Bugün Kıbrıs

Gazeteci Levent Özadam, “Deprem fonu maaşlara gidince…” başlıklı bugünkü yazısında acil seferberlik başlatılması gerektiğini vurguladı. Özadam, müteahhitlerin malzeme temininde zorlanması ve ödemelerdeki sıkıntıların da projelerin aksamasına neden olduğunu aktardı. Deprem fonundaki kaynakların maaşlara harcandığını belirten Özadam, okul binalarının güvenliğinin tehlikede olduğunu, veliler ve sendikaların endişeli olduğunu ifade etti.

Kıbrıs Time yazarlarından Levent Özadam’ın yazısı şöyle:

“Açıklanan son resmi rakamlar;
124 okul için güçlendirme kararı alındı…
65’inin projesi tamamlandı!
29’u ihale edildi…
11’i tamamlandı!
Okulların açılmasına da sadece iki hafta kaldı…
Yani ölme eşeğim ölme meselesi!
Okulların güçlendirilmesi konusunda hem sendikalardan hem de diğer sivil toplum örgütlerinden sürekli uyarılar geliyor…
Okulların çoğu yeni öğretim yılına yetişmeyecek diye!
Ama ilgi ve alaka neredeyse sıfırında altında…
…
Sevgili okurlar biliyor musunuz, devlet okulların tamiri için artık müteahhit bulamıyor…
Bunun türlü nedenleri var!
Öncelik ödemeler…
Döviz her geçen şahlanırken devletten iş alanlar malzeme alamıyor!
Çünkü malzeme satanlar haklı olarak her gün fiyatlara zam yapıyor, zarar etmesinler diye…
Okul ihalelerini alanlar ise çareyi ilgili bakanlığa müracaat etmekte buluyor!
Malzeme alamıyoruz diye isyan ediyorlar…
Yani resmen para dileniyorlar!
Ama ödeme yok…
Yanıt, para yok ki nasıl ödeyelim!
Bakanlığın tek çaresi ileri tarihli çek yazmak…
…
İşin Türkçesi şudur;
Deprem fonunda toplanan 1 Milyar’a yakın paranın şimdiye kadar çok az bir kısmı deprem giderleri için harcanmıştır…
Gerisi de maaşlar için ödenmiştir!
Hani diyorlar ya, çalışanların maaşları gününde gecikmeden ödenmektedir…
Ödenmektedir ama deprem için toplanan paralarla ödenmektedir!
Peki okul binalarının güçlendirilmesi ne olacak?
Bunun cevabını kimse veremiyor…
Parası olan malzemeyi alır binanın tamirini bitirir!
Parası olmayanın durumu vahim ötesidir…
İşi zamanında bitiremeyenler ki çoğu bitiremeyecektir, kim bilir belki de bir sonraki ihalelere bile giremeyecektir!
Sonrasında iflaslara yenileri eklenecektir…
…
İktidarın kurultay heyecanını elbette bir anlamda anlarız…
Ama okulların yeni eğitim yılında sağlıklı ve güvenilir bir şekilde olması da en azından kurultay kadar önemlidir!
Başta Üstel olmak üzere tüm iktidar ortakları okullar için seferberlik başlatmalıdır…
Çok kez yazdık, deprem fonundaki paralar ve okulların durumu konusunda resim açıklama yapılsın diye!
Duyan yok, dinleyen yok, ilgilenen hiç yok…
İyi de şimdi başta sendikalar olmak üzere veliler bu şartlarda okulu açmayız, çocuklarımızı da güvensiz binalarda eğitim almaya göndermeyiz derse ne olacak?
İnanın bizim de çocuğumuz güvenliği olmayan binalarda eğitim görse biz de çocuğumu göndermeyiz…
Çünkü ortada dersini almamış bir zihniyet vardır!
…
İşte bundandır artık veliler devletin okullarına inanmıyor, güvenmiyor…
Özel okul patlaması da bunun için yaşanmaktadır!
Parası olanlar astronomik rakamlar ödeyerek çocuğunu özel okula gönderirken, parası olmayanlar mecburen devlet okullarını tercih ederek kaderlerine terk edilmektedirler…
Sonuç ortadadır;
Atatürk Öğretmen Akademisi sınav sonuçları bunun en net ve açık örneğidir…
Hep mille bayramlarda deriz ya, ülke gençlere emanet edilecek diye!
Eğitim konusunda haksız rekabetle kaderine terk edilen gençlikten ileride ülkesine ne yarar gelir?
Var mı bu sorulara yanıt verecek bir babayiğit?
Varsa da öne çıksın!”