CTP Kadın Örgütü ve POGO: Birleşik Kıbrıs ve eşitlik mücadelemiz devam ediyor
CTP Kadın Örgütü ve POGO Kadın Hareketi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptıkları ortak açıklamada, kadın mücadelesinin yalnızca eşitlik değil, aynı zamanda barış ve birleşik Kıbrıs için de sürdüğünü vurguladı. "Kadınların sosyal ve ekonomik yaşamda eşit haklara sahip olması için verdiğimiz mücadele, militarizme, savaşlara ve adanın bölünmüşlüğüne karşı verilen mücadeleyle iç içedir" denildi.
CTP Kadın Örgütü ve POGO: Birleşik Kıbrıs ve eşitlik mücadelemiz devam ediyor
CTP Kadın Örgütü ve POGO Kadın Hareketi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptıkları ortak açıklamada, kadın mücadelesinin yalnızca eşitlik değil, aynı zamanda barış ve birleşik Kıbrıs için de sürdüğünü vurguladı. "Kadınların sosyal ve ekonomik yaşamda eşit haklara sahip olması için verdiğimiz mücadele, militarizme, savaşlara ve adanın bölünmüşlüğüne karşı verilen mücadeleyle iç içedir" denildi.
Bugün Kıbrıs
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü ve POGO Kadın Hareketi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla ortak bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, kadınların eşitlik, barış ve özgürlük mücadelesinin evrensel bir sembolü olan 8 Mart’ın, Kıbrıs’ta da ortak bir mücadele günü olduğuna dikkat çekildi.
“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, tüm dünyada kadınların verdiği örgütlü özgürlük ve eşitlik mücadelesinin sembolüdür. Bu mücadele, kadınlara karşı ayrımcılığı körükleyen ve hepimizi eşitsiz koşullarda yaşamaya mahkûm etmek isteyenlere karşı verdiğimiz bir mücadeledir” denilen açıklamada, Kıbrıs’ın solcu ve ilerici kadınlarının mücadelesinin yalnızca adaya özgü olmadığı, uluslararası düzeyde de katliamcı savaşlara ve militarizme karşı sürdüğü ifade edildi.
“KADINLAR, SÖMÜRÜ VE EŞİTSİZLİĞE KARŞI AYAKTA”
CTP ve POGO, 1857’de ABD’de insanlık dışı çalışma koşullarına karşı greve çıkan ve yaşamını yitiren 129 kadın tekstil işçisinin anısını yaşatmanın önemine vurgu yaparak, “Bu öncü kadın işçilerin mücadelesi, bizlere her kadının ayrımcılık ve eşitsizlik olmadan, barış içinde yaşayıp çalışabileceği bir ortam yaratmak için verdiğimiz günlük mücadelede rehberlik etmektedir” ifadelerini kullandı.
KRİZLER VE NEOLİBERAL POLİTİKALAR KADINLARI VURUYOR
2008 ekonomik krizinden bu yana yükselen baskıcı rejimler, neoliberal politikalar ve sosyal devletin küçülmesiyle derinleşen ekonomik eşitsizliklerin özellikle kadınları ve kırılgan grupları hedef aldığına dikkat çekilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Yüksek yaşam maliyeti ve fırsatçılık, özellikle kırılgan grupların yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve kadınların sosyal dışlanması gibi olgular ise sürekli artıyor.”
Öte yandan, uluslararası aktörlerin ve yerel liderlerin savaşlara, mülteci krizlerine ve insan hakları ihlallerine sessiz kalması da eleştirildi. “Kadınlar ve çocuklar, savaşların ve krizlerin ilk kurbanları olmaktadır. Kıbrıslı kadınlar olarak, savaşlardan etkilenen kadınlarla dayanışma içinde olduğumuzu ve uluslararası hukukun tüm ihlallerini kınadığımızı bir kez daha ifade ediyoruz” denildi.
“BÖLÜNME BİR SEÇENEK DEĞİL”
Kıbrıs sorununa da değinilen açıklamada, adanın bölünmüşlüğünün bir seçenek olmadığı vurgulanarak, kısa süre içinde gerçekleşmesi beklenen genişletilmiş gayriresmî konferansta, müzakerelerin yeniden başlatılması için tüm çabaların gösterilmesi gerektiği ifade edildi.
Açıklamada, adada kapsamlı çözümün ancak, BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtilen şekilde, iki toplumlu, iki bölgeli ve siyasi eşitliğe dayalı bir federasyon temelinde mümkün olduğu belirtildi.
“Her iki tarafın da, 2017 Crans-Montana Konferansı’nın sonunda şekillenen müzakere kazanımlarını sorgulamaktan kaçınmalarını ve üzerinde uzlaşılan Guterres Çerçevesi’ni tam ve net bir şekilde benimsemelerini bekliyoruz” denilen açıklamada, iki toplumun haklarını güvence altına alan ve insan haklarını yeniden tesis eden kapsamlı bir çözüme ulaşmak için gerekli siyasi iradenin var olduğu vurgulandı.
“KADINLAR BARIŞ SÜRECİNDE SÖZ SAHİBİ OLMALI”
CTP ve POGO, Kıbrıs çözüm sürecinde kadınların oynayabileceği ve oynaması gereken role de dikkat çekti. Açıklamada, barış sürecinin her aşamasında kadınların yer alması gerektiği vurgulanarak, şu ifadeler kullanıldı:
“Barış sürecinin tüm aşamalarında ve karar alma mekanizmalarının her seviyesinde kadınların aktif katılımını talep ediyoruz. Ayrıca, müzakerelere toplumsal cinsiyet perspektifinin dahil edilmesini istiyoruz.”
MÜCADELE ÇAĞRISI: “DAYANIŞMAYI GÜÇLENDİRME ZAMANI”
CTP Kadın Örgütü ve POGO, 8 Mart’ın mirasını günlük mücadeleleriyle yaşattıklarını ve bu mücadelenin büyütülmesi gerektiğini vurgulayarak, tüm kadınlara çağrıda bulundu:
“Tüm kadınları, barışın hakim olması, kapsamlı bir çözüme ulaşılması, ülkemizin yeniden birleşmesi, sosyal adalet ve eşitlik için verdiğimiz mücadelemizi daha da güçlendirmeye davet ediyoruz.”
“Birleşik Kıbrıs ve eşitlik mücadelemiz dayanışma içinde devam ediyor!” sözleriyle sona eren açıklama, kadınların yalnızca kendi hakları için değil, adanın birleşmesi ve daha adil bir toplum için de mücadelesini sürdüreceğinin altını çizdi.