Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar savcılığı göreve davet etti

Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı İnan Barlas, Din İşleri Dairesi Başkanın kadınları aşağılayıcı konuşmalarına sert tepki gösterdi.

HABER MERKEZİ

Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı İnan Barlas dernek adına yaptığı açıklamada, “Kadınlara herhangi bir kuruluş veya kurumdan veya temsilcileri vasıtasıyla müdahaleci veya hakaret edici açıklamalara karşı anayasal haklarımız ışığında savcılığı göreve davet ederiz” dedi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

“Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, laik ve demokratik olan ülkemizde herkesin din inanç ve özgürlüğüne ayni uzaklıkta olup saygı duymaktadır.

Bizler Atatürk ilkelerine ve laiklik kavramına yürekten inanan çağdaş Kıbrıs Türk kadınları olarak, KKTC’de son dönemlerde henüz ilkokul çağındaki küçük çocuklara yönelik kontrolsüzce yapılan din ağırlıklı eğitimlerinden, bilinçsiz ve eğitimi şaibeli kişiler tarafından yapılan cihat, şeriat çağrılarından ve en son Din Dairesi Başkanın kadınları aşağılayıcı konuşmalardan son derece rahatsızlık duymaktayız.

Kıbrıs Türk toplumu Dr. Fazıl Küçük’ün ülkemizde varlığına bile izin vermediği bu tarikatların bu denli pervasızca faaliyet göstermelerine ve sıkı sıkıya bağlı kaldığı laiklik ilkesinden asla taviz vermeyecektir. Bizler bu doğrular ve ilkeler ışığında yetişmiş kişiler olarak, üretime, aileye büyük katkıları olan kadınların iş ve ev hayatları ile ilgili karar verme yetkisinin sadece ve sadece kendilerine ait olduğunu hatırlatmak isteriz.

Kadınlara herhangi bir kuruluş veya kurumdan veya temsilcileri vasıtasıyla müdahaleci veya hakaret edici açıklamalara karşı anayasal haklarımız ışığında savcılığı göreve davet ederiz..

KKTC de kadınlar, erkekler kadar ülkelerine çatışma, harp ve üretimde katkı koymuşlar ve bundan sonra da koyacaklardır; bu açıdan toplumun her bireyi eşittir ve eşit kalacaktır.

KTÜKD şeriata, dini müdahalelere gençliğimizin bilimsel ve aydınlık yetişmesine kadınlara karşı yapılan tüm müdahalelere karşı mücadele etmeyi sürdürecektir.

Bu konuda mecliste seçilmiş milletvekillerini ve hükümeti gerekli işlemleri yapmak, tedbirler almak veya en azından bir şey söyleyebilme erkini göstermek için göreve çağırıyoruz.”