Pazartesi günü oyların yüzde 97,66’sı sayıldı ve Moldova seçim komisyonu internet sitesinde verilen sonuçlara göre oy kullananların 50’si “evet” oyu kullandı. Ancak AB’ye katılmaya olumlu bakan bölgelerde oylar hala sayıldığı için sonuçların değişebileceği düşünülüyor.

Başkanlık seçim sonuçları ise görevdeki Cumhurbaşkanı Maia Sandu’nun oylamanın ilk turunda yaklaşık yüzde 38 ile birinci olduğunu gösterdi. Ancak ikinci turda Rus yanlısı Sosyalistler tarafından desteklenen en yakın rakibi Alexandr Stoianoglo ile karşılaşacak.

Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, AB üyeliğine ilişkin henüz karara bağlanmamış kritik referandum hakkında konuştu. Sandu, AB üyeliğine ilişkin referandumun sonuçlanmasına çok az kala, “yabancı güçler” tarafından “ülkenin özgürlüğü ve demokrasisine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı” yapıldığını iddia etti.

“MOKSOVA MÜDAHALESİ” İDDİALARI
Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana Moldova, Batı yanlısı ve Rus yanlısı yollar arasında gidip geldi. Ancak Sandu yönetimi, Moskova’nın yörüngesinden kaçma çabalarını hızlandırdı.

İki oylama da “Moskova ve vekillerinin ülkeyi istikrarsızlaştırmak ve AB sürecini baltalamak için yoğun bir karma savaş kampanyası düzenlediği” iddiaları arasında yapıldı.

Moskova’ya yöneltilen iddialar arasında Kremlin yanlısı muhalif gruplara fon sağlama, dezenformasyon yayma, yerel seçimlere karışma ve büyük bir oy satın alma planını destekleme yer alıyordu.

Moldovalı yetkililer, Rusya’nın bu yıl Moldova’nın seçim süreçleri için toplamda yaklaşık 100 milyon dolar harcadığını iddia etti.

AB SÜRECİ BALTALANIYOR MU?
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından AB’ye katılmak için başvuruda bulunan Moldova, bu yıl haziran ayında AB katılım müzakerelerine resmen başlamıştı. Ancak ülkenin yakın gelecekte gerekli demokratik reformları uygulayıp uygulayamayacağı konusunda şüpheler yüksek.

Gözlemciler, Sandu’nun ikinci turda Stoianoglo liderliğindeki birleşik Moskova yanlısı muhalefet cephesine karşı zorlu bir rekabetle karşı karşıya kalabileceğine işaret ediyor.

Sandu tarafından görevden alınan eski başsavcı Stoianoglo, insanları referandumu boykot etmeye veya “hayır” oyu vermeye çağırdı.

Stoianoglo, Guardian ile daha önce yaptığı bir röportajda Rusya adına çalıştığını reddetmişti ancak Ukrayna’nın işgalini eleştirmekten kaçınarak Moskova ile ilişkilerin iyileştirilmesi çağrısında bulunmuştu.