Bugün Kıbrıs

Kıbrıs’ın kuzeyinde zorunlu askerlik hizmetine karşı vicdani ret mücadelesi veren aktivistlerin sayısı artmaya devam ediyor. Dün akşam, vicdani ret hakkını kullanarak askerlik yapmayı reddeden Alp Bürge, bu kararıyla toplumsal tartışmayı yeniden alevlendirdi. 1993 yılında ilk vicdani reddini açıklayan Salih Fikret’ten tam 30 yıl sonra, zorunlu askerlik hizmetini hiç yapmamış biri olarak ilk kez vicdani reddini açıklayan Alp Bürge, önemli bir adım attı.

Vicdani Ret İnisiyatifi aktivistleri Alp Bürge’yi destekleyen açıklamasında, Bürge’nin kararının, vicdani ret mücadelesinde yeni bir dönemin başlangıcını temsil ettiğini belirtti. Açıklamada, “Sevgili Alp Bürge dün akşam vicdani reddini açıkladı. 1993 yılında ilk vicdani reddini açıklayan Salih Fikret’ten 30 yıl sonra ilk kez Kıbrıs’ın kuzeyinde zorunlu askerlik hizmetini hiç yapmayan bir kişi vicdani reddini açıkladı,” denildi.

BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Açıklamanın devamında, Alp Bürge’ye yönelik olası yaptırımlar hakkında endişeler dile getirildi, “Peki şimdi ne olacak? Alp’i tutuklayacaklar mı? Alp’e dava okuyacaklar mı?” Vicdani ret hakkının tanınması çağrısının yinelendiği açıklamada bu hakkın yasal bir zemine oturtulması gerekliliği de vurgulandı.

SİVİL İTAATSİZLİK VE İNSAN HAKLARI
Vicdani Ret İnisiyatifi, vicdani ret hareketini bir sivil itaatsizlik eylemi olarak nitelendirerek, zorunlu askerlik hizmetinin dayatmalarına karşı çıktıklarını vurguladı. Açıklamada, “Bize dayattıkları yaşam biçimini, yurt ödevini kabul etmiyoruz. Hırsızların, yalakaların, dolandırıcıların, sömürgecilerin, soykırımın, asimilasyonun, ekoloji katliamının sınırlarda bekçiliğini yapmayacağız” ifadeleri kullanıldı.

ALP BÜRGE’YE DESTEK ÇAĞRISI
Alp Bürge’nin yalnız bırakılmaması gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, “Alp’e SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ! Alp’ın sesini çoğaltalım dostlar. Sesinden tutalım. Direnişi direnişimiz olsun. Olduğumuz her yerde bu cesur arkadaşın derdini meselesini tartışalım! Salih Fikret’in yalnızlığını Alp yaşamasın! Alpler çoğalsın!” denildi.

GELECEK İÇİN UMUT
Açıklamada son olarak, vicdani ret hakkının insan hakları ve demokrasi mücadelesi açısından önemine vurgu yapılarak, “Demokrasilerine, insan haklarına, memleketlerinin toprak bütünlüğüne sahip çıksınlar. Selam olsun sana Alp! Selam olsun!” ifadeleri kullanıldı.