Bugün Kıbrıs

Kıbrıs’ın kuzeyinde son haftalarda yaşanan gösteri ve polis müdahaleleri, ifade özgürlüğü ve eşitlik ilkesi açısından ciddi soru işaretleri doğuruyor. Sol Hareket Gençlik Komitesi, özellikle üniversitelerdeki adli uygulamalarla birlikte, yabancı uyruklulara yönelik gösteri sınırlamalarının altını çizerek, mevcut düzenlemelerin insan haklarıyla bağdaşmadığını vurguladı.

“ANAYASAL HAKLAR EŞİTSİZ UYGULANIYOR”
Sol Hareket Gençlik Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kıbrıs’ın güneyinde geçmişte yaşanan “insan haklarına aykırı baskıcı eylemlerin” şimdi Kıbrıs’ın kuzeyinde de eşit olmayan şekilde uygulandığı belirtildi. Özellikle CHP’nin yürüyüşünün hiçbir engelle karşılaşmaması örnek gösterilerek, şu değerlendirme yapıldı:

“Yabancı siyasi örgütlerden CHP’nin yürüyüşü herhangi bir kısıtlama ve zorluğa maruz kalmazken, DAÜ ve LAÜ gibi üniversitelerde son zamanlarda yaşanan adli uygulamalar idarenin eşitlik ilkesine aykırı hareket ettiği konusunda hepimizi tedirgin etmektedir.”

“İFADE VE TOPLANTI ÖZGÜRLÜĞÜ GERİDE BIRAKILAMIYOR”
Komite, Anayasa’nın 32. maddesi uyarınca vatandaşların izin almadan barışçıl toplantı ve yürüyüş düzenleme hakkı bulunduğunu; ancak yabancı uyrukluların Fasıl 32 gereği Kaymakamlık iznine tabi tutulduğunu hatırlattı. Bu durumun insan haklarının sosyal ve politik boyutlarını da ihlal ettiğini belirten açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Toplanma ve yürüyüş haklarının idare tarafından baskılanmasını asla kabul edemeyiz. İngiliz sömürü politikaları ve Osmanlıdan kalan zorla düzen yaratma algısının artık son bulması gerekir.”

“YABANCI SİYASİ OLUŞUMLARIN ROLÜNÜN GÖZARDI EDİLMEMESİ GEREKİYOR”
Komite, Kıbrıs’ın kuzeyine taşınan yabancı siyasi partilerin, hem sömürü ve zorlama politikalarının sürdürücüsü olduğunu hem de demokratik yapıyı zayıflattığını belirtti. “Burada yürütülen hiçbir politika meşru kabul edilemez” denilen açıklamada şu uyarıya yer verildi:

“Unutmamamız gereken asıl konu nüfus yapımızın değiştirilmesi ve yaşadığımız kültürel yozlaşmadır. Yaşadıklarımızın esas kaynağı da buraya taşınan nüfusun bireyleri değil bu işgal uygulamasının ta kendisidir.”

“DEMOKRASİ KOYUNLARIN OTLADIĞI BİR ÇAYIR DEĞİLDİR”
Sol Hareket Gençlik Komitesi, çağrısını faşizme karşı mücadele ve insan hakları savunusu temelinde yinelerken, mevcut yasa ve düzenlemelerin köklü biçimde değişmesi gerektiğini vurguladı:

“Demokrasi kadıkla yürütülebilecek bir yönetim biçimi olamaz. Eskide kalmış yasalar ve uygulamalar değişmedikçe sadece daha önceki yönetimlerdeki gibi sömürü bekçiliği yaparız. Faşizmin bu sinsi hatalarına geçit vermeden demokrasi ve insan hakları için mücadelemizi daima sürdüreceğiz.”

Açıklama dikkat çeken şu cümleyle noktalandı:

“Bu toprakların faşizmin çobanlığında bazı koyunların otlanabildiği bir çayırlıktan ibaret olmadığı bilinmelidir.”