Özgür Özel Diyarbakır’da: “Sorunlarının çözüldüğüne Kürtler karar verir, devlet değil”
"Kürt’ün sorununun olup olmadığına Kürtler karar verir. Devlet karar veremez" diyen Özgür Özel, Türkiye'nin "önemli bir eşikte olduğunu" belirtti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 6 günde 6 ile yapacağı Doğu ve Güneydoğu Anadolu ziyaretleri kapsamında dün akşam Diyarbakır’a ulaştı.
Bugün ilk programı kapsamında “kadın sivil toplum kuruluşlarıyla” kahvaltılı bir buluşma yapan Özel’e Kadın Kolları Genel Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen ve Gül Çiftci ve Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu eşlik etti.
ANKA’nın haberine göre, Özgür Özel, basına kapalı olarak yapılan toplantının ardından açıklamalarda bulundu.
‘Demokrasilerde birisi sorunum yok diyene kadar sorun var demektir’
“Kürt sorunu vardır. Kürt’ün sorununun olup olmadığına Kürtler karar verir. Devlet karar veremez” diyen Özel şöyle konuştu:
“Sayın Bahçeli’nin açıklamalarıyla önemli bir eşikteyiz. Şimdi herkes neyin ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Ama biz meseleye şuradan bakıyoruz; eğer Sayın Bahçeli’nin söylediği söz, bir kişinin özgürlüğü, bir kişiye af, ona verilecek bir kürsü, oradan söylenecek bir söz, lağvolacak bir örgüt ve her şey tamamsa maalesef hiçbir şey tamam değildir o anlamda.
Son söyleyeceğimi baştan bir kez daha söyleyeyim. CHP barışa giden, annelerin gözünün yaşını durdurmaya, gözyaşı dökmesini durdurmaya yönelik olan, şehit gelmesine, çatışmalar olmasına ve Türkiye’nin gelişimine engel olan bu sürecin tamamlanması, bitmesi, ortadan kalkması için, terörün durması, terör örgütünün ortadan kalkması için, Türkiye’nin 86 milyon birden barış içinde kucaklaşabilmesi için atılacak her adımı önemsiyor ve engel olmayacak. Kimin sözü varsa da kıymetlidir, söylesin. Ama şu söz söylenmesin; ‘Türkiye’de Kürt sorunu yoktur. Bir sorun vardır. Onu da birisi konuşunca bitecektir.’
Kürt sorunu vardır ve tam da şuradadır Kürt sorunu. Kürt’ün sorununun olup olmadığına Kürtler karar verir. Devlet karar veremez. Büyük devlet karar vermiş, küçük devlet de dün ilan etmiş gibi görünüyor. Onların demesiyle Kürt sorunu bitmez. Aksine onlar böyle dedikçe derinleşir. O yüzden Kürtlerin sorunları Kürtler ‘sorunum kalmadı’ diyene kadar vardır ve çözülmesi gerekir. Birisine ‘senin sorunun yok’ demek otoriterliktir. Demokrasilerde o birisi sorunum yok diyene kadar sorun var demektir. Biz de bununla ilgili elimizden gelen her türlü katkıyı ifade etmeye devam edeceğiz.”
“DİYARBAKIR’DAKİ UMUDU GÖRÜYORUZ”
“Ülkemizin, bütün vatandaşlarımızın istediğini konuşabildiği, istediği dilde konuşabildiği, kamuda temsil edildiği, siyaset yapma haklarının olduğu, ayrıştırılamadığı, hukuki öngörülebilirliği olan bir ülke olana kadar CHP sosyal demokrat bir parti olma sorumluluğuyla çalışmaya ve mücadele etmeye devam edecektir” diyen Özel, “terörün varlığının tüm Türkiye’nin sorunu olduğunu ancak Kürtlerin sorunlarının da tüm Türkiye’nin sorunu olduğunu” vurguladı.
Bu iki sorunun eş zamanlı olarak çözülmesi gerektiğine işaret eden Özgür Özel, “Diyarbakır’daki umudu görüyoruz. Ama Diyarbakır’daki endişeyi sabah yaptığımız toplantıda da kaydettik. Çünkü bir kez daha, bir süreç yürütülmesi, bir kez daha bir umut ve bir kez daha başarısızlık geçen sefer ne acılar yaşattıysa çok daha fazlasını yaşatabilir” dedi.
Özel “Kürtlerin yaşadığı sorunların sadece bir kişinin Meclis’te konuşmasıyla değil, 86 milyonun temsilcilerinin parlamentoda konuşmasıyla, demokratik siyasetin önünün açılmasıyla ve kurulacak masaya 86 milyon oturmasıyla çözülebileceğine” dikkat çekti.
“Kürt sorununu yok sayıp, bir sorunu çözenlerin, Erdoğan sorununu çözmek üzere bir süreç yürüttüklerine ilişkin endişeler hızla bertaraf edilmelidir. Sonuç olarak kapalı kapılar ardında biz yaptık oldu diyen anlayışı değil, Kürtlerin yaşadığı sorunları gören, çözme iradesi gösteren, önerileri ortaya koyan ve zemini 86 milyonun temsilcilerinin olduğu Meclis’te kuran bir anlayışı savunuyoruz. Bu ülkede yaşayan herkesin Türklerin de Kürtlerin de geleceği yalnızca sivil, demokratik siyasetten geçer, doğru yol budur. Biz bu noktada üzerimize düşen ne varsa bunu yapacağız.”
“VARMAMIZ GEREKEN NOKTA TOPLUMSAL BARIŞ”
Özel, kadın cinayetlerindeki artışa dikkat çekti. Selahattin Demirtaş ile Pazartesi günü Edirne Kapalı Cezaevi’ndeki görüşmeyi ve Demirtaş’ın çağrı metnini hatırlatan Özel, “Çağrıyı ilk olarak bana ulaştırmıştı. Kadına karşı şiddet için içimizdeki erkekle yüzleşerek başlamak ve devamında sorumluluk almayı tartışan ve İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının yarattığı, karşı taraftaki yarattığı, katillerde ve şiddete başvuranlarda yarattığı cesareti gören bir metindi” dedi. Metninin her kelimesine katıldığını ve altını imzaladığını belirten CHP Genel Başkanı şunları söyledi:
“Esas sorun, bizim önümüzdeki engel ve varmamız gereken nokta toplumsal barış. Engelimiz de toplumsal çatışma ve şiddet. Bunun ilk ayağı, ilk çözülmesi gereken nokta kadına karşı şiddet. Orada erkekler olarak, katillerle aynı cinsiyetten olmanın verdiği utancı, bu meseleye karşı bir sorumluluk ve bir enerji olarak ortaya koymamız gerektiği ve daha fazla inisiyatif almamız gerektiğinin altını çizerek sözlerime başlamak isterim.”
KADES’in Kürt kadınlara yönelik Kürtçe olarak yapmış olduğu hizmeti öven Özel, “Biz de CHP olarak benzer uygulamalarımızda bu Kürtçe dilinin yardımı isteyen kişinin ana dili olması durumunda bizim belediyelerimiz veya CHP’nin örneğin kadınların başvuru yapabildikleri bir ‘YaşamHak’ projemiz var, hukuki destek sağladığımız” dedi.
“CHP’nin Genel Başkanı olarak gecikmiş bir teşekkürü yaparak başlamak isterim” diyen Özgür Özel, şu ifadeleri kullandı:
“Adayımıza 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta Kürtlerin CHP’li belediye başkanlarına ve Cumhurbaşkanı adayına verdikleri destek. Aday çıkarmayarak, 14 ve 28 Mayıs’ta CHP adayına böyle yüksek bir oyun bölgeden çıkmasına katkı sağlayan o günkü YSP, bugünkü adıyla DEM Parti’ye hem kurumsal olarak hem burada yaşayan hangi siyasi görüşten olursa olsun tüm Kürt kökenli vatandaşlarımıza bir teşekkürü çok görmememiz gerekiyordu. Bu teşekkürü CHP’nin Genel Başkanı sıfatıyla burada bir kez daha ifade ederek sözlerime başlamak isterim.”
“ERDOĞAN, HÜDA-PAR İLE İLİŞKİSİNİ SAKINIYOR”
“Tayyip Bey seçimden önce verdiği sözlerin hiçbirini tutmadı. Ne emekliye, ne emekçiye, ne esnafa, ne çiftçiye, ne yoksullara, ne kadınlara. Bir tek HÜDA-PAR’a verdiği sözü tutuyor” şeklinde konuşan Özel, “Hiçbirimizi sakınmıyor, HÜDA-PAR ile ilişkisini sakınıyor. Bunu ifade etmeden Narin meselesi de konuşulamaz” dedi.