Bugün Kıbrıs

CTP milletvekili Ürün Solyalı, Din İşleri Dairesi’nin bütçe büyüklüğüne dikkat çekerek, bu durumun sorgulanması gerektiğini ifade etti. Solyalı, “Bu bütçe yaklaşık 571 milyon TL olarak öngörülmüş. Hukuk Dairesi, Sayıştay, Ombudsman, ve Kamu Hizmeti Komisyonu bütçelerinin toplamına eşit. Cumhuriyet Meclisi bütçesi kadar, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın iki katı bir bütçe” ifadelerini kullandı.

Bütçenin büyüklüğünün laiklik ilkesi çerçevesinde adil ve doğru bir şekilde kullanılmasının önemine dikkat çeken Solyalı, “Bu kadar büyük bir bütçenin, anayasanın öngördüğü şekilde tüm bireylere eşit hizmet götürmek için harcanması gerekiyor” dedi.

“AHMET ÜNSAL’IN AÇIKLAMALARINA KARŞI ADIM ATILMAMASI SESSİZ BİR ONAYDIR”
Solyalı, halen görevde bulunan Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın kadınlara yönelik tartışmalı açıklamalarını yeniden gündeme taşıdı. Gazetemiz Bugün Kıbrıs’ın ortaya çıkardığı olayla ilgili konuşan Solyalı, “Ahmet Ünsal’ın, kadınları ötekileştiren ve cinsel obje olarak tanımlayan açıklamaları Kıbrıslı Türklerin vicdanını yaraladı. Bu açıklamalar toplumsal cinsiyet eşitliğini zedelemiş ve hiçbir şekilde affedilmemiştir” dedi.

Solyalı, Başbakanlığı eleştirerek, Ünsal’ın halen görevde olmasını ve açıklamalarına ilişkin herhangi bir adım atılmamasını “sessiz bir onay” olarak değerlendirdi:

“Bu sessizlik, söz konusu açıklamalara sahip çıkıldığının bir imzası mıdır? Yoksa değil midir? Kıbrıslı Türk toplumu bu sorunun cevabını merak ediyor.”

CEZA YASASI’NA ATIF
Solyalı, Ünsal’ın ifadelerinin Ceza Yasası’nda yeri olduğunu belirtti ve yasadaki ilgili maddeleri hatırlattı:

“Ceza Yasasının 150. maddesinde çok net, ‘bir erkek veya kadını arzusu hilafına ve erkek veya kadını tehdit yoluyla evlenmeye zorlayan herhangi bir kişi suç işlemiş sayılır’, ifadesi çok net okunur bir pozisyondadır.

‘Başkalarını kullanarak menfaat sağlama’, gene 105. maddede çok net okunur, bir pozisyondadır.

Ve 172’de ‘her kim bir kişiye, cinsiyetine ya da cinsel yönelimine veya cinsiyet kimliğe yönelik ön yargıyı, nefreti, psikolojik ve ekonomik şiddeti uygularsa bir suç işlemiş olur’ diye çok açık ifadeler var. Evet, yargı makamı değiliz ama bu ifadelerin ortalama akılda doğru ve bu yasalara uygun ifadeler olmadığını burada çok konuştuk, çok değerlendirdik.

Ceza Yasası’nda açıkça belirtilmiş olan bu hükümler ortadayken herhangi bir idari veya cezai işlem yapılmaması, hükümetin bu açıklamaları ve davranışları görmezden geldiğini mi gösteriyor? Bunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor.”

“İMAMLAR ARASINDA İŞ BARIŞI BOZULDU”
Solyalı, Din İşleri Dairesi’nde çalışanlar arasında huzursuzluk yaratan yönetim anlayışını da eleştirdi. “İmamların yerlerinin değiştirilerek iş barışının bozulduğu ve çalışanların huzurunun kaçtığı yönünde iddialar var. Bu durum, hizmetlerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini de olumsuz etkiliyor” dedi.

YÜKSEK HARCAMALARA TEPKİ
Vakıflar İdaresi ve Din İşleri Dairesi’ne ait bütçe harcamalarını ele alan Solyalı, özellikle enerji ve akaryakıt giderlerine dikkat çekti. “Vakıflar İdaresi’nin enerji giderleri 15 milyon TL’ye çıkmış. Din İşleri Dairesi’nin ise 917 bin TL’yi bulan akaryakıt giderleri var. Bu kadar yüksek harcamalar, bütçe açığı olan bir dönemde sorgulanmalıdır” dedi.

“LAİKLİK CEMAATLERE VE KUR’AN KURSLARINA HİBE EDİLMEMELİ”
Solyalı, devletin din hizmetlerini kontrol altında tutması gerektiğini belirterek, “Laiklik ilkesi ne cemaatlere ne de Kur’an kurslarına heba edilmemelidir. Din hizmetleri, anayasanın öngördüğü din ve vicdan hürriyeti ilkesine bağlı bir şekilde yürütülmelidir” ifadelerini kullandı.

TOPLUMSAL TALEPLER VE HÜKÜMETE ÇAĞRI
Konuşmasının sonunda Solyalı, toplumun taleplerini gündeme getirerek, hükümete çağrıda bulundu:

“Din İşleri Dairesi Başkanı ile ilgili tasarruflarınız nedir? Toplum, bu konuda bir açıklama bekliyor. Aksi halde bu suskunluk, yapılanlara ortak olduğunuz anlamına gelir.”

Solyalı’nın konuşmasının ardından Din İşleri Dairesi’nin 571 milyon 359 bin TL olan bütçesi oy çokluğuyla Meclis’ten geçti.