Dernekten yapılan yazılı açıklamada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile özel bir kurum arasında yürütülen otizm projesine dair değerlendirmelerde bulunuldu. Açıklamada, “Otizm spektrumundan etkilenen bireylere yönelik yatırım ve çalışmalara toplumda büyük bir ihtiyaç var. Ancak ‘Otizm Merkezi’ kapsamında, otizm spektrumundaki bireylerin eğitiminden sorumlu olan Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) rolüne dair herhangi bir bilgilendirme yapılmaması endişe vericidir.” denildi.

“GENİŞ KATILIMLI BİR KOMİTE OLUŞTURULMALI”
Açıklamada ayrıca, böylesi önemli bir projenin sadece bir veya iki sivil toplum örgütü temsilcisi ile değil, Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), otizm spektrumu konusunda uzmanlaşmış akademisyenler, psikologlar, psikiyatrlar, özel eğitimciler, dil terapistleri, duyu bütünleme ve ergoterapi uzmanları ile otizmli bireylerin ailelerinin de sürece dahil edilmesi gerektiği ifade edildi.

Açıklamada, “Bahsi geçen projede yalnızca bir özel kurum ile görüşülerek sürecin şekillendirilmesi, birçok önemli bilimsel ve pedagojik katkının göz ardı edilmesine yol açmaktadır. Bu tür projelerin planlanması ve hayata geçirilmesinde ilgili tüm paydaşlarla iş birliği yapılmaması, devlet kaynaklarının israfına ve otizm spektrumundan etkilenen bireylerin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak yatırımlara neden olacaktır.” ifadelerine yer verildi.

“BİLİMSEL VE KAPSAYICI BİR YAKLAŞIM ŞART”
Kıbrıs Otizm Derneği, bu tür projelerde daha kapsayıcı ve bilimsel temellere dayanan bir çalışma yürütülebilmesi için geniş katılımlı bir komite oluşturulması gerektiğini vurguladı. Açıklamada, “Otizm spektrumundaki bireylerin yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen her projeye katkı koymaya hazırız. Sürecin takipçisi olacağız.” denildi.

Dernek bünyesinde kurulan Gönüllü Öğretmen ve Uzman Ağı’nın 39 profesyonele ulaştığı belirtilerek, “Bu uzmanlar sürece katkı sağlamak adına harekete geçmeye hazırdır. Bu tür girişimlerin şeffaf, bilimsel temellere dayalı ve kapsayıcı bir yaklaşımla yürütülmesi elzemdir.” ifadeleri kullanıldı.