AKEL Milletvekili Yorgos Kukumas Meclis İçişleri Komisyonu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, “yabancı ülke vatandaşlarının toplu gayrimenkul satın alımı konusu AKEL’in inisiyatifiyle ve İçişleri Komitesi’ndeki tüm partilerin onayıyla Meclis Komitesi’nde ele alındı.

Toplumun tümünün tartıştığı ama siyaset dünyasının ve devletin büyük çoğunluğunun görmezden geldiği bu olgu öyle boyutlara ve hıza ulaştı ki, artık devlet tarafından haritalanması ve analiz edilmesi ama aynı zamanda bu olgunun yan etkileriyle nasıl başa çıkabileceğimize dair de tartışılması gerekiyor” dedi.

“Önce durumun haritalandırılması gerekiyor. Eldeki verilere göre, 2024 yılının ilk on ayında yapılan alım-satım belgelerinin yüzde 40’ı Kıbrıslı olmayanlara ait. Ancak boyutlar ve sayılar göründüğünden çok daha büyük çünkü Kıbrıs’ta kayıtlı yabancı ortaklı şirketler -Komite’de de ifade edildiği gibi- Kıbrıslı alıcı olarak kabul ediliyor” diye konuşan Kukumas tartışılması gereken ikinci konunun da bu olgunun yan etkileri olduğuna işaret ederek “faydalarının yanında yan etkileri de var.

Dolayısıyla bu tartışmanın yapılması gerekiyor çünkü kent merkezlerinde mülk edinmenin ortalama gelirli Kıbrıslılar için finansal olarak erişilemez hale geldiği ve gayrimenkullerin hızla zengin yabancı uyrukluların eline geçtiği açıkça görülüyor. Ayrıca yabancıların yoğun gayrimenkul alımının ülkemizdeki konut sorununu nasıl daha da keskinleştirdiği ama aynı zamanda kent merkezlerinin gelecekteki karakterini nasıl şekillendireceği konusu da söz konusu” diye ekledi.

Üçüncü konunun da “Altın Vize” programıyla ilgili olduğunu belirten AKEL Milletvekili Yorgos Kukumas “Altın pasaportlar” uygulamasının geride kaldığını ama gayrimenkul satın alımıyla “Altın Vize” verilmesi programının devam ettiğini ifade ederek, geçen yıl Sayıştay’ın hazırladığı bir raporda “Altın Vize” ile ilgili bir dizi usulsüzlüğün ve kontrol mekanizmalarının yetersizliğin kaydedildiğini ve bu programın kaldırılmasını talep edildiğini hatırlattı.

Yorgos Kukumas AKEL’in inisiyatifiyle bu konunun tartışmaya açıldığını belirterek, “Kıbrıs toplumunun büyük çoğunluğunun yararına olacak şekilde, her zaman yasal, dengeli ve makul çözümlere ulaşmak için, görüşleri dinleyerek neyin yapılması gerektiği ve yapılabileceği konusunda bir mutabakata varmak istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

AKEL Türkçe