Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Mağusa İlçe Başkanı Ece Balcı, 26 yaşındaki Ahsen Nur Kilitçioğlu’nun Mağusa Silver Beach’te ölü bulunmasının ardından açıklama yaptı. Balcı, olayın sıradan bir vaka değil, doğrudan bir toplumsal güvenlik ve adalet krizi olduğunu vurguladı.

“KAMU VİCDANI DERİNDEN YARALANDI”
Balcı, genç bir kadının yaşam hakkının karanlık ve meçhul bir şekilde elinden alındığını belirterek, yetkili makamların olay karşısındaki tutumunun kamu vicdanını derinden yaraladığını söyledi. “Aynı gün Lefkoşa’nın Gönyeli bölgesinde meydana gelen bir başka ölüm vakası ve özellikle Mağusa’da son dönemde art arda yaşanan benzer olaylar, ülkenin bir hukuk devleti gibi yönetilmediğini, güvensizlik ve cezasızlık ikliminin derinleştiğini açıkça göstermektedir” dedi.

“BU BİR KADER DEĞİL, KURUMSAL İHMALİN SONUCU”
Polis Genel Müdürlüğü ve diğer sorumlu kurumların kamuoyuna karşı sorumluluğunun sessiz kalmak ya da belirsiz açıklamalar yapmak olmadığını belirten Balcı, “Yaşananlar münferit olaylar gibi sunulamaz, bu bir kader değil, kurumsal ihmalin, önleyici mekanizmaların çöküşünün ve siyasi irade eksikliğinin doğrudan sonucudur” ifadelerini kullandı.

“YETKİLİ MAKAMLAR DERHAL GÖREVE”
Balcı, bu bağlamda Polis Genel Müdürlüğü başta olmak üzere tüm yetkili makamları; Ahsen Nur Kilitçioğlu’nun ölümü başta olmak üzere tüm şüpheli vakalarla ilgili etkin, tarafsız ve derinlemesine bir soruşturma yürütülmesi, soruşturma sürecinde kamuoyunun oyalanmadan ve çelişkisiz bir şekilde bilgilendirilmesi, kadınlara ve gençlere yönelik şiddetin önlenmesi için laf değil somut önlemler alınması, cezasızlık kültürüne son verilmesi ve güvenlik güçlerinin asli görevini yerine getirmesi için idari denetimlerin artırılması, toplumun “bir sonraki kurban kim olacak” korkusuyla yaşamasına neden olan bu karanlık tabloya karşı ise acil bir toplumsal güvenlik seferberliği başlatılması yönünde göreve çağırdı.

“SESSİZ KALMAYACAĞIZ”
Ece Balcı, “Bu ülke sahipsiz değildir. Hiçbir yaşam, ihmale, korkuya ve duyarsızlığa kurban edilemez. Adalet, sadece mahkeme salonlarında değil; sokakta, evde, işte, okulda, her yerde herkes için eşit şekilde sağlanmalıdır” diyerek, sessiz kalmayacaklarını vurguladı.

Son olarak, “İzlemeyecek, hesap soracağız. Toplumun vicdanı adına bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz” ifadelerini kullandı.