Bugün Kıbrıs

Turgay Avcı başkanlığında toplanan Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK), Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’ndeki diploma skandalını görüştü. Denetim ve diploma onayı için yetki istendi, altyapı sorunlarının giderilmesi gerektiği açıklandı.

Açıklamayı Bugün Kıbrıs’a değerlendiren YÖDAK eski başkan yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Hasgüler, diploması mahkemelik olan YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı için sert konuştu.

“Kendi diploması polislik, kendi transkriptini kurumuna gösterememiş bir YÖDAK başkanı var. Tutuklanan beyefendi ile Avcı arasında ne fark var? Bir de şimdi ‘araştıracağız’ diyor, önce kendini temizle. Mahkemeliksin polisliksin, dışişleri bakanlığı yaptığın için, Türkiye’nin seçilmişi olduğun için mi bunlar sana uygulanmıyor” diyen Hasgüler, Avcı’nın internet üzerinden 3 dolar karşılığında üniversiteden talep edebileceği transkripti alamadığını ve herkesi oyaladığını belirtti.

TURGAY SALİH ZEKİ KİM?
Mahkemeye 16 ay sonra diplomasını sunan Turgay Avcı’nın diplomasının ‘Turgay Salih Zeki’ ismine düzenlenmiş olduğunu ancak nüfus kütüklerinde böyle bir ismin olmadığını belirten Hasgüler, ayrıca diplomanın arkasında olması gereken Lübnan devletinin mühürlerinin de olmadığını kaydetti. Hasgüler, Avcı’nın Lübnan’da olduğunu söylediği yıllardaki ülkeye giriş çıkışlarına polisin bakması gerektiğini vurguladı.

“ARŞİVE GİRMEME İZİN VERİLMEDİ”
Avcı’nın son patlak veren diploma skandalını araştıracağı yönündeki açıklamalarını da eleştiren Hasgüler, Avcı’nın diplomasını araştırmak için YÖDAK’ın arşivlerine girmesine Avcı’nın izin vermediğini belirtti. Hasgüler, “YÖDAK’ın görevlendirmesiyle diplomayı araştırmak üzere üç defa arşive girmeye teşebbüs ettim, arşive sokmadı bizi, böyle çağdışılık olur mu?” dedi.

TATAR’A VE MUHALEFETE DE ELEŞTİRİ
Cumhurbaşkanlığındaki Ersin Tatar’ın Turgay Avcı’ya sahip çıktığını belirten Mehmet Hasgüler ayrıca muhalefet liderlerini sessiz kaldıkları gerekçesiyle eleştirerek şunları söyledi:

“Kudret Özersay ve Tufan Erhürman da mı atanmıştır ve seslerini çıkaramıyorlar yoksa DAÜ’lükten dolayı mı Avcı’yı koruyorlar. 16 aydır bizi yoruyorlar. Gösterseydi üç kişiye bu diplomayı gösteremedi, fotokopi attı. Bu kurum fotokopi ile mi hareket ediyor.

Ersin Tatar’dan 28 Kasım 2022’de YÖDAK kararı ile Avcı’nın yüksek adliye kuruluna sevkini istedik. Kılını kıpırdatmadı, kendi atadı diye hiçbir şey yapmadı. Ortada bir yanlış varsa bunu uzatmanın anlamı nedir. Sevk edilseydi burada bu işler görüşülseydi kötü mü olurdu? Rezil olundu, hem güneyde hem Türkiye’de alay ediyorlar bizimle. Tatar memnun mu kıvanç duyuyor mu bu yaşananlardan?”