Bugün Kıbrıs

Cumhuriyetçi Türk Partisi milletvekili Ürün Solyalı bugün Meclis’te yaptığı konuşmada, hükümetin 35 milyar TL kamu kaynağını sırf koltuklarını tutabilmek adına özel şirketlere verdiğini söyledi. Bugün açıklanan “Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı 2023 Raporu”na atıfta bulunan Solyalı, toplumun yüzde 62’sinin kamu kaynaklarının çıkar amaçlı harcandığının farkında olduğunu dile getirdi.

Solyalı, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’na (Kıb-Tek) ihalesiz alınan akaryakıt için harcanan 21 milyon dolar, AKSA’yla imzalan 1 milyar dolarlık sözleşme ve T&T şirketine bağışlanan 59 milyon euro vergi affının toplamının KKTC’nin 2024 bütçesinin yarısına denk geldiğini kaydetti. Solyalı bu paranın sosyal devletin gerekliliği olan işlere kullanılması durumunda toplumun refah seviyesinin artacağının da altını çizdi.

Solyalı’nın konuşmasında konuyla ilgili bölüm şöyle:

“Kamu kaynakları siyasetçiler ve üst düzey memurlar tarafından istismar ediliyor mu sorunda katılanların yüzde 62’si kamu kaynaklarının yolsuzluktan kaynaklı özel şirketlere ve gruplara verildiği konusunda inanç belirtiyor. Bakınız; Kıb-Tek’e 21 milyon Dolar ihalesiz yakıt alımıyla alakalı verdiğiniz rüşvet ya da yolsuzluk. Aksa’ya bir gecede siyasi yolsuzluk çerçevesinde 1 milyar dolar hak getiren sözleşme imzaladınız durum. T&T’ye bir gece 59 milyon Euroluk vergi afları, elektrik faizi afları gibi kazandırdığınız siyaseten yerinizden oturmayı tercih etmek adına bir gecede toplumun takriben 35 milyar TL, 78 milyar TL geçti KKTC bütçesi, onun yarısı kadar parayı burada insanların söylediği gibi sırf o koltuklarda oturabilmeniz adına hediye ettiniz. Toplumun inancı bu paranın içinden Başbakan ve Bakanlar Kurulunun en yüksek düzeyde rüşvet aldığı, yolsuzluğa karıştığıdır. Toplum algısı budur. Bu 35 milyar TL’yi sosyal devletin ihtiyaçlarına dönük, olarak kullansaydınız bun ne etin pahalılığını konuşacaktık ne tam gün eğitimdeki alt yapı sorununu ne sağlıktaki sorunları konuşacaktı. 35 milyar TL’yi çok net bir şekilde, sırf koltuklarınızı tutabilmek adına özel şirketlere verdiğinizi toplum görüyor.

Farklı kurumların yolsuzlukla mücadele noktasındaki yetkileri etkileri de toplum tarafından başarılı bulunmuyor. Başbakanlık denetleme kurulu yüzde 10’nun altında güvenilir bir kurum. Bağımsızlığını iddia edebilir mi biri edemez!

Hükümet yerlerde, Meclis iyi bir durumda değil. Medya, ombudsman, sayıştay gibi kurumlar polis örgütü gibi kurumlar yüzde 20’nin altında güven alabilen kurumlar halinde. Bu alarm hepimiz için çalıyor. Derhal bir şeylerin organize edilmesi ve dikkatle hassasiyetle toplum önüne sunulması üzerinde duruyorum.”