Eylem: “Bakan buyursun bu cenazeyi kaldırsın”

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), cenaze marşı eşliğinde ve tabut taşıyarak Eğitim Bakanlığı önüne yürüdü. Eylemde, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu'nun Elçilik'ten aldığı talimatlarla eğitimi ve toplum yapısını şekillendirmeye çalıştığı vurgulandı.

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Lefkoşa’ya bağlı 7 okulda greve giderek, Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı.

Sendikadan bakanlığa yürüyen eylemciler, cenaze marşı eşliğinde üzerinde “Bilimsel, Laik Eğitim”, “Devlet Okulları”, “Yasa ve Tüzükler” ve “Çocuk Hakları” yazılı tabut taşıdı.

“Eğitime ve Öğretmene Yapılan Saldırılara Asla İzin Vermeyeceğiz”, “Saldırılarınıza Boyun Eğmeyeceğiz. Eğitime, Öğretmene, Topluma Kefen Giydirmenize İzin Vermeyeceğiz”, “Devlet Okullarını ve Çocuklarımızı Sahipsiz Bırakmayacağız” yazılı pankartların yanı sıra döviz de taşıyan eylemciler, slogan atarak, Milli Eğitim Bakanına istifa çağrısı yaptı.

KTOEÖS bugün eylem kapsamında 20 Temmuz Fen Lisesi, Bülent Ecevit Anadolu Lisesi, Esin Leman Lisesi, Değirmenlik Lisesi, Hala Sultan İlahiyat Koleji, Bayraktar Ortaokulu ve İrsen Küçük Ortaokulu’nda 10.00-13.00 saatleri arasında greve gitti.

Cenaze marşı eşliğinde ve tabut taşıyarak Eğitim Bakanlığı önüne yürüyen sendika yetkilileri, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun Elçilik’ten aldığı talimatlarla eğitimi ve toplum yapısını şekillendirmeye çalıştığını belirtti. Sendika Başkanı Selma Eylem, “Bakan istifa” sloganları arasında yaptığı konuşmada, öğretmenlerin çağdaş, laik, bilimsel eğitim, örgüt hakları ve çocuk hakları için mücadele etmeye geldiklerini ifade etti.

“ÖĞRETMENLER BOYUN EĞMEYECEK VE MÜCADELEYE DEVAM EDECEK”
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, bakanlık önünde yaptığı açıklamada, öğretmenin, çağdaş, laik, bilimsel, eğitim, özlük hakları, çalışma koşulları ve çocuk hakları için mücadeleye devam edeceğini söyledi. Çağdaş, laik, bilimsel eğitimin bitirildiğini ve gömülmek üzere olduğunu vurgulayan Eylem, buna izin vermeyeceklerini kaydetti.

Eğitimin konteynerlere ve gericiliğe teslim edilip, bitirilmek istendiğinin altını çizen Eylem, çalışma koşullarının geriletilmeye, yasaların, tüzüklerin hiçe sayılarak, özgürlüklerin kısıtlanmaya çalışıldığını dile getirdi. Eylem, boyun eğmeyeceklerini ve mücadeleye devam edeceklerini ifade etti.

Depreme dayanıksız okullara aylardır bir çivi bile çakılmadığına işaret eden Eylem, 3 okulda başlatılan çalışmanın ise “dostlar alışverişte görsün” diye yapıldığını söyledi. “Geçen yıl sadece gözlemle dahi tehlikeli bulunan okullara bu yıl boya, badana ile makyaj yapıldığına dikkat çeken Eylem, “Bu binaların hala daha bina performans analiz raporları ortada yok. Bunu açıklamaktan neden korkuyorsunuz?” diye sordu.

Sınıf tavanlarının deprem olmadan durduğu yerde çöktüğünü kaydeden KTOEÖS Başkanı Eylem, okulların bakımsızlıktan döküldüğünü ancak suçun başkalarına atıldığını ifade etti.

Tam gün eğitime geçildiğinin söylenmesine rağmen öğrencilerin sokaklarda “döküm saçım” olduğunu, güvenliklerinin riske atıldığını ve ulaşım sıkıntıları yaşandığını anlatan Eylem, komisyonlardan habersiz kitap içeriklerinin değiştirildiğini, müfredat içeriklerinin de değiştirilmeye çalışıldığına vurgu yaptı.

“Koltuk uğruna toplum yapısının dönüştürülmeye çalışıldığını söyleyen Eylem, öğretmen ve sendikanın bu nedenle hedef alındığını kaydederek, buna izin vermeyeceklerini belirtti.

KTOEÖS Başkanı Eylem, toplumsal hakların, çağdaş, laik, bilimsel eğitimin, yasaların, tüzüklerin yok edilmek üzere olduğunu kaydederek, tabutun bunu sembolize ettiğini söyledi. Eylem, “Sayın Bakan buyursun bu cenazeyi kaldırsın” dedi.

“BU ÖĞRETMEN BU TABUTA GİRMEYECEK AMA O KOLTUK SİZE DAR GELECEK”
KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel de, öğretmenlerin her şeye rağmen mücadele ettiğini ifade ederek, Eğitim Bakanına eleştirilerde bulundu.

Gökçebel, bilimsel metotlarla tam gün eğitime geçilebilecekken, standart okul oluşabilmesi mümkünken, eğitimin devlet politikasına dönüşmesi fırsatı varken öğretmenin aşağılandığını, itibarsızlaştırmaya çalışıldığını vurguladı.

Eğitim Bakanının, “öğretmen beni destekliyor” sözünü de eleştiren Gökçebel, Eğitim Bakanının etik ve ahlak değerlerin örneği olması gerektiğini belirtti. “İhalesiz konteynerler ve kantinlerin kime verildiğini” sorgulayan Tahir Gökçebel, tüzükler ve yasalarla oynandığını kaydetti.

Keyfi kararlar verildiğini kaydeden Gökçebel, sınıflarda Türkçe bilmeyen öğrencilerin sayısının arttığını, sınıfların kalabalıklaştığını, 268 tane bölüm şefi ve 65 tane atölye şefinin atanmadığını söyledi.

Öğrencilere yardım edecek öğretmenin, zorluklar ve çaresizlikler içerisinde bırakıldığını ifade eden Gökçebel, “öğleden sonra kol faaliyetleri için malzeme talep eden öğretmenlerin okul aile birliklerine yönlendirildiğini” belirtti.

Yüzlerce sorunla boğuşan öğretmene “Ankara’dan nitelikli öğretmen getirildiği ve onlar daha iyi” denilerek, aşağılama yapıldığını dile getiren Gökçebel, “Yazıklar olsun” dedi. KTOEÖS Genel Sekreteri Gökçebel, “Birlikte bu ülkeyi daha ileriye taşıyabilirdik” diye konuştu.

Göç Yasasına mahkum edilen öğretmenlerin özlük haklarında ciddi bir gerileme meydana geleceğini de dile getiren Gökçebel, “Bu öğretmen bu tabuta girmeyecek ama o koltuk size dar gelecek” dedi.

TAK