Yurtdışından getirilen işçilerin basına verdiği isimleri araştıran Bugün Kıbrıs, 176 işçinin yer aldığı skandalın perde arkasını açığa çıkardı. Başbakanlıktan Tarım Bakanlığı ve aracı şirketlere kadar uzanan bu ağda, sistemin nasıl işlediği gözler önüne serildi. İşte detaylar:
Bugün Kıbrıs
Başbakanlık: Ünal Üstel, ihtiyaç olmadığı halde aracıların işçi getirmesine olanak sağladı.
Tarım Bakanı: Sorumlu Bakan Çavuş Kelle, işçi getirilmesi talebini Cyprfruvex ve Ticaret Odası aracılığıyla iletti. “İşçilerin getirilmesi şart” diyerek baskı yaptı.
Çalışma Bakanı: Sadık Gardiyanoğlu, başlangıçta itiraz etse de, Üstel’in talimatıyla onay verdi.
Başbakanlık Müsteşarı: Hüseyin Cahitoğlu, skandalı organize eden kilit isimlerden biri oldu.
Şirket: “8 bin Euro” verdik diyen işçileri Salise Akmandor’un şirketi getirdi. Akmandor’un müsteşar Cahitoğlu’nun akrabası olduğu ortaya çıktı.
Mostafa Kamal, Akmandor’un “oğlum” dediği çok iyi derecede Türkçe bilen Bangladeşli çalışanı. Yıllardır bu işi yapıyor. Bangladeş’teki ajanslarla işbirliğini o yürütüyor.
Jahangir Hossan da Akmandor’un Türkçe bilen Bangladeşli çalışanı. O da yıllardır yurt dışından işçi getiren firmalara çalışıyor.
“Patronu” koruma çabası: Öte yandan Mart ayında polise verdiğimiz ses kayıtlarında Facebook fenomeni Serdinç Maypa’nın da işçi getirme işlerinin içinde olduğu açıkça yer alıyordu. “Patron” dediği Salise Akmandor ile çalıştığı kayıtlarda ortaya çıkan Maypa, 176 işçi skandalında da “patronunu” savundu, haber yapan gazetecilere hakaret yağdırdı.
SONUÇ:
Gazetemize konuşan polis, olayda herhangi bir suç unsuru bulunmadığını ve tutuklama yapılmayacağını belirtti. İşçilerin büyük bir kısmının da maaşı ödendi. Ancak bu durum, sömürü düzeninin nasıl bozulacağı sorusunu gündeme getiriyor. Milyonlarca lira kayıt dışı para, vergisi ödenmeden bir avuç kişinin cebine akmaya devam ederken, işçilerin tacirler tarafından sömürülmesi sürecek mi? Bu adaletsizliğe dur demek için ne yapılacak?