Gazeteci Mehmet Vatan ve BRT Müdürü arasındaki kriz mahkemeye taşındı
Kıbrıs Postası Haber Müdür Yardımcısı Mehmet Vatan, BRTK Müdürü Meryem Özkurt ile yaşadığı gerilim dolu olayları kamuoyuna açıkladı.
Bugün Kıbrıs
Gazeteci Mehmet Vatan, X hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle Özkurt tarafından tehdit edildiğini iddia ederek, yaşananları detaylarıyla anlattı.
Mehmet Vatan, 4 Kasım 2024’te X hesabından yaptığı bir paylaşımda, Meryem Özkurt’un BRTK’de muhalefet vekillerine yer vermediğini öne süren şu tweeti attı: “Türkiye’de Samanyolu Haber kurucularından, tüm kariyerini FETÖ’ye borçlu olan, Kıbrıs’ta devlet televizyonu BRTK Müdürü Meryem Özkurt, KKTC Meclisindeki krizi ekranda sadece hükümet kanadından verilmesini istemiş olmalı ki hiçbir muhalif vekili yayına almadı”.
Bunun üzerine Vatan’ı arayan Özkurt, iddiaları kabul etmeyerek Vatan’dan paylaşımını kaldırmasını istedi. Ancak Vatan, bu görüşmeyi kayda aldı ve bunu da sosyal medya üzerinden duyurdu.
Bu gelişmelerin ardından Meryem Özkurt, izinsiz ses kaydı aldığı gerekçesiyle Vatan hakkında şikâyetçi oldu. Polis ifadesi alınan Vatan, suçlamaları kabul ederek, mahkemeye çıkarıldı ve teminatla serbest bırakıldı.
Vatan, gazetecilik mesleğinin zorluklarına dikkat çekerek, birçok meslektaşının benzer tehditlerle karşılaştığını belirtti. Özkurt ile kişisel bir husumeti olmadığını vurgulayan Vatan, dava sürecinin devam ettiğini ve görevine devam ettiğini ifade etti.
Açıklama şöyle:
“Değerli basın mensubu meslektaşlarım ve ilgili kamuoyuna açıklama;
Bayrak Radyo Televizyon Kurumu (BRTK) Müdürü Sayın Meryem Özkurt’a yönelik, meclis başkanlığı krizinin zirve yaptığı ve BRT’nin sansür uygulamalarının tartışıldığı ve bu nedenle de pek çok tepkileri topladığı Meclisin, muhalefet tarafından açıldığı 4 Kasım 2024 günü, X hesabımdan bir tweet attım.
Söz konusu tweette, “Türkiye’de Samanyolu Haber kurucularından, tüm kariyerini FETÖ’ye borçlu olan, Kıbrıs’ta devlet televizyonu BRTK Müdürü Meryem Özkurt, KKTC Meclisindeki krizi ekranda sadece hükümet kanadından verilmesini istemiş olmalı ki hiçbir muhalif vekili yayına almadı” şeklindeki paylaşımım üzerine beni telefonla aramış, Samanyolu TV Haber’in kurucusu olduğunu söz konusu görüşmemizde kabul etmiş, bunun yanında başka TV’lerin de kurucusu olduğunu söylemiş, meseleyi başka başka yerlere çekmeye çalışarak Tweeti kaldırmamı istemiş, aksi halde şikâyet edeceğini söylemiş, beni dinlemekten ziyade azarlamaya çalışmış ve dava edeceğini söyleyerek yüzüme telefonu kapatmıştır.
Bu telefon görüşmesinin ardından yine X hesabımdan “Meryem Hanım… Beni arayıp tweeti kaldırmamı yoksa dava edeceğim diyerek tehdit ettiniz. Telefon görüşmemizi kayda aldım. Tweeti kaldırmıyorum” şeklinde bir paylaşım daha yaptım.
Kendi beyanım ve X hesabımdan yaptığım ses kaydı “itirafım” üzerine Meryem Hanım, söz konusu telefon görüşmemizi izinsiz bir şekilde kayda aldığım için polise şikâyetçi olmuştur.
Polisin şikâyet üzerine ifademi almak üzere 8 Kasım’da çağırdığında telefonumu kendi rızamla teslim ettim.
Gerek tahkikat sürecinde gerekse de bugün mahkemede bunu inkâr etmemiş, aksine ses kaydı aldığımı zaten bizzat X hesabımdan yazdığım paylaşımla da o gün ifade ettiğimi belirttim.
Polis, hakkımda izinsiz ses kaydı aldığım için dava okumuş, mahkemeye çıkarmış ve teminatla serbest bırakmıştır.
Gazetecilik mesleği içinde, “Kamu görevini kötüye kullanmaktan” ceza alan ve hapis yatan Meryem Özkurt gibiler ne ise de –ki O da bir meslektaşımız addedilmektedir-; pek çok suçlu ya da kriminal kişiler bizleri çeşitli vesilelerle aramıştır, ima ya da dolaylı tehditler savurmuş ya da kimisi kamudaki gücünü sopa olarak göstermiştir.
Bunlar mesleğimizin maalesef bir cilvesi olarak görülmektedir.
Meryem Özkurt ile kişisel hiçbir husumetim yoktur. Yaptığım bazı hatırlatmalar kendisini kızdırmıştır zannederim.
Bu hatırlatmadan bir yere varamayan Meryem Özkurt’un, izinsiz ses kaydını alma konusunda şikâyeti üzerine açılan dava süreci devam etmektedir. Teminatla serbest olmam hasebiyle Kıbrıs Postası’ndaki görevimin başındayım.”