78 kişinin can verdiği yangın faciasının bilirkişi raporu: ”Müşterileri uyandırmak yerine otopraktaki araçları kurtarmaya çalışmışlar”
Bolu Kartalkaya’da 78 kişinin can verdiği 51 kişinin de yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı.
78 kişinin can verdiği yangın faciasının bilirkişi raporu: ”Müşterileri uyandırmak yerine otopraktaki araçları kurtarmaya çalışmışlar”
Bolu Kartalkaya’da 78 kişinin can verdiği 51 kişinin de yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı.
Raporda alınmayan önlemler, ihmaller zincirleri tek tek sıralanırken otel görevlilerinin müşterileri uyandırmak yerine otoparktaki araçları kurtarmaya çalıştı. Otopark kapısının açılması sonucu içeri giren oksijen sebebiyle yangının daha fazla yayıldığı belirtilirken raporda bu anlar kamera kayıtlarıyla da gösterildi.
Bolu kent merkezine 38 kilometre mesafedeki 2 bin 200 rakımlı Köroğlu Dağları’nın zirvesindeki 5 otelden 1’i olan Grand Kartal Otel’de 21 Ocak’ta yaşanan yangın faciasında 78 kişi hayatını kaybetmiş, 51 kişi de yaralanmıştı.
OTOPARK KAPISININ AÇILMASI YANGININ SÖNDÜRÜLMESİNİN ÖNÜNE GEÇTİ İDDİASI
Oksijen’de yer alan habere göre, oteldeki görevlilerin yangını haber aldıktan sonra otoparka koşarak arabaları kurtarmaya çalıştığı tespit edildi.
Raporda 12 dakika boyunca kimsenin uyandırılmadığı, bu süre zarfında herkesin otelden çıkmasının mümkün olabileceği vurgulandı. Raporda ayrıca zorla açılan otopark kapısının yangının söndürülmesinin önüne geçtiği bildirildi.
Yine kamera görüntülerine göre, “temel yangın eğitimi almamış” resepsiyon görevlisi lobi katına dolan dumanı tahliye etmek için ana giriş kapısının önüne koltuk çekerek kapıları açık tutuyor ve dışarı çıkıyor. Raporda “lobi ve otopark katındaki kapıların personel tarafından açık halde bırakılması nedeniyle yangın alanına sürekli olarak oksijen sağlandığı ve bu şekilde yangının sönümlenme olanağının ortadan kalktığı, sürekli oksijen alan ortamda açığa çıkan yüksek karbonmonoksit seviyesinin de açılan kapılarla oluşan hava akımı sebebiyle baca görevi gören merdiven boşluklarından binanın üst katlarına hızla yayıldığı” belirtiliyor.
DUMANLARIN TAHLİYE OLABİLECEĞİ YER YOKTU
Ayrıca geçmiş yıllarda binanın 11 ve 12. katlarında yapılan hatalı tadilatlar nedeniyle 10. kattan sonra merdiven boşluğu bulunmadığı için zehirli duman ve gazların tahliye olabileceği bir hava çıkışı bulunmadığı ve bütün bu zehirli gazlar ve öldürücü sıcaklık düzeyindeki havanın, kat koridorlarına büyük bir hızla dolduğu ve insanların zehirlenmesine ve ölümüne yol açtığı da raporda yer alan tespitlerden. Bu da otel yöneticilerinin yangından önceki ihmalleri ile yangın esnasında personelin hatalarının birleşerek felaketi getirdiği anlamına geliyor.
”10 DAKİKADA HERKESİN ÇIKMASI MÜMKÜNDÜ”
Bununla birlikte rapordan, resepsiyon görevlisinin yangını haber almasından sonra “altın zaman” olarak nitelendirilen 10 dakikayı ne kadar kötü kullandığı da anlaşılıyor. Raporda, minimum standartları sağlayan (yangın uyarı sistemi, ikaz düzeneği ve yangın merdivenleri) bir otelden bile bu kadar sürede herkesin çıkmasının mümkün olduğu belirtiliyor. Ayrıca yangının saat 03.17’de çıktığı, otoparkın kapısının ise zor kullanılarak 03.29’da açıldığı ifade ediliyor.
Ancak aradan geçen 12 dakika içinde kimse uyandırılmadan otomobiller kurtarılmaya çalışıldı.
Bilirkişi raporunda yangından önceki diğer ihmaller şöyle anlatılıyor:
Sprinkler, yangın kapıları, alev kapanları, otomatik söndürme, duman ve sıcaklık algılayıcı vb. altyapı yetersiz veya hiç yoktu.
Raporda, LPG kaynaklı yangınların yüksek enerji, hızlı yayılma, toksik gaz üretimi ve patlama riski gibi özellikleriyle diğer yangın türlerine nazaran daha fazla zarara neden olduğuna, felaketin boyutunu büyüttüğüne ve can kaybını da maksimum düzeyde artırdığına vurgu yapılıyor. Av. Yıldız, “2025 senesinde beş yıldızlı bir otelin mutfağında LPG’nin kullanılması dahi bir tercih. Faillerde hiçbir sorumluluk bilinci yok” diyor.
Davlumbazda otomatik yangın söndürme sistemi yoktu.
Tavanda duman ve/veya sıcaklık sensörü yoktu.
Restoran alanında otomatik söndürme tesisatı (sprinkler) ile duman veya sıcaklık algılayıcı yoktu.
Show alanında görünür alanlarda yangın söndürme cihazı yoktu ve sadece iç tarafta sol kolon dibinde bir adet tüp mevcuttu.
İfadelere göre bazen elektrikli cihazlar açık unutuluyordu.
Personele yangın ve acil durum eğitimi verilmedi, acil durumda hatalı ve yetkin olmayan ekipler kuruldu, bu ekip arasında riskin en yüksek olduğu gece saatlerinde çalışan personele yer verilmedi, yangın anında uyarı sistemini aktifleştirme sorumluluğu bulunan personel yangın eğitimi dahi almamıştı.
OTEL YÖNETİCİLERİ ASLİ KUSURLU
Raporda, sayılan eksikliklerin, olayın sonuçlarının büyümesi ve ölü sayısının artması ile doğrudan ilişkili olduğu ve illiyet bağının kurulduğu belirtilerek otel yöneticilerinin asli derecede kusurlu olduğu değerlendirmesi yapılıyor:
“Otelin uzun yıllardır aynı şekilde mimari, mekanik ve inşai yapısını koruduğu, var olan ve süregelen bu özelliklerin her durumda mevzuatta belirtilen asgari teknik güvenlik sınırlarını sağlamadığı, bu mimari, mekanik ve inşai eksiklik ve yoklukların olayın başlaması ile doğrudan ilişkisi olmasa bile yangının hızla yayılması ve üst katlara ulaştıktan sonra insanların kaçamamasının birincil sebebi olduğu, bu yüzden olayın sonuçlarının büyümesi ve ölü sayısının artması ile doğrudan ilişkili olduğu, bu sebeple bu riskleri doğru şekilde öngöremeyen, İSG uzmanı çalıştırmayan, kim tarafından hazırlandığı belli olmayan risk değerlendirmesini doğru ve olması gerektiği şekilde hazırlatmayan otel yöneticileri ve yönetiminin asli derecede kusurlu olduğu…”
13 NİSAN’DA OTEL ÖNÜNDE ANMA TÖRENİ YAPILACAK
Faciada yakınlarını kaybedenler ve gönüllüler “Başka Canımız Yok” isimli bir platform oluşturdu.
Platformun kurucularından Buket Dalgıç, “Platform olarak 13 Nisan saat 12.00’de otelin önünde bir anma töreni düzenliyoruz. Ailelere destek olmak isteyen herkesi de bu törene bekliyoruz” dedi.