Bir davadan fazlası: İsias…
Şampiyon Meleklerimizin adaleti için yarın yola çıkıyoruz. 22 Ekim Salı günü, bir kez daha adalet için Adıyaman’da olacağız. Bu dava, sadece hukuki bir mücadele değil, Kıbrıs halkının kaybettikleri çocuklarına, ailelerine ve umutlarına dair bir hesaplaşma. Her dava sürecinde, kafilede olan ya da olmayan herkesin hissettiği endişe, öfke ve derin üzüntü, bu mücadelenin ağırlığını gözler önüne seriyor. Ayşe Abanın da dediği gibi, “İnsan yaşadığından utanır mı?” Maalesef, yaşanan acı bu soruyu hepimize sorduruyor.
İsias Otel’in saniyeler içinde yıkılarak 72 insanın canına mal olduğu o günün ardından, gerçeklerin peşine düşmekten asla vazgeçmeyen Şampiyon Meleklerin aileleri toplumun da desteğiyle, bugün hâlâ adaletin sesini duymayı bekliyor. Duruşmalarda ortaya çıkan gerçekler, binanın taşıma sistemiyle oynandığını, asansör yerleştirilmesi için döşemelerin kesildiğini, ruhsatlardaki sahteciliğin varlığını gözler önüne serdi. Bu gerçekler karşısında, ailelerin öfkesi, her duruşmada yeniden alevleniyor. “Asla yılmayacağız, mücadelemiz devam edecek” diyerek, sevdiklerinin anısına sahip çıkıyorlar. Bize de bu mücadeleye koşulsuz destek vermek düşüyor. Gerçek şu ki, onların kararlılığı bizi ayakta tutan güç oluyor.
Kıbrıs halkının tek yürek olması, bu mücadelede dayanışmanın gücünü ve kararlılığını gösteriyor. Toplum olarak, adalet arayışında nasıl birleşilebileceğinin en güzel örneğini sergiliyorlar.
Şampiyon Melekelerin aileleri, adaletin olası kast kararıyla tecelli etmesi gerektiğine inanıyor. Bu davada mahkemenin elinde yedi tane bilirkişi raporu bulunuyor. Ancak son duruşmada talep edilen yeni bilirkişi raporu henüz hazır değil. 26 Nisan’daki duruşmada mahkemenin talep ettiği raporun, Dokuz Eylül Üniversitesi profesörleri tarafından hazırlanması bekleniyor. Henüz tamamlanmamış bu rapor, mahkemenin karar sürecine ışık tutacak önemli bir belge.
İsias Otel’in temeline inen bilirkişi heyeti, aldığı örneklerle yeni raporun bilimsel temelini oluşturacak. Mahkemeye sunulacak bu raporun, önceki raporlardaki gerçekleri yansıtması bekleniyor. Bilimsel doğruların ve göz ardı edilemeyecek gerçeklerin bu süreçte ışık tutacağı umuluyor.
Bilirkişi raporunun bekleyişi sürerken, Kıbrıs’tan yükselen adalet arayışı sesleri de güçleniyor. İsias davası sadece bir mahkeme süreci değil, bir toplumun hak mücadelesinin ve acılarının sembolü haline geldi. Kıbrıslı Türkler, Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği’nin çağrısıyla başlattıkları “Adalet İçin 3 Dakika Karanlık” eylemiyle, bu mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyor. Evlerde, sosyal ortamlarda ve sokaklarda yapılan bu eylem, kaybedilenlerin anısına duyulan saygıyı ve adaletin gecikmesine karşı duyulan öfkeyi sessiz bir çığlığa dönüştürüyor. Adaletin karanlıkta kaybolmaması için, herkesin omuz omuza verdiği bu çaba, davanın seyrine dair umutları da diri tutuyor.
22 Ekim’de yapılacak duruşma, yalnızca İsias davası için değil, Türkiye ve Kıbrıs toplumlarının adalet arayışında da kritik bir dönemeç olacak. Alpergün Apartmanı müteahhidine verilen olası kast kararı ve Ezgi Apartmanı’nda kamu çalışanlarının yargılanmasının önünün açılması, İSİAS davası için yeni bir umut ışığı yaktı. Bu emsal kararlar, İsias’ta beklenen adaletin gerçekleşeceğine dair önemli bir işaret olabilir.
Kıbrıs’tan Adıyaman’a uzanan bu adalet arayışı, Şampiyon Meleklerimizin hatırasını yaşatma ve topluma yeniden umut aşılama mücadelesi.
Şimdi, 22 Ekim’de mahkeme salonunda bir kez daha adaletin sesi yükselirken, herkesin aklında aynı umut var: Karanlık belki dağılmayacak, ama suçluların hesap verdiğini görmek bu acının yükünü hafifletebilir.
Ayşe Abanın da dediği gibi, ‘İnsan yaşadığından utanır mı?’ İşte bu soru, 6 Şubat 2023’ten bu yana Kıbrıs Türk toplumunun vicdanında derin bir yankı olarak çınlıyor.