Adalet arayışı I Pınar Taş devleti dava ediyor: Şiddete göz yuman kurumlar hesap verecek
Kıbrıs’ın doğusunda feodal ilişkiler ve yetkililerin sorumsuzluğu 16 yaşında bir çocuğun canına mal oldu. Öfkeli anne Pınar Taş, yıllardır yaşadığı şiddeti görmezden gelen İskele Polis Müdürlüğündeki memurları ve bu trajedinin önüne geçemeyen İskele Sosyal Hizmet Dairesi personelini dava etme hazırlığında. Kıbrıs’ın kuzeyi yeni bir emsal dava görecek ve Arda’nın davası devlete esas sorumluluklarını hatırlatacak. Gönüllü avukat ordusuyla davaya hazırlanan Pınar Taş, Bugün Kıbrıs’tan Emine Yüksel’e konuştu...
Bugün Kıbrıs / Emine Yüksel
Pınar Taş… 37 yaşında erkek şiddeti nedeniyle evinden kaçan, tek başına çocuklarıyla hayata tutunmaya çalışan bir kadın. Geçtiğimiz hafta şiddet gördüğü evde, oğlunu trajik bir şekilde kaybetti. Arda’sını 16 yaşında toprağa verdi. Güreş Milli Takım oyuncusu Arda, 16 yılına 31’i birincilik toplam 32 madalya sığdırdı. Şimdi Pınar soruyor, “Antrenmanlara, maçlara otostopla gitti benim oğlum, maça gittiği için dayak yedi. Benim çocuğum sizinkilerden değersiz miydi! Neden kimse benim çocuğuma sahip çıkmadı! Neden çırpınışımı kimse duymadı!”
Feodal ilişki sarmalının, devletin en yüksek kademesine kadar ulaşması sebebiyle şiddetin önü hala alınamıyor. Çocuğunu Karpaz’da toprağın altında bırakan Pınar, can güvenliği nedeniyle oğlunun mezarını ancak polis eşliğinde ziyaret edebiliyor.
Pınar’ın şiddete maruz kaldığını devletin ilgili tüm kurumları biliyor, eski eşine açtığı son şiddet davası üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen hala devam ediyor.
Hastaneden darp raporları alınmış, mahkemeden uzaklaştırma kararı çıkmıştı. Sosyal Hizmetler Dairesi konunun en birinci yetkilisi olarak hakkında uzaklaştırma kararı olan babayla çocuklarını kendi nezaretinde görüştürüyordu. Ama her nedense babayla yaşayan iki çocuğu kontrol etmek, onlara destek sağlamak hiç akıllarına gelmemişti.
İSKELE SOSYAL HİZMETLER DAİRESİ MEMURU
Gazetemize konuşan Pınar Taş, çocukları için İskele’deki Sosyal Hizmet memurundan (ismi bizde saklı) pedagog ve psikolog talep etmesine rağmen, “Bizim öyle bir hizmetimiz yok, sen özel olarak tutacaksın” cevabını aldığını belirtti. Pınar Taş, bu kadın memurun görevlerini yerine getirmemenin yanında bu süreçte kendisini taciz etmekten de geri durmadığını savundu. Pınar Taş, kendisine eski eşinin isteklerini alttan alması gerektiğini telkin ettiğini, koruma emri olmasına rağmen çocukları babalarının arabalarına bindirip annelerinin evine tek başlarına gönderdiğini, şikayet edilince de, “Bana o güveni verdi” yanıtını aldığını belirtti. Halbuki mahkeme emrine göre çocuklar babayla sadece Sosyal Hizmetler nezaretinde görüşebiliyordu. Pınar Taş ayrıca Sosyal Hizmetler nezaretindeki görüşmelerde çocukların itirazlarına rağmen zorla babalarının kucağına oturtulduğunu belirtti.
İSKELE POLİS MEMURU
Pınar, koruma emirleri altında İskele’de çocuklarıyla kurduğu yeni hayatına başlamaya çalışırken, yine aynı adam tarafından darp edildiği bir olay daha yaşadı. Gazetemizin daha önce de gündeme taşıdığı olayı Pınar şöyle anlattı:
“155’ten yardım istedim. Eve gelen İskele polis memuru (ismi bizde saklı) bana, ‘Abartma biz ağzı burnu kan dolu kadınlar gördük’ dedi. Şikayetçi olabilmem için darp raporu istendi. Hastaneden aldığım darp raporuyla ve avukatımla birlikte İskele Polis Karakoluna şikayette bulundum. Şikayeti alan İskele polis memuru, Cumhurbaşkanlığındaki Ersin Tatar’ın sahte diploma soruşturması kapsamında tutuklanan koruma polisi Şerif Avcil tarafından gelen telefon sonrası eski kocamı serbest bıraktı. Ben daha ifademi verirken, polisin telefonu çalmaya başladı. Bunun üzerine bana dönüp, ‘İşte bakın adamı serbest bırakmam için aranmaya başlandım bile’ dedi. Avcil, polis ile yaptığı telefon görüşmesinde, ‘Kimse duymadan, mahkemeye çıkarmadan bırakın’ dedi. Bana yeni evimde şiddet uygulayan eski eşim ise bu görüşmenin ardından serbest bırakıldı. Olayın medyada gündeme gelmesinin ardından, polis görevini yapıp olayı savcılığa sevk etti. Aynı polis, daha sonra çalıştığım yere gelerek bana, çok üzgün olduğunu ve bu insanların böyle olduğunu söyledi.”
KARPAZ KARAKOLUNDAKİ POLİS MEMURU
Pınar Karpaz’da eski eşiyle yaşadığı evinden ayrılmadan önce, ev içi şiddet nedeniyle defalarca polisi aramasına rağmen Karpaz Polis Karakolunda görevli memurlar olayları ört bas ettiğini ifade etti. Pınar, sadece kendisinin değil, bölgede yaşayan diğer kadın ve çocukların da polisten yardım alamadığını dile getirdi. Arda’nın babası tarafından şiddet gördüğü bir olayda ise Pınar, yine Karpaz polisine başvurduğunu, Karpaz’da görevli polis memurunun (ismi bizde saklı) eve gelerek olaya müdahale ettiğini söyledi. Pınar, “Şikayetçiyim bu adamı buradan alın” demesine rağmen adamın evden alınmadığını, sadece tutanak tutmakla yetinildiğini kaydetti.
TÜM YETKİLİLERE DAVA HAZIRLIĞI
Pınar Taş şimdi devletin yetkili bütün kurumlarına dava açma hazırlığında, “Acım dinmiyor ama benim çocuğumu koruyamayanlar hesap verecek” diyor. Başta Sosyal Hizmetler olmak üzere kadını ve çocuğu korumayan bütün kurumlar bu davalardan nasibini alacak. Pınar’ın yanında gönüllülerden oluşan güçlü bir avukat ekibi var. Kıbrıs’ın kuzeyi yeni bir emsal dava görecek. Arda’nın davası devlete esas sorumluluklarını hatırlatacak.