Erdoğan: “Ülkemize büyük bir pusu kurdular, irfanımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız”
Türkiye'nin nüfus açısından "tehdit ve tehlike altında" olduğunu söyleyen AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletin kaynaklarını sapkın akımlara peşkeş çekmekten utanmıyorlar" dedi.
Erdoğan: “Ülkemize büyük bir pusu kurdular, irfanımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız”
Türkiye'nin nüfus açısından "tehdit ve tehlike altında" olduğunu söyleyen AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletin kaynaklarını sapkın akımlara peşkeş çekmekten utanmıyorlar" dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhalefetin milletin kaynaklarını “sapkın akımlara” peşkeş çektiğini iddia etti, “kadın düşmanı zihniyetin AKP iktidarıyla tarihe karıştığını” savundu.
Türkiye’nin nüfus açısından “tehdit ve tehlike altında” olduğunu söyleyen Erdoğan, “Ailenin, aile kurmanın, çocuk sahibi olmanın örselendiği bir dönemin içindeyiz. Mesele sadece muhalefetin ihanetiyle sınırlı değil, Neoliberal kültürün özendirdiği hayat tarzının olumsuz etkileriyle de karşı karşıyayız” dedi.
BATI’NIN AHLAKİ ÜSTÜNLÜĞÜ YOK OLMUŞTUR
Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği’nin (KADEM) 5. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu.
“Fıtraten kadın ve erkekten oluşan insanı ayrıştırarak birbirine rakip ve düşman yapma, birbiriyle çatıştırma zihniyeti bizim medeniyetimize ait değildir, Batı’ya aittir” diyen Erdoğan, “Batı değerleri” olarak nitelendirdiği kavramların “boş olduğunu” söyledi.
Erdoğan, “Batı’nın zaten iyice zayıflamış olan ahlaki üstünlüğü yok olmuştur. Demokrasi kavramının Batı’nın boyunduruğundan kurtarılarak insanlığa kazandırılması şarttır” diye konuştu.
Erdoğan, “Bizim medeniyetimizde erkekle kadın arasında ne bir rekabet ne de üstünlük yarışı söz konusu değildir. Üstünlüğün asla cinsiyette, ırkta değil ilimde takvada merhamette aranmasını emreder. Sorunlarımızı hiçbir zaman halının altına süpürmedik. Kimi zaman töre denilerek meşrulaştırılmak istenen hatalı uygulamalar yerine insani olanı ikame etmeye çalıştık” ifadelerini kullandı.
“Bu mücadelede çoğu zaman rüzgara karşı yürüdük. 1960’lı yıllardan itibaren siyasi, sosyal ve ekonomik politikalar işimizi zorlaştırmıştır. Kadınlarla ilgili sorunlarımızı farklı bir mecraya taşımıştır” diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Televizyon, radyo, gazete, dergi gibi medya araçlarının sosyal medya platformlarının yıkıcı etkileri karşısında direnebilmek meşakkatliydi. Aynı zorlukları iliklerimize kadar hissediyoruz. Sosyal medyanın kaotik atmosferi çabalarımızı güçleştiriyor. Kendi insanımızın inancıyla, siyasi algısıyla, sosyal çevresiyle bambaşka dünyalara kapılıp gitmenin önünü alamamanın acısını yaşıyoruz. Çocuklarımızın zihinleri ve gönülleri kontrolü tamamen bizim dışımızda olan sanal dünyanın tesiri altındadır. Batılı devletler dahil herkes, insanın ortaya çıkardığı Frankenstein ile mücadele içindedir.”
ÜLKEMİZE BÜYÜK BİR PUSU KURDULAR
Nüfus istatistikleri hakkında değerlendirmelere bulunan Erdoğan, Türkiye’nin nüfus açısından “tehdit ve tehlike altında” olduğunu savundu.
Erdoğan, şunları söyledi:
“Demografik yapımızdaki dramatik değişimi bundan ayrı göremeyiz. Birileri tehditlere karşı gözlerini kapatmış durumda. En iyimser projeksiyonlar bile Türkiye nüfusunun azalışa döneceğine işaret ediyor. İçinde bulunduğumuz asrın sonunda nüfusumuzun 10 milyon gerilemesi bekleniyor. Ülkemizi ve milletimizi nüfus konusunda endişe verici gelecek bekliyor. Biz içi boş kavramlar uğruna kavga ederken, milli bünyemizi böyle zayıflattılar. Ülkemize büyük bir pusu kurdular. Yanlış eğitim politikasıyla, yanlış nüfus politikasıyla milletimize güç ve zaman kaybettirdiler. Aynı ihaneti muhalefet eliyle devam ettirmeye çalışıyorlar.”
Muhalefeti hedef alan Erdoğan, “Milletin kaynaklarını sapkın akımlara peşkeş çekmekten utanmıyorlar. LGBT paçavralarıyla donattıkları belediyelerdeki yolsuzlukları ibretle takip ediyoruz” dedi.
“Toplumun temeli olan aile kurumu ülkemizde de tehdit ve tehlike altında. Ailenin, aile kurmanın, çocuk sahibi olmanın örselendiği bir dönemin içindeyiz. Mesele sadece muhalefetin ihanetiyle sınırlı değil, Neoliberal kültürün özendirdiği hayat tarzının olumsuz etkileriyle de karşı karşıyayız. Kendi nüfusumuzu kendi insanımızla artırmak için bir dizi önlem aldık ve uygulamaya başladık. Meselenin inanç, kültür ve medeniyet tasavvuru olduğunu unutmamalıyız. Zihinleri değiştirmeden, yanlış algıları yıkmadan hedeflediğimiz noktaya varamayız. Yitik kaybedildiği yerde aranır. Biz irfanımızı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız.”
“6284 Sayılı Kanunun tavizsiz uygulanmasına verdiğimiz önemi bugün bir kere daha ifade ediyorum” diyen Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi’ne atıfla “Sözleşme değil, kanun yaşatır. Bu anlayışla bu konudaki dirayetli tutumumuzu devam ettireceğiz” dedi.
Erdoğan, “Kadınların başörtülerinden, inançlarından, düşüncelerinden dolayı ayrımcılığa uğradığı karanlık günler geride kaldı” dedi ve sözlerini şöyle noktaladı:
“Kadınlar sizin kibir kokan düzeninizi yerle bir etti. Yıllarca titizlikle inşa ettiğiniz cam tavanlar paramparça oldu. Kadınların başörtüsüne, kılık kıyafetine, inancına saygı duymayı öğreneceksiniz. Kamunun ve özel sektörün tepe noktalarında daha fazla kadın görmeye alışacaksınız. Kadınların hayatın her alanında özgürce yer aldığı, inançlarını özgürce yaşadığı yeni Türkiye’ye eninde sonunda uyum sağlayacaksınız. Kadın düşmanı zihniyet AK Parti iktidarıyla artık tarihe karışmıştır.”