Bugün Kıbrıs

Yunanistan’daki Aegean Üniversitesi araştırmacıları, 740 km’lik bir kıyı şeridi ile Akdeniz’in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs adasının kumsallarının yüzde 72’ye varan kısmının 2100 yılına kadar yok olabileceğine dair sert bir uyarıda bulundu.

Phys.org’da yer alan habere göre “Frontiers in Marine Science” dergisinde yayınlanan araştırmada, 241 korumasız kumsalın boyutlarını ölçmek için uydu görüntüleri kullanılırken, deniz seviyesindeki yükselmeyi ve çeşitli iklim senaryoları altında fırtınalardan kaynaklanan aşındırıcı dalga hareketini tahmin etmek için modeller oluşturuldu.

Aşırı deniz seviyesindeki artışın 2000 yılındaki temel seviye ile karşılaştırıldığında 2100 yılına kadar (ortalama deniz seviyesinden 1,29 m yüksekliğe kadar) %60 artacağı ve bunun sonucunda en büyük aşındırıcı etkinin güney ve batı kıyı şeritlerinde meydana geleceği tahmin ediliyor.

KIYI FIRTINALAR ARTACAK
Deniz seviyesinin yükselmesinin etkilerine ek olarak, kıyı fırtınalarının şiddetinin ve sıklığının artması bekleniyor. 2100’de modellenmiş 100 yıllık bir aşırı fırtına olayının, özellikle kuzey kıyı şeritlerinde olmak üzere sahillerin neredeyse yarısını etkisi altına alması ve yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması durumunda doğal ekosistemlere ve antropojenik altyapıya önemli zararlar vermesi bekleniyor.

Aynı koşullar altında plajların %30’unun tamamen geri çekilmesi ve %72’sinin 2100 yılına kadar yarı yarıya geri çekilmesi öngörüldüğünden, bu durum yarım yüzyıl sonra daha da artmaktadır. Sonuç olarak, özellikle kuzey ve doğuda 39 m’lik kıyı şeridi kaybolabilir.

Araştırmacılar, bu geri çekilmenin sorunlu olduğunu, çünkü çoğu zaman turist altyapısının kıyı şeridi boyunca inşa edildiğini ve diğer bölgelerden kum getirmek için plaj yenileme planları uygulanmadığı takdirde kalıcı olarak aşınabileceğini öne sürüyorlar. Araştırmacılar ayrıca, fırtına dalgası erozyonunu azaltmak ve yükselen deniz seviyelerine karşı korunmaya yardımcı olmak için deniz duvarları, girintiler ve açık deniz dalgakıranları gibi katı mühendislik önlemlerinin dikkate alınması gerekebileceğini öne sürüyorlar.

Zarar veren sadece insan ortamlarına verilen zarar değil, aynı zamanda kuşlar için yuva alanları gibi önemli olan çok sayıda kıyı organizması için önemli habitatların kaybıdır. Bu nedenle, kıyı şeritlerimizin iklim değişikliğinin bedelinden kurtulmasına yardımcı olmak için yalnızca biz harekete geçebiliriz.