“Siyah böcekler iklim değişikliğinin etkisi”

Biyolog Hasan Sarpten, endişe yaratan “siyah böceklerle” ilgili açıklama yaptı. Sarpten, Kıbrıs’ın doğal faunasında bulunan bu böceğin insan için zararlı olmadığını kaydetti.

Bugün Kıbrıs

Biyologlar Derneği eski Başkanı Hasan Sarpten sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, son zamanlarda kümeler halinde görülen ve endişe yaratan “siyah böceklerin” Aphodiinae” alt familyasına ait oldukları ve buna ait birçok türün Kıbrıs’ın doğal faunasında var olduğunu söyledi. Sarpten, bu böceklerin insan için zararlı olmadıklarını belirtti.

Ani çoğalmalarında ve bir araya gelerek kümelenmelerindeki en büyük etkenin iklim değişikliği olduğuna işaret eden Sarpten, “Unutmayınız, biz yok saysak da “iklim değişikliği” var ve tüm uzmanlar bunun olumsuz etkilerinin Dogu Akdeniz coğrafyasında giderek farklı şekilerde hissedileceğini ortaya koyuyor. Lakin, biz yine de bu gerçeği yok saymaya devam edersek giderek şaşıracağımız daha çok olay yasayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın!” vurgusu yaptı.

Sarpten’in paylaşımı şöyle:

“Son günlerde herkesin endişe ettiği “siyah böcekler” ile ilgili bir çoğü bilimsellikten uzak çeşitli ifadeler kullanılıyor. Bunların başında da kirli toz bulutları ile birlikte ülkemize gelmiştir olduğudur. Öncelikle belirtmek gerekir ki DoğaPark’ın yaptığı açıklamada da belirttiği gibi alınan örneklerin incelenmesinde bu böceklerin “Aphodiinae” alt familyasına ait oldukları ve buna ait bir çok türün Kıbrıs’ın doğal faunasında var oldukları ve insan için zararlı olmadıkları ortaya konmuştur.

Bununla birlikte, ani çoğalmalarında ve bir araya gelerek kümelenmelerinde en büyük etkenin değişiklik gösteren ani mikro iklimsel faktörler olduğu söylenebilir. Zira, mevsim normallerinin gündüzleri üzerinde, geceleri ise altında seyreden giderek çöl iklimini andıran ve gece gündüz farkının 10 dereceyi aştığı bir ortamda sadece insanların değil, dogal yaşamın da etkilenmemesi mümkün degildir.

Unutmayınız, biz yok saysak da “iklim değişikliği” var ve tüm uzmanlar bunun olumsuz etkilerinin Dogu Akdeniz coğrafyasında giderek farklı şekilerde hissedileceğini ortaya koyuyor. Lakin, biz yine de bu gerçeği yok saymaya devam edersek giderek şaşıracağımız daha çok olay yasayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın!”