Çeler: “AİHM kararında, uyarılar dikkate alınmazsa TMK ile ilgili aksi karar verme olasılığı açıkça vurgulandı”

TDP Genel Başkanı Zeki Çeler, AİHM’in TMK’ya dair kararının yalnızca ‘iç hukuk yolu’ tanımına indirgenemeyeceğini belirtti: “Tazminat gecikmeleri mülkiyet hakkı ihlali sayıldı, TMK’nın akıbeti 3 ay içinde atılacak adımlara bağlı.”

Bugün Kıbrıs

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Zeki Çeler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) dair verdiği son kararın, bazı kesimlerce “TMK’nın halen geçerli iç hukuk yolu olduğunun tescili” olarak yansıtıldığını ancak kararın çok daha derin ve ağır uyarılar içerdiğini söyledi.

AİHM’in özellikle tazminat ödemelerinde yaşanan gecikmeleri ve KKTC makamlarının süreci hukuk dışı biçimde yavaşlatmasını “mülkiyet hakkının ihlali” olarak değerlendirdiğini kaydeden Çeler, şu uyarıda bulundu:

“TMK’nın halen tüketilmesi gereken bir iç hukuk yolu olduğu yorumu yanlış değildir fakat kararda belirtilen sorunların ivedilikle giderilmemesi halinde, AİHM’in aksi yönde bir karar vermesi kaçınılmaz hale gelebilir.”

“3 AYLIK SÜREÇ KRİTİK: TMK’YA İLİŞKİN ADIMLAR HIZLA ATILMALI”
Çeler, söz konusu kararın henüz kesinleşmediğini, itiraz için 3 aylık bir sürenin bulunduğunu hatırlatarak, “Bu 3 ay içerisinde TMK’yla ilgili gerekli yapısal düzenlemeler ve işleyişteki aksaklıkların giderilmesi hayati önemdedir” dedi.

Eğer davacı tarafın itirazı sonucunda dosya AİHM Büyük Daire’ye taşınırsa, “TMK’nın artık geçerli iç hukuk yolu olmadığı” yönünde bir karar çıkabileceği uyarısında bulunan Çeler, ilgili tüm kurumları süreci ciddiyetle ve sorumlulukla yönetmeye çağırdı.

“MARAŞ SÖYLEMLERİ TARİHİ HATA OLUR”
Zeki Çeler ayrıca, AİHM sürecinin bu kadar hassas olduğu bir dönemde, Kapalı Maraş’ın Türk idaresinde açılması yönündeki popülist söylemlerin yeniden dolaşıma sokulmasının büyük bir hata olacağını vurguladı.

“Birleşmiş Milletler kararlarına aykırı adımlardan ve söylemlerden hassasiyetle kaçınılmalıdır. Maraş’ın açılması ancak yasal hak sahiplerine ve BM idaresi altında mümkündür. 550 ve 789 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararları bu konuda açıktır. Bu kararlar yorum yoluyla esnetilemez, yok sayılamaz” diyen Çeler, iç kamuoyuna dönük hamlelerle dış hukuk alanında zarar verilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

“AİHM KARARI DİKKATLE OKUNMALI, GÜNÜBİRLİK POPÜLİZME FEDA EDİLMEMELİ”
Çeler, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “İlgili tüm kesimler, AİHM kararını ve süreci doğru anlamak için çok daha gayretli olmalıdır. Günübirlik çıkışlarla, popülizmle bir yere varılması mümkün değildir. Şu an atılacak her adım, yalnızca TMK’nın değil, Kıbrıslı Türklerin uluslararası hukuk içindeki meşruiyet zemininin geleceğini doğrudan etkilemektedir.”

DAUSEN

Girne Belediyesi

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi

array(4) { ["reklam_linki"]=> string(31) "https://guvensigortakibris.com/" ["reklam_gorseli"]=> string(63) "https://bugunkibris.com/wp-content/uploads/2024/11/mavi-gif.gif" ["hangi_pragraflar_arasina_geldin"]=> string(1) "3" ["reklami_yayinla"]=> bool(true) }