DAÜ’de öğrenciler fahiş okul harçlarına karşı eylemlerini sürdürüyor

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Öğrenci Birliği, bugün gerçekleşen eylemde Rektörlük önüne tabut bıraktı. Öğrenciler, “Ercan’da başlayıp mezuniyete kadar bizleri yürüyen banknot ve ucuz emek gücü olarak gören bu sermaye düzenine karşı eylemlerimiz ısrarla devam edecek” vurgusu yaptı.

Bugün Kıbrıs

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Öğrenci Birliği okuldaki fahiş zamlara karşı bugün yine eylemdeydi. Öğrenciler, artan okul harçları, dövize endekslenen yurt fiyatları ve yüksek yemekhane fiyatlarını Rektörlük önüne getirdikleri tabutla protesto etti. Üzerinde, “Eğitim Hakkımız Sizlere Ömür” ve “Geleceğimiz, Umutlarımız, Hayallerimiz” yazılan tabut öğrencilerin omuzlarında Rektörlük Binasına taşındı. Okul güvenliğinin tabutun binanın önünden kaldırılması için yaptığı müdahale sonrası, öğrenciler, Rektörle görüşmek için beklediklerini, görüşmeden binadan ayrılmayacaklarını belirtti. Daha sonra öğrenci temsilcileri Rektör Hasan Kılıç ile görüşmek üzere bina içerisine alındı.

Görüşme öncesi bina önünde yapılan açıklamada öğrenciler, “Ercan’dan başlayıp mezun olana kadar bizleri yürüyen banknot ve ucuz emek gücü olarak gören bu sermaye düzenine karşı eylemlerimiz ısrarla devam edecek” vurgusu yaptı.

Rektörlüğe getirilen tabutun, eğitim hakkının ölümünün göstergesi olduğu dile getirilen açıklamada, öğrencinin yaşam koşullarının gün geçtikçe imkansızlaştığı ifade edildi. Harçlara yapılan yüzde 150 artışın Rektör tarafında ‘sıradan bir şey’ olarak aktarıldığı belirtilen açıklamada, “Rektörlük ve hükümet eğitim hakkının sadece zenginlere mahsus olduğunu mu düşünüyor” denildi.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

“Okul yemekhanesinin dışarıdan çok daha pahalı olmasının amacı, sadece zengin öğrenciler yemekhaneden diye değilse nedir? Yoksa Rektör, uygun fiyatlı, sağlıklı bir okul yemekhanesi olsaydı Mağusa esnafından azar işiteceğinden mi korkuyor?

Yürüyen banknot olarak görüldüğümüz yetmezmiş gibi, ailelerimize yük olmamak için çalışmak istediğimizde de büyük otellerden, kampüs içinde okulla sözleşmeli işletmelere kadar ucuz işçi olarak görülüyoruz, sömürülüyoruz. Yüksek çalışma saatlerine rağmen, neredeyse hiçbir öğrenci çalıştığı yerden asgari ücret dahi alamamaktadır. Sigorta ve mobbing de cabası.

Hükümet ve rektörlük ise bu durumdan hiç de rahatsız değil. Öyle ki bu sorunlar için tek bir adım dahi atılmıyor.
Eğitim hakkımızı gasp edenlere, geleceğimizi karanlığa mahkum edenlere, bizleri doymaksızın sömürmek isteyenlere karşı durmaksızın mücadele edeceğiz. Ne hükümet, ne Rektörlük ne de özel sektör, öğrenciler size boyun eğmeyecek.”