazi verilmesi” olarak sunulmasının yanlış olduğunu savundu.

“Bu kişiler devletten arazi talebinde bulunmamıştı. Biz, okulun inşaatını geciktirmemek için insanları yok etmek yerine alternatif çözüm aradık. Bu mesele, hassasiyetle yürütülen bir sürecin parçasıdır” dedi.

Çavuşoğlu, konuşmasının sonunda, “Muhataplar burada değil ama ben açıklama yapma sorumluluğu hissettim. Herkesin yaptığı işin arkasında durması ve doğru şekilde izah etmesi gerekir” ifadelerini kullandı.

DEVRİM BARÇIN: “KAMU YARARI YOK, YASA DIŞI BİR İŞLEM VAR”
Nazım Çavuşoğlu’nun açıklamalarına yanıt vermek üzere ikinci kez söz alan CTP Milletvekili Devrim Barçın, “18 yılda sadece 6 arazi devri yapılmış ve hepsinin amacı açıkça yazılmış. Ama siz son bir yılda hiçbir gerekçe göstermeden 33 tane araziyi devrettiniz. Bu yasa dışıdır” dedi.

Devlet Emlak ve İçişleri Bakanlığı’nın bu devirlerde kamu yararı gerekçesini açıkça yazmak zorunda olduğunu belirten Barçın, “Sadece ‘kamu yararı’ denilerek Maliye’ye devredilen bir taşınmaz, 49 yıllığına bir şahsa kiralanamaz. Bu çok açık şekilde yasanın çiğnenmesidir” ifadelerini kullandı.

“GALERİ VE OFİS AÇILSIN DİYE DEVREDİLEMEZ”
Barçın, Mağusa İlçe Başkanı’na devredilen araziyle ilgili Eğitim Bakanı’nın yaptığı açıklamaları da eleştirdi. Barçın, söz konusu arazinin Mağusa Devlet Hastanesi’nin genişleme alanı olduğunu hatırlatarak, “Bu araziye 49 yıllık sözleşmeyle bir oto galeri yapılması için tahsis verdiniz. Bu nasıl kamu yararıdır?” diye sordu. “Eğer gerçekten amaç sadece o kişinin faaliyetini başka bir yere taşımaktıysa, devletin birçok alanı vardı. Bir daire kiralanabilir, sanayi bölgesinden arsa verilebilirdi. Ama siz kalktınız ve hastane alanını oto galeri yapılması için devrettiniz” dedi.

“BİR YILDA 33 DEVİR: BU YASALARA AYKIRIDIR”
Barçın, konuşmasında geçmiş hükümetlerin uygulamalarıyla bugünkü uygulamaları da karşılaştırdı: “18 yılda altı devir yapılmış, hepsi okul, hastane, park gibi kamu hizmetleri için. Ama siz bir yılda 33 araziyi kamu yararı belirtilmeden devrettiniz. Dursun Oğuz bu yüzden Meclis’e gelmiyor. Çünkü bu işlemler hukuka aykırıdır ve bunu biliyor” diye konuştu.

“İDDİALARA CEVAP VERMEYEN, ONLARI KABUL ETMİŞ SAYILIR”
Barçın, İçişleri Bakanı Dursun Oğuz’un Meclis’te bulunmasına rağmen kürsüye çıkıp açıklama yapmamasını da sert biçimde eleştirdi. “Beş dakika önce yoklamada vardı. Konunun ne olduğunu biliyordu. Ama kaçtı. Bu kadar açık ithamlara cevap veremeyen bir bakan, bu ithamları kabul etmiş sayılır” dedi.

Barçın konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bu kürsüde bugün, yasaya aykırı peşkeş düzeninin bütün detaylarını ortaya koydum. Ve buna karşılık hükümetten tek bir yalanlama gelmedi. Bu suskunluk, kabul anlamına gelir. Biz takip etmeye devam edeceğiz.”