BM’nin yeni girişimleri ve İngiltere’nin Kıbrıs müzakerelerine yeni yaklaşımı
Phileleftheros'un kıdemli siyasi editörü Costas Venizelos'a göre, İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs çözüm sürecine yoğun bir şekilde müdahale etmeye ve kendi 'teknik uzmanlık' ve 'fikirlerini' sunmaya hazırlanıyor.
Bugün Kıbrıs
BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs için atanmış son elçisi Maria Angela Holguin Cuellar, iki tarafı tekrar müzakere masasına getirme çabaları kapsamında, garantör ülkelerin tutumlarını değerlendiriyor.
İngiltere’nin çabaları, özellikle İki Bölgeli, İki Toplumlu Federasyon konusunda esnek düzenlemeleri savunan Lefkoşa’daki İngiliz Yüksek Komiseri İrfan Siddique’in son açıklamaları ile dikkat çekiyor. Bu açıklamalar, Güney Kıbrıs hükümetinin hoşnutsuzluğuna yol açtı ve İngiliz Yüksek Komiseri’nin dışişleri bakanlığı tarafından çağrıldığı belirtiliyor. Siddique, açıklamalarının Lefkoşa tarafından yanlış anlaşılmaması gerektiğini savunuyor ve BM diplomatı Holguin’in görüşlerinin dikkate alınmasını öneriyor.
İngiltere’nin Kıbrıs politikasını önemli ölçüde etkileme konusunda Jonathan Allen gibi deneyimli diplomatların önemli roller oynayacağına da işaret ediliyor. İngiliz Dışişleri Bakanlığı, Holguin’in inisiyatifinin üzerine çıkmak ve müzakerelerin yönünü belirlemek amacıyla liderlik etmeye hazırlanıyor.
İngiliz yetkililerin egemenlik konusunda odaklandığı ve Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türklerin ‘doğuştan gelen haklarını’ tanıması gerektiğini vurguladığı anlaşılıyor. Londra’nın mevcut tutumu, tüm tarafların egemenlik konusunda adım geri atmaları gerektiği yönünde. Ayrıca, Kıbrıs Türklerinin geleceğini de gözeten bir planlama üzerinde çalışıldığı ifade ediliyor.
Holguin Cuellar’ın görev yerinin neden Londra olduğu detaylandırıldığında, bu kararın coğrafi konum avantajları ve kişisel nedenlerle alındığı belirtiliyor. Elçinin Londra’da olması, sürecin yakın takibi ve müzakerelere katılan ülkelerle sıkı iletişim kurabilme imkânı sağlıyor. Ayrıca, çocuğunun Londra’da eğitim görmesi ve transatlantik seyahat ihtiyacını ortadan kaldırması gibi pratik nedenler de bu tercihi etkiliyor.
Elçi Holguin Cuellar’ın Londra’daki görevinin ilk aşamalarında dinleyici konumda olduğu ve geçmiş ve gelecek olasılıklar hakkında çeşitli sorular sorduğu ifade ediliyor. Sürece dahil olan taraflar ve garantör güçlerle görüşmelerin nasıl ilerleyeceği konusunda henüz ayrıntı verilmedi.
Lefkoşa’nın güneyindeki tutum ise, Avrupa-Türkiye ilişkileri cephesindeki baskılarla birlikte kendi çabalarını sürdürmeye kararlı olduğu yönünde. Kıbrıs Hükümeti, bir yandan Türkiye’nin pozisyonlarını ve diğer yandan üçüncü ülkelerin niyetlerini değerlendirirken, olası yeni bir başarısızlık durumunda izlenebilecek senaryolar üzerinde çalışıyor.
İngiliz Yüksek Komiseri’nin açıklamalarının ve İngiltere’nin genel yaklaşımının, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin daha geniş bir stratejinin parçası olabileceği ve Londra’nın bu süreçte etkin bir rol üstlenme çabasında olduğu anlaşılıyor. Bu durum, Kıbrıs müzakerelerinin ilerleyişi ve potansiyel çözüm yolları üzerinde önemli etkiler yaratabilir.