Hasipoğlu: “Tutuklu yargılama Meclis çalışmalarını aksatır”
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, dokunulmazlığın kaldırılmasına karşı çıktı: “Ağır cezada yargılanırsa tutuklu olur, Meclis çalışmalarına katılamaz” diyerek erteleme talebini savundu.
Hasipoğlu: “Tutuklu yargılama Meclis çalışmalarını aksatır”
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, dokunulmazlığın kaldırılmasına karşı çıktı: “Ağır cezada yargılanırsa tutuklu olur, Meclis çalışmalarına katılamaz” diyerek erteleme talebini savundu.
Bugün Kıbrıs
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili tartışmalar devam ederken, UBP Genel Sekreteri ve Komite Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, kürsüde yaptığı konuşmada komite çalışmalarını savundu, gelen dosyada ağır ceza yargılaması için somut dayanak bulunmadığını ileri sürdü.
KOMİTE “İSNAT CİDDİ Mİ?” SORUSUNA BAKTI
Hasipoğlu, komitenin dört toplantı yaptığını ve YODAK’tan iki akademisyen ile Başsavcılık yetkililerinin dinlendiğini belirtti. Çalışmaların gizlilik kararı altında yürütüldüğünü vurgulayan Hasipoğlu:
“İsnadın ciddiliği ve siyasal amaç içerip içermediği yönünde değerlendirme yaptık. Komite olarak yargının işine karışmadık, iş tüzüğünün bize verdiği yetki çerçevesinde hareket ettik” dedi.
“DOSYADA HİÇBİR SOMUT SUÇ TANIMI YOK”
Yeşilırmak’a yöneltilen suçlamaların içeriğine dair ellerinde yeterli bilgi ve belge olmadığını savunan Hasipoğlu:
“Bu diploma sahtekârlığı meselesinde Emrah Bey’in hangi eyleminin, hangi suçu oluşturduğu net değildir. Ne bir tanık ifadesi var, ne bir belge. Sahte beyanda bulunduğuna, dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğine dair tek bir emare dosyada yer almıyor” ifadelerini kullandı.
“AĞIR CEZA DEMEK, TUTUKLU YARGILAMA DEMEK”
Hasipoğlu, ağır ceza mahkemesinin devreye girmesinin Emrah Yeşilırmak’ın tutuklu yargılanmasına neden olacağını belirterek:
“Ağır cezada yargı başlarsa kişi sanık sıfatıyla tutukludur. Bu, Meclis faaliyetlerini sekteye uğratır. Biz dokunulmazlığın kaldırılmasını değil, yalnızca ertelenmesini öneriyoruz” dedi.
“YODAK DAHA DERİN İNCELEME YAPMALI”
Üniversitenin muafiyet ve intibak işlemleriyle ilgili yönetmeliklerine atıf yapan Hasipoğlu, bu süreçte öğrencinin değil, üniversitenin yükümlülüğü olduğunu savundu:
“Emrah Bey’in getirdiği diploma usulsüz değil. Üniversite ‘ders alman gerekmiyor’ dedi ve diplomayı verdi. Bu kararı veren akademik kurul. YODAK devreye girsin, bu süreç akademik yönden araştırılsın” çağrısı yaptı.
“KUDRET ÖZERSAY BİZİ TEHDİT ETTİ”
Konuşmasının sonunda, HP Genel Başkanı Kudret Özersay’ı billboard mesajlarıyla komite üyelerini tehdit etmekle suçlayan Hasipoğlu:
“Komitedeyken Özersay’dan video geldi: ‘Aksi karar verirseniz sizi billboardlara basacağım’ dedi. Bu bir baskıdır. Komitede siyasi kararla değil, hukuki değerlendirmeyle çalıştık” diye konuştu.
TALAT’TAN TEPKİ: “SAVCI KUDRET ÖZERSAY MI?”
Konuşma sonrası söz alan CTP Milletvekili Ongun Talat, Hasipoğlu’na şu soruyu yöneltti:
“Dokunulmazlığın kaldırılmasını isteyen savcı Kudret Özersay mı? Eğer değilse, neden bu dosyayı onunla özdeşleştiriyorsunuz?”
Hasipoğlu bu soruya net bir yanıt vermekten kaçınarak:
“Savcılık görüşü Allah’ın kelamı değildir. Saygı duyarız ama doğru kabul etmek zorunda değiliz. Zaten kaldırmıyoruz, sadece ertelenmesini istiyoruz” dedi.