Tatar Amerika’nın güneye silah ambargosunu kaldırması üzerine açıklama yaptı: Gereği ne ise yapılacak!

Cumhurbaşkanlığındaki Ersin Tatar, ABD'nin Lefkoşa Büyükelçisi ile yaptığı görüşmede, Kıbrıs’ta bir çözüm için olağanüstü gayretlerin devam ettiği bir dönemde nasıl olur da böyle bir karar alındığını sorduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanlığındaki Ersin Tatar ABD’nin Güney Kıbrıs’a uyguladığı silah ambargosunu kaldırmaya yönelik kararına sert tepki gösterdi.

Tatar, “ Bu karar ne barışa, ne huzura, ne de bölgedeki çözüm arayışlarına hizmet eder” dedi.

TRT Haber’e konuşan Tatar, New York’taki BM Genel Kurul toplantısı öncesi Kıbrıs ile ilgili böyle bir karar alınmasının hoş olmadığını ifade ederek, bu konuda kendisine bilgilendirme yapan ABD büyükelçisine Kıbrıs’ta bir çözüm için olağanüstü gayretlerin devam ettiği bir dönemde nasıl olur da böyle bir karar alındığını sorduğunu kaydetti.

Rumların silahlanmaya aşırı derecede para harcadığını ifade eden Ersin Tatar, ABD’nin silah ambargosunun kaldırması ile saldırı maksatlı silah alımının artacağını ve bunun adadaki gerginliğini artıracağını vurguladı.

Türkiye ile birlikte bütün bu gelişmeleri izlediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “en üst düzeyde bu gelişmeler dikkate alınacak ve gereği ne ise yapılacaktır” dedi.

Tatar, “aldıkları silahlar her türlüsü ile saldırıya yönelik. Dolayısıyla açık ve net buradaki gerginlik artacak. Zaten Ege adalarından sonra, Doğu Akdeniz’de de görüyoruz işte, Kıbrıs Türkünü yok sayarak farklı ülkelerle petrol ve gaz konusunda anlaşmalar yapıyorlar. Uluslararası anlaşmalara göre Kıbrıs’ın iki ortak sahibi vardır; biri Kıbrıs Türk halkıdır, diğeri Rum halkıdır. Ancak AB’ye alınmaları ve AB’nin bazı güçlerini arkalarına alarak Kıbrıs Türklerini yok sayarak, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni hiç dikkate almadan, bir takım çıkışlar yapıyorlar, petrol konularında anlaşmalar yapıyor, havas sahasında Fransa ve diğer ülkelerle bir takım tatbikatlar yapılıyor. Bütün bunlar Kıbrıs’ın kuruluş anlaşmalarına aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti, bu bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesidir . Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’ni dikkate almadan bazı işlere girişmek son derece tehlikelidir. Burası küçük bir ada, buradan sadece 40 mil uzaklıktaki Türkiye nüfusu şimdi 85 milyon, yarın 100 milyon. Şimdi böyle dev ülke ile sen, Türkiye’nin burnunun dibinde, bu kadar tehlikeli işlere girişiyorsun. Bunlar bölgedeki istikrarı sarsar, bölgedeki gerginliği artırır ve kimseye hizmet sağlamaz ” şeklinde konuştu .

Kıbrıs’ta barıştan yana olduklarına vurgu yapan Tatar konuşmasında, Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye’nin uyarısıyla bu adımdan geri adım atması temennisini dile getirerek “İnşallah yaşadığımız bu sıkıntı daha ileriye götürülmez bir takım sağduyulu kişiler bu yanlışlıklara dur diyebilirler bütün temennim ve umudum odur” dedi.

Tatar bir soruya karşılık Rum Savunma Bakanı Haralambus Pedrides’in “Kıbrıs Türkleri’ni şehir ve köylerinden çıkarmayı hedefliyoruz” açıklamasını da değerlendirdi.

Kıbrıslı Rumlar’ın zihniyetinin değişmediğini, hedeflerinin otoritelerini Kuzey’e yayarak KKTC’yi ortadan kaldırmak olduğunun altını çizen Ersin Tatar, “Kıbrıs Türk halkının kendi bağımsızlığı, özgürlüğü ve esenliği KKTC ile ancak mümkün olabilir . Bizim Kıbrıs Cumhuriyeti’nin içerisine çekilmemiz ve hiçbir şey olmamış gibi 1974’ten önceki bir pozisyona sürüklenmemiz mümkün değildir. Bu defter kapanmıştır. Yarım asırda, artık yeni bir düzen kurulmuştur, yeni sınırlar çizilmiştir ve KKTC devleti bir aşamaya gelmiştir. Kıbrıs Türk halkı kendi devletinden vazgeçmez” dedi.

Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa bunun iki devletin işbirliğine dayalı olmasının gerektiğinin altını da çizen Cumhurbaşkanı Tatar, egemen eşitliğin kabul edilmemesi halinde resmi müzakere sürecine geçilmesinin mümkün olmadığını dile getirdi.

Tatar, “Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa, o anlaşma Kıbrıs’taki iki devletin işbirliğine dayalı olması lazım. Karşı taraftaki zihniyet, işbirliğine hiç önem vermiyorlar, kendi dedikleri olacak, çünkü egemen olan otorite kendileridir. AB içerisinde alınan kararları, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin otoritesi ile Kuzey Kıbrıs’a yaymak ve bizleri Kıbrıs Cumhuriyeti’nin içerisine çekmek, onlara bağımlı kılmak ve zaman içerisinde buradaki halkı, oradaki yapıya çekmek çeşitli farklı oyunlarla ve 3-5 sene sonra Türkiye’ye artık senin burada işin yok, çünkü sen AB’de değilsin çünkü burası artık AB adası olmuştur diyorlar. Türkiye hem garantörlüğünden vazgeçecek, hem askerini çekecek ve Doğu Akdeniz’de bambaşka dengeler oluşacak yani Ege adalarında olanların daha fazlası burada olacak. Yağma yok! Ne Kıbrıslı Türkler ne de Türkiye bu oyuna gelmez. Biz her zaman barıştan yanayız biz sadece hakkımızı istiyoruz” dedi.

Kaynak: BRT

DAUSEN

Girne Belediyesi

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi

****
****