Tatar’dan Türkiye basınına: “CTP lideri Tufan Erhürman KKTC’ye karşı ihanet içinde“
Sabah Gazetesine konuşan Ersin Tatar, muhalefet lideri Tufan Erhürman’ı ve destekçilerini “ihanetle” suçladı; Türkiye’nin yaptığı yatırımlara karşı durmakla itham etti.
Tatar’dan Türkiye basınına: “CTP lideri Tufan Erhürman KKTC’ye karşı ihanet içinde“
Sabah Gazetesine konuşan Ersin Tatar, muhalefet lideri Tufan Erhürman’ı ve destekçilerini “ihanetle” suçladı; Türkiye’nin yaptığı yatırımlara karşı durmakla itham etti.
Bugün Kıbrıs
Kıbrıs’ın kuzeyinde yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi tansiyon yükseliyor. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok’a yaptığı açıklamalar ise tartışmaların fitilini ateşledi. Tatar, muhalefet lideri Tufan Erhürman’ı ve destekçilerini “ihanetle” suçladı; Türkiye’nin yaptığı yatırımlara karşı durmakla itham etti.
Tatar’ın sert ifadeleri, seçim atmosferinde yapıcı bir dil yerine kutuplaştırıcı bir üslubun tercih edildiğini gösteriyor. Altınok’un aktardığına göre, Tatar, muhalefeti yalnızca farklı bir politik çizgi izlemekle değil, adeta KKTC’ye zarar vermekle suçladı:
“CTP Lideri Tufan Erhürman, GKRY’deki komünist AKEL partisinin ‘Adada iki devlet olamaz’ tezini savunuyor ve muhalefet KKTC’ye karşı ihanet içinde. Türkiye’nin dev yatırımlarına bile karşılar.”
Tatar, örnek olarak Türkiye’den KKTC’ye su taşıyan projeyi, yeni havalimanı inşaatını ve henüz tamamlanmamış olan Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento Külliyesi’ni gösterdi. Bu yatırımlara muhalefetin karşı çıkmasının “ihanet” olarak yorumlanması, demokratik siyaset kültürü açısından sorgulanması gereken bir yaklaşım.
Tatar’ın şu sözleri ise dikkat çekici:
“Yeni Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento Külliyesi’ni bile istemiyorlar, ama şimdiden Meclis’te kimin hangi odayı kapacağının kavgasına tutuştular.”
Bu çıkış, sadece muhalefeti değil, Meclis’teki tüm siyasi aktörleri küçümseyici bir dille hedef alıyor.
Muhalefeti karalamaya yönelik bu söylem, özellikle seçimlere aylar kala, adada siyasi ortamı daha da geriyor. Tatar’ın, “CTP AKEL’le aynı çizgide” imasında bulunması ise, Kıbrıs sorununun çözümüne dair farklı fikirleri dile getirmenin bile artık “ihanet”le eş tutulduğunu gösteriyor.
Seçime giden yolda Ersin Tatar’ın dili, uzlaşının değil çatışmanın sinyalini veriyor. Özellikle Türkiye’den gelen yatırımlara dair farklı görüşleri “ihanet” olarak yaftalamak, KKTC siyasetini daha da keskin çizgilere ayırabilir.